We can't do this without you tradutor Turco
37 parallel translation
- Look, Doc, we can't do this without you.
- Bakın, Doktor, bunu siz olmadan yapamayız.
We can't do this without you.
Bunu sensiz başaramayız.
You know we can't do this without you!
Bunu sensiz yapamayacağımızı biliyorsun!
We've got hard climbing ahead of us... so decide how much of this gear you can do without.
Önümüzde zorlu bir tırmanış var... o yüzden hangi techizatları alıp almayacağınıza karar verin.
Don't you know we can't do this without you?
Bunu sensiz yapamayacağımızı bilmiyor musun?
Come on, Charlie-boy, we can't do this without you.
Hadi, Charlie, bunu sensiz yapamayız.
We can't do this without you.
Bu işi sensiz yapamayız.
But regardless, we can't do this without you.
Ama ne olursa olsun, sen olmadan bunu başaramayız.
- We can't do this without you.
Bunu sensiz yapamayız.
We can't do this without you.
- Bunu sensiz yapamayız. - Fazla abartmayalım.
We can't do this without you!
Bunu sensiz başaramayız!
We can't do this without you.
Siz olmadan bunu beceremeyiz.
This might be our only chance to protect this town and we can't do it without you.
Bu, kasabayı korumak için tek şansımız olabilir ve sen olmadan yapamayız.
We can't do this without you.
Siz olmadan yapamayız.
We can't do this without you, Mr. Schue.
Bunu siz olmadan başaramayız Bay Shue.
Please, we can't do this without you.
Ne olur! Sensiz başaramayız.
We can't do this without you.
Bunu sensiz yapamayız.
You know what? Hey! I don't want to hear any of this, "We can't do it without her,"
Hey! "Onsuz yapamayız" cümlelerini duymak istemiyorum.
Lew, we can't do this without you.
- Lew, sen olmazsan bunu yapamayız.
We can't do this without you...
Sen gidersen biz n'aparız?
We can't do this without you.
Sen olmadan yapamayız.
I don't know if we can do this without you.
Sensiz başarabilir miyiz, bilmiyorum.
We can't do this without you, Bellamy.
- Sensiz yapamayız Bellamy.
You know I can't do this without you. Then we don't run.
Bunu sensiz yapamayacağımı biliyorsun.
I know things have been weird between us since we broke up, but you're a part of Team Avatar, and we can't do this without you.
Ayrıldığımızdan beri ilişkimizin garipleştiğinin farkındayım. Fakat sen Avatar Takımı'nın bir parçasısın ve bunu sensiz başaramayız.
We can't do this without you.
Sensiz bu ekibi yürütemeyiz.
I can't do this presentation without you, and if we mess this up, there are no bonuses, no promotions, nothing.
Bu sunumu sensiz yapamam ve bunu elimize yüzümüze bulaştırırsak ne ikramiye, ne terfi, hiçbir şey alamayız.
You guys, we can't do this without Tia.
- Bunu Tia olmadan yapamayız.
You know we can't do this without you.
Bunu sensiz yapamayacağımızı biliyorsun.
we can't do this without you.
Sensiz bir yere gitmeyeceğiz.
We can't do this without you.
Gelmezsen başaramayız.
We can't do this without you.
Bunu sen olmadan başaramayız.
You've made it clear that we can't do this vigilante thing without you.
Bu işi sensiz yapamayacağımızı açık bir şekilde belirttin. Yakalandığımda mı?