We are who we are tradutor Turco
7,410 parallel translation
We are who we are, right?
Kendimizi değiştiremeyiz değil mi?
Because we are who we are.
Çünkü neysek oyuz.
We don't know enough about who we are, who they are.
Kim olduğumuz ve kim oldukları hakkında henüz yeterli bilgi yok elimizde.
Plus, we're trapped, on Christmas, with a bunch of bad guys who are very likely German.
Ayrıca bir Noel gününde Almanlara benzeyen kötü adamlarla tıkılı kaldık.
Father, we're talking about the kidnapping of live children... who are given to other mothers that are not their own.
Peder burada doğduklarında kaçırılan çocuklardan bahsediyoruz. Ve sizin bu bebekleri kendi anneleri olmayan kadınlara teslim etmenizden.
God knows who else, we are screwed.
Ve tanrı bilir başka kimin elinde. Sıçmış durumdayız.
We know of others who are also capable.
Bunu yapabilecek güçtekileri biliyoruz.
The Russians are going to noting who we are next time.
Ruslar kim olduğumuzu bir dahaki sefere öğrenir artık.
We all woke up just like you, no idea who we are or how we got here.
Bizde tıpkı senin gibi uyandık. Kim olduğumuzu ya da buraya neden geldiğimizi bilmeyerek.
We all woke up just like you, no memories, no idea who we are or how we got here.
Hepimiz senin gibi hafızalarımız olmadan kim olduğumuz ve buraya nasıl geldiğimizi bilmeksizin uyandık.
We all woke up just like you, no idea who we are or how we got here.
Hepimiz senin gibi kim olduğumuzu ve buraya nasıl geldiğimizi bilmeyerek uyandık.
In the end, we can't help but be who we are.
Sonunda, kendimizden başkası olamıyoruz.
And until the day we die, we will know that we few are the only people who know what happened in that kitchen.
Öleceğimiz güne kadar o mutfakta olanları yalnızca bizim bildiğimizden emin olacağız.
What we do with the hurt from that trauma defines who we are.
Travma'daki acı ile nasıl baş ettiğimiz..... kim olduğumuzu yansıtır.
Now, call me old-fashioned, but I choose to believe that we are sisters who are in this together, bound by a sisterly duty to protect one another and to protect the proud traditions of Kappa House.
Şimdi, bana eski kafalı diyebilirsiniz... Ama ben bu işte beraber olan kardeşler olduğumuzu düşünmek istiyorum ; ... birbirini ve Kappa Evi'nin şerefli geleneklerini korumak için kardeşlik bağıyla bağlı olduğumuza.
We have reason to believe you are not who you say you are, Mr. Parker.
Bay Parker, söylediğiniz kişi olmadığınıza inanmamız için nedenlerimiz var.
Who are we seducing?
Kimi baştan çıkarıyoruz?
I did not think there was somebody who had a prettier nose or was worse than me waiting tables, but here we are.
Benden daha güzel burunlu ve daha kötü bir garsonun olabileceğini hiç düşünmemiştim ama bakınız şekil A.
We are like the Israelites who escaped from bondage from Egypt.
Bizler Mısırdan, esaretten kurtulan İsrailoğulları gibiyiz.
Aren't you the one who says, "We are our ideas"?
"Bizi biz yapan fikirlerimizdir" diyen sen değil miydin?
I'm sorry, but we are murdering a man who has not sinned or caused offense.
Üzgünüm ama ne günah işlemiş ne de zarar vermiş birini öldüreceğiz.
Give us today our daily bread, and forgive us our trespasses men whose teeth are Spears and arrows as we forgive those who trespass against us...
Bugün bize gündelik ekmeğimizi ver. Bize karşı suç işleyenleri... Mızrak gibi, ok gibi dişleri olan adamlarla.
I dwell amongst lions, forced to live amidst ravenous beasts, men whose teeth are Spears and arrows as we forgive those who trespass against us.
Aslanların arasında dururum. Yırtıcı canavarlarla yaşamaya mahkumum. Mızrak gibi, ok gibi dişleri olan adamlarla.
We are the three who work together as the British.
Biz İngilizler olarak birlikte çalışan üç kişiyiz.
- Now, who's with me? - We are!
- Kim benimle?
We will reveal the identity of those that are responsible who may otherwise have remained buried under the glare of festivities.
Festivallerin ardında saklanarak olayın üstünü örten sorumlu kişilerin kim olduğunu ortaya çıkaracağız.
Need to know who his associates are and where we can find him.
İşbirlikçileri kimler ve onu nerede bulabiliriz öğrenmem lazım.
Instead of saints, we have stars that represent who we are.
Azizler yerine bizim kim olduğumuzu temsil eden başlangıçlarımız var.
This is where we display our goods and sell them. but most of our customers are middlemen who buy them in bulk and resell them.
Burası en iyi mallarımızı gösterip sattığımız yer. İnsanlar birer ikişer şey alıyor. Fakat müşterilerimizin çoğunluğu toptan satış yapan tüccarlar.
Nathan James, we have a panicked crowd of civilians, sick and healthy, who are trying to get away.
Nathan James, siviller panik yapmış durumda. Hasta olanlar var, çıkmaya çalışıyorlar.
Okay, everybody, we are going to start with the scene where Phillip, alone and desperate, sees a vision of his beloved grandmother who died five years earlier.
Pekâlâ millet, yalnız ve çaresiz durumdaki Phillip'in beş yıl önce ölen büyükannesinin hayaletini gördüğü sahneyle başlayacağız.
And we become visible when we are not afraid to show the world who we really are. ( no audio )
Ve gerçekten kim olduğumuzu dünyaya göstermekten korkmadığımızda görünür hale geliyoruz.
Those T-shirts are our design and we need to know why they're here and who knocked them off.
Bu tişörtler bizim tasarımımız ve neden burada olduklarını öğrenmek istiyoruz. Ve kimin çaldığını.
To who we really are.
Asıl kimliğimize dönerek.
How are we supposed to book a killer who's over 300 years old?
300 küsür yaşındaki katili nasıl içeri atacağız?
Before we go in there, if he's dealing with what we think he's dealing with, who the hell are we gonna be talking to?
İçeri girmeden önce... Eğer yaşadığı sorun cidden düşündüğümüz gibiyse içeride kiminle konuşuyor olacağız?
We know who you are!
Kim olduğunu biliyoruz!
So who are we looking for, anyway?
- Kimi arıyoruz ki?
We don't give refunds for people who are too thick to figure out the game, and even if we did, you haven't paid your bill in two months, so you're operating on borrowed time as it is.
Oyunu çözemeyecek ezikler için para iadesi yapmıyoruz. eğer yapsaydık bile zaten sen son 2 aydır para ödemiyorsun. bize borçlusun.
Are we referring to Kathryn here, or the 16-year-old girl who was murdered?
Kathryn'den mi yoksa öldürülen 16 yaşındaki kızdan mı bahsediyoruz?
Corwin will have exposed our identities to this new assailant, unless the assailant already knows who we are.
Corwin bu yeni saldırgana bizi ele verecek tabii saldırgan çoktan ne olduğumuzu bilmiyorsa.
Well, we're gonna take you to a nearby clearing ; there are people who will meet us there.
- Sizi en yakın açıklığa götüreceğiz, orada bizi karşılayacaklar.
They've come here. They've stolen our beloved totem. They've ruined our perfect, happy life, and yet we don't know who they are or why they want to hurt us, but I promise you this.
Buraya geldiler, totemimizi aldılar mutlu mesûd hayatımızı mahvettiler ama daha onların kim olduğunu ve neden bize zarar vermek istediklerini bilmiyoruz.
We know who you are.
Kim olduğunu biliyoruz.
Who we are.
- Kim olduğumuzu.
Who are we talking about?
Kimden bahsediyoruz?
Those guys are forgetting who makes the music here. I am. I just hope we don't get into a situation like in Minnesota.
Minnesota orkestrası gibi sonlanmasın da.
- We need to figure out who they are.
- Bir şekilde kim olduklarını bulmalıyız.
- And to figure out who they are... - We sift through 2 million men on land-o-kink?
- Kim olduklarınıda anlamalıyız. - Land-o-Kink'teki herkese mi bakacağız?
Who are we gonna find to be our decoy, anyway?
Yemimiz olması için kimi bulacağız?
And if the tether snaps, we lose who we are.
Bağları koparırsak kim olduğumuzu bile unuturuz.