English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ W ] / Went away

Went away tradutor Turco

2,363 parallel translation
THE WORLD WENT AWAY ;
Sanki dünya uzaklara gidiyordu.
After you went away... It was so hard for me, Rip.
Sen gittikten sonra hayat benim için çok zorlaştı, Rip.
But it never went away.
Ama hiç kaçmadı.
And then I went away, and I didn't see them much.
Ama ben çekip gittim ve onlarla pek fazla görüşmedim.
Some of the things that came out after you went away, things you were recorded saying, the affairs?
Sen gittikten sonra bazı şeyler duyduk senin konuşmalarından kaydedilen şeyler, ilişkilerin?
who journeyed to Denver, who died in Denver, who came back to Denver and waited in vain, who watched over Denver and brooded and loned in Denver and finally went away to find out the Time, and now Denver is lonesome for her heroes,
Denver'a seyahat edenler, Denver'da ölenler, boşyere bekleyenler, Denver'ı bekleynler, kuluçkaya yatanlar, Denver'da yalnız kalanlar... ve sonunda zamanı keşfetmek için uzayıp gidenler, şimdi Denver bu kahramanlar için yalnızlıktan sıkkın,
Ever since the day the day went away...
O günden Gittiğin günden beri
Tommy, it could have been me who went away.
Tommy, hapse giren ben olabilirdim.
Just beacuse you went away, it doesn't mean you're not here anymore.
Gitmiş olman, hala burada olmadığın anlamına gelmiyor.
( Alyssa ) Oh, oh, it looks like Bacall went away.
( Alyssa ) Oh, oh, öyle görünüyor ki Bacall buradan gitmiş.
There was someone, but he went away.
Biri vardı ama uzaklara gitti.
The Count went away?
Kont gitti mi?
She hasn't left the Count's room since he went away.
Kont gittiğinden beri odasından çıkmadı.
People think of it as being a scourge of the Middle Ages that somehow went away and was cured by science, but the fact of the matter is it's never gone away.
İnsanlar bunun bir şekilde uzaklaştırıldığı ve bilim sayesinde tedavi edildiği Orta Çağ'ın bir musibeti olduğunu düşünürler. Ancak işin aslı o ki, hiçbir zaman kaybolmadı.
You know, here I went away and thought all trash and realized...
Burayı terkettim. Herşey düzelir sandım.
No, no... so he stopped when his anger went away- -
- Siniri geçince vaz mı geçmiş?
Went away.
Gitti.
That you at ten o'clock at home. But just after that you went away.
Saat 10 civarında eve geldiğini, ama kısa zaman sonra tekrar çıktığını söylüyor.
But the piglets are getting sold tomorrow, and you said I could scratch them before they went away.
Fakat Domuzlar yarın satılacak, Ve sen diyorsinki gitmeden önce onlari biraz daha Kaşımalıyım.
Don Ceferino, only one went away.
Don Ceferino, kaçtı biri.
The static, it just all went away, you know?
Statik etkisini yitirdi, biliyor musun?
Instead of leaving an envelope on my doorstep, you showed up... Said,'Yes'and we went away together.
Kapıma gelip bana evet diyorsun ve birlikte gidiyoruz.
You went away from me.
Bana güldün.
You, the university, the clouds in the sky, all just a dream, a distant memory, and one I'd really rather went away.
Sen, bu üniversite, gökyüzündeki bulutlar sadece bir hayal. Uzak bir anı. Ve gitmesini yeğlerim.
- You went away for a while, but now you're back.
- Bir süre aramızda değildin,
Remember that summer when she went away for 3 months with the attorney and his wife?
Hatırlıyor musun, o yaz avukat ve karısıyla üç ay tatile gitmişti.
Pain, pain went away, came back another day.
Acı, acı git buradan başka bir gün gel.
Explain how one of them suddenly went away without using the words "virgin" or "mary."
Bakire ve Meryem kelimeleri kullanmadan nasıl bir anda yok olduklarını açıklayın.
# Since he # - # Went away # - # Since she #
* Gittiğinden beri * * Gittiğinde *
# Went away # # Since he #
* Beri * * Gittiğinden *
# Went away #
* Beri *
- # Went away # - # Since she #
* Beri * * Gittiğinden *
- # Went away # - # Since he #
* Beri * * Gittiğinden *
Jack went away because he'd done something bad.
Jack kötü bir şey yaptığı için gitti.
Now when Jack went away, for me that was sort of like losing a son.
Jack gittiği zaman sanki bir oğlumu kaybetmiş gibi oldum.
But he went away.
Ama öldü.
He didn't think I suspected, but, his daughter, Martha, confirmed it to me after he went away.
Şüphelendiğimden haberi yoktu ama kızı Martha, Tom ölünce o sırrı bana itiraf etti.
Yesterday my nan went away to a funeral.
Babaannem dün cenazeye gitti.
As time went by, I was getting further and further away... from all that I ever was.
Zaman geçtikçe, tüm benliğimden iyice uzaklaşıyordum.
Life went on as usual for Max and even though he opted for order and stability, misfortune was never far away.
Max için hayat her zamanki gibi geçiyordu ancak düzeni ve istikrarı tercih etmesine rağmen talihsizlik peşini bırakmıyordu.
When she passed away, I just I guess I went crazy.
Ama vefat ettiğinde deliye dönmüştüm.
You just missed her. She went home to get away from her erk boyfriend.
Kim arıyordu?
Like the other day I went up there and something made me throw up... There was a baby there that had been thrown away. I fell over backwards.
Geçenlerde yukarı çıktım ve gördüğüm şey yüzünden kustum... çöpte öylece atılmış bir bebek vardı.
When mom left us and went away.
Gerçekten seninleydim...
This is the exact shit she went crazy trying to get away from.
Baş etmeye çalışırken kafayı yediği durumlardan biri.
I ran away, your father went crazy looking for me.
Kaçtım, baban beni ararken deliye döndü.
He only went there because of you, and even now, you want to take him away from me.
O senin yüzünden oraya gitti ve şimdi bile, onu benden uzaklara götürmek istiyorsun.
Chuck, I went on vacation to get away from your spy life.
Chuck, bu ajan işlerinden uzaklaşmak için tatile çıktım.
But it went away.
Ama artık geçti.
I think Daddy went into the school to help the girls... and the real bad guy shot him and got away.
Bence babam okula kızlara yardım etmek için girdi ve gerçek kötü adam onu da vurup kaçtı.
When Neal was 16, he went off his meds for the first time and ran away.
Neal 16 yaşındayken ilk defa kendi ilaçlarını yaktı ve kaçtı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]