Welding tradutor Turco
183 parallel translation
I see marriage as a sort of permanent welding... a growing together of two trees – in spite of anything my sister can demonstrate to the contrary – into a sort of permanent mess – mass. Like a permanent grafting of two trees into a permanent graft.
Evliliği daimi bir kaynak işi gibi görüyorum birlikte büyüyen iki ağaç gibi, gerçi ablam tam tersi davranışlar sergilese de kalıcı bir kütle gibi iki ağacın aşılanıp tek bir doku olması gibi.
Get some welding torches.
Kaynak makinesi bulun.
Welding is done with rays of the Sun.
Kaynak güneş ışınları ile yapılıyor.
You will see we have all we need- - welding torches, steel cable, all the tools we will need.
Bildiğiniz gibi ihtiyacımız olan şeyler - Kaynak meşaleleri, çelik teller... ve diğer tüm ekipmanlar...
We need help with the welding.
Kaynak yapmamız gerekiyor
So I checked the welding X-rays.
Ben de kaynak röntgenlerini aldım.
I found that some idiot phonied the welding X-rays.
Sonradan öğrendim ki birileri kaynak röntgenleriyle oynamış.
- Just welding up a little dinner, that's all.
- Sadece yemeğe biraz kaynak yapıyorum.
My welding equipment uses acetylene gas, and the tanks are empty.
Kaynak makinem asetilen gazı kullanır. Ama tanklar bomboş.
Electric arc welding.
Elektrik sıçraması kaynağı.
More welding rods.
Eski kaynak çubuk.
And that welding equipment?
O kaynak malzemesi var ya?
Pay for the welding too. I'll go get it done.
Kaynağı da sonra ödersin, Ben gidip tamirata başlayım!
- Yeah. Go ahead and stick that welding torch in my ear. We'll call it the end of a perfect day.
Kulağıma yanan bir meşale sok ve ben buna mükemmel gün diyeyim.
Mr. Daumer... ... you may deploy the welding crews and chop up broadway.
Bay Daumer kaynakçıları konuşlandırın ve yolu genişletin.
Pull four men off the welding crew to help tie up the sub.
Kaynakçılardan dört kişiyi denizaltıya yardıma gönderin.
Clank! I'll need a welding torch to play in this league.
Burada oynamak için biraz eğitime ihtiyacım var!
Let me just finish this welding and I'll take a break.
İzninle bu kaynağı bitireyim sonra mola vereceğim.
No disrespect, E-Ray, but I'm looking for a welding class.
Alınma E-Ray, ama bir kaynak yapma dersi arıyorum ben.
I was welding a girder up on the ninth floor of a new office building.
Edison'daki yeni ofis binasında, dokuzuncu katta potrel kuruyordum.
Some fucking genius had the great idea of welding a couple of steel plates onto our deck to keep the general safe from ground fire.
Gerizekâlı dahinin biri parlak bir fikir vermiş ve Generali aşağıdaki uçaksavar ateşinden korumak için planörün tabanına kaynakla çekil plakalar monte etmişler.
With my unique blend of classical ballet and raw stripper moves I got them dancing on their chairs Best of all, I never had to go back to that damn welding job!
Eşsiz balet ve striptizci hareketleri harmanımla, onları sandalyelerin üzerinde dans ettirdim.
They do welding there.
Orada lehim yapıyorlar.
And I know that he wouldn't like me welding for you on company time.
Ve biliyorum ki iş zamanında senin için kaynak yapmamdan da doşlanmayacak.
- Welding is very difficult, Homer.
- Kaynak yapmak çok zordur, Homer.
Willi has a welding torch.
Willi de oksijen kaynağı var.
Welding is your specialty, please take care of it, I'll help.
Kaynak işi senin uzmanlık alanına giriyor. Ben de sana yardım edeceğim.
I might be able to weld it, but I'd need a welding torch.
Belki kaynak yapabilirim ama kaynak fenerine ihtiyacım var.
You know welding... you should do the repairs.
Kaynak yapmayı sen biliyorsun... tamir işlerini sen yapmalısın.
Have you been welding badly again?
Yine kaynak yaparken mi oldu?
What about welding everyone except me to the wall?
Peki ya duvara kaynaklanan benim dışında diğerleri ne olacak?
Need some spot welding done?
Biraz kaynağa ihtiyaç var mı?
These good citizens will release horrendous, deadly farts, the kind of fart that could kill cancer, the kind of fart that comes in handy if you have something that needs welding.
Bu iyi vatandaşlar dehşetli ölümcül osuruklar salıcaklar, kanseri öldürecek tarzda osuruklar, eğer bir şeyi eritmek istiyorsanız işe yarayacak tarzda osuruklar.
- I'm just glad you weren't welding.
- İyi ki kaynak yapmıyordunuz.
You could be naked with a welding hat... and Fez'd still be all over you.
Çırılçıplak kafanda kaynak şapkasıyla olsanda... Fez yine de etrafında olurdu.
Just threading up new hydraulics, no welding.
Yeni hidrolikleri deniyorum, kaynak yok.
Oké, I'll try the welding department.
Peki, kaynak bölümünü deneyeyim o zaman.
He had his own private workshop in the firehouse. And he used to do all the firehouse welding.
İtfaiyede kendine ait bir atölyesi vardı.
In the center, orange welding pipe.
Ortada, turuncu kaynak borusu var.
- Can anyone take welding? - You have to.
- İsteyen kaynakçılık dersi alabiliyor mu?
How cool that welding is a requirement, not fucking calculus.
Kahrolası matematik yerine kaynakçılığın mecburi olması harika.
I offered Dad a bit of spot welding, but he said it'd slow him down.
Babama gözümle kaynak yapabileceğimi söyledim ama onu yavaşlatırmış.
You'll be lucky to be accepted to the Acme School of Welding.
En berbat üniversiteye bile kabul edilirsen şanslısın.
Bring the welding equipment.
Evlat, gitmeden önce lehim aletlerini getirir misin?
My specialty is welding
- Hayır, benim uzmanlık alanım kaynakçılık.
They are always welding there.
Orada hep kaynak yapılacak bir şeyler vardır.
Arc welding.
Ark kaynağı.
Of course, I have no welding iron, no rivets, scorched wiring, and it seems I must continue to lie to anyone who asks me what I'm actually doing!
Tabii ki, kaynak demirim yok, perçin yok, kablolar yok ve ne yaptığımı soran herkese, yalan söylemeye devam etmeliyim!
My imbecile cousin, he was welding his boat trailer, burns down his garage.
Gerzek kuzenim tekne römorkuna kaynak yapıyormuş. Garajını yakmış.
- What do you know about welding?
- Sen ne anlarsın kaynaktan?
You got any welding gear? Yep.
- Kaynak aletiniz var mı?