What are they doing there tradutor Turco
218 parallel translation
What are they doing there?
Burada ne işleri var?
I say, what are they doing there?
Burada ne yapıyorlar?
- What are they doing there?
- Queenie Martin mi? Orada ne işleri var?
What are they doing there?
Orada ne yapıyorlar?
What are they doing there?
Ne yapıyorlar orada?
- What are they doing there?
Neden gidiyorlar? Kasabada.
What are they doing there?
- Orada ne yapıyorlar?
What are they doing there, and what do they want with me?
Ne yapıyorlar orada, benden ne istiyorlar?
- What are they doing there?
- Orada ne yapıyorlar?
- What are they doing there?
- Ne yapıyorlar orada?
What are they doing there?
Burada ne yapıyorlar?
What are they doing there with Daddy?
Babama ne yapıyorlar dersin?
- What are they doing there?
- Onlar orada ne yapıyor?
- What are they doing there?
- Orada ne işleri var?
What are they doing there?
Ne işleri var orada?
What are they doing over there?
Onlar orada ne yapıyorlar?
What are they doing out there, sir?
Orada ne yapıyorlar, efendim?
What are they doing up there?
Ne yapıyor bunlar yukarıda?
What are they doing up there?
Onlar ne yapıyor orada? Düşüp boyunlarını kıracaklar.
- What are they doing out there?
Burada ne işleri var ki? Sadece, Darcey'le konuştuk, o kadar.
- What are they doing out there?
Ne yapıyor onlar dışarda?
What are they doing over there?
Ne yapıyorlar orada?
What are they doing out there?
Orada ne yapıyorsun?
What are they doing in there?
Burada ne yapıyorsunuz?
- What are they doing in there?
Orada ne işleri var?
What are they doing out there?
Orada ne yapıyorlar?
What are they doing up there?
Orada ne yapıyorlar?
What are they doing down there?
- Aşağıda ne yapıyorlar?
What are they doing out there?
Dışarıda ne yapıyorlar?
I'm going with Mathieu to the bedroom, and there they are. Doing, you know what.
Kısacası, Mathieu'yle yatmak için odaya girdiğimde onlar yerdeydi ve çıkmaya hazırlanıyorlardı.
Now, what are they doing in there, Kingsley?
Ne yapıyorlar onlar orada, Kingsley?
What are they doing down there?
Orada ne yapıyorlar?
What are they doing down there?
Orada ne yapıyorsunuz?
What are they all doing there?
Hepsi orada ne yapıyor?
- What the hell are they doing there?
- Ne halt ediyorlardı orada?
What are they doing? There's a hundred of them. What are they planning, anything? "
"Neredeyse yüz kişiler, ne yapmayı planlıyor bunlar?"
And some of them are... they're still out there somewhere, doing what they always do.
Ve bazıları da... hala oralarda bir yerlerde, hep yaptıkları şeyi yapmaktalar.
What the hell are they doing down there?
Onlar ne yaptıklarını sanıyorlar aşağıda?
What are they doing over there?
Orada ne yapıyorlar?
What are they doing selling lemonade? It must be five below out there. Oh, it's something about a lesson.
eve götürmeniz için size biraz su ayırdık borcunuzu ödeyin!
What in god's name are they doing down there at eastside?
- Yüzde 38'i mi? Eastside Lisesi'ndeki adamlar ne yapıyorlar Tanrı aşkına?
- What the fuck are they doing in there?
- Orada ne halt yiyorlar?
What on Earth are they doing in there?
Sence orada ne yapıyor olabilirler?
What the fuck are they doing in there?
Lanet olsun, ne yapıyorlar orada?
What the hell are they doing out there now?
Yine ne yapıyorlar dışarıda?
Oh, my God, What are they doing in there?
Aman Tanrım, Orada ne yapıyorlar öyle?
What are they doing down there, having nuclear war?
Aşağıda neler oluyor? Nükleer savaş mı çıktı?
What are they doing back there?
Orada ne işleri var?
They're out there, but what are they doing?
Peki ama orada ne yapmaya çalışıyorlar? .
But what are they doing over there?
Ama orada ne yapıyorlar?
I suppose I could tell you I just saw fresh paw prints out there which make me think they're already thinking about feasting in here, but I don't want to answer you because when you question me, you are saying to me that I don't know what I'm doing.
Sanırım söyleyebilirim ki dışarda taze pençe izleri gördüm bu da bana burada ziyafet düşündüklerini söylüyor, ama sana yanıt vermek te istemiyorum çünkü beni sorguladığında, bana ne yaptığımı bilmediğimi söylemiş oluyorsun.