What happened to your face tradutor Turco
592 parallel translation
- What happened to your face? That lady... she poured that hot boiling rice soup on me. I burned my face.
Şuradaki kadın suratıma iğrenç bir şey attı.
What happened to your face?
Yüzüne ne oldu?
What happened to your face?
- Yüzüne ne oldu?
Mr. Sandro, what happened to your face?
Bay Sandro, yüzünüze ne oldu?
Jesus, what happened to your face?
Tanrım, yüzüne ne oldu?
- What happened to your face?
- Yüzüne ne oldu, peki?
- What happened to your face?
- Yüzüne ne oldu?
What happened to your face?
Sessiz ol velet.
Jeez, what happened to your face?
Senin yüzüne ne oldu böyle?
What happened to your face?
Yüzüne ne oldu senin?
- Harry, what happened to your face?
- Harry, suratına ne oldu?
- What happened to your face?
- Yüzüne ne oldu öyle?
Then tell us what happened to your face.
Yüzüne ne olduğunu niye söylemiyorsun o zaman bize?
Aunt... what happened to your face?
Yenge... Yüzüne ne oldu?
- WHAT HAPPENED TO YOUR FACE AND-
- Gel buraya! Gel buraya!
- What happened to your face?
- Yüzüne ne olmuş senin?
Thomas, what happened to your face?
Thomas, yüzüne ne oldu?
- What happened to your face?
- Merhaba. - Yüzüne ne oldu?
- Jimmy, what happened to your face?
- Jimmy, yüzüne ne oldu?
- Jesus, what happened to your face?
- Tanrım, yüzüne ne oldu? - Biliyordum.
- What happened to your face?
- Yüzüne ne oldu böyle? - Hiç.
What happened to your face?
Yüzünüze ne oldu böyle?
- What happened to your face? '
- Yüzüne ne oldu?
- What happened to your face.
- Yüzüne ne oldu.
Exactly. Now, what happened to your face?
Kesinlikle, şimdi söyle, yüzüne n'oldu?
Honey, what happened to your face?
Tatlım, yüzüne ne oldu?
I was gonna talk to you about that. - What happened to your face?
O konu hakkında senle konuşacaktım, ama...
What happened to your face?
- Selam. Yüzüne ne oldu?
What happened to your face?
Yüzünüze ne oldu?
What happened to your face?
Efendi Lee!
What happened to your face?
Yüzüne ne olduğunu.
Ooh, what happened to your face?
Yüzünüze ne oldu?
Jun-sang Kang, what happened to your face?
Kang Jun-sang, yüzüne ne oldu?
What happened to your face, man?
Yüzüne ne oldu dostum?
I said, "What happened to your face?"
Yüzüne ne oldu dedim.
Will, what happened to your face?
Will, yüzüne ne oldu?
- What happened to your face? - Huh?
Yüzüne ne oldu?
Yeah, what happened to your face?
Yüzüne ne oldu?
So, what happened to your face?
- Karması kıçına girdi
My goodness! What happened to your little face?
Küçük suratınıza ne oldu?
What's happened to your face?
Yüzüne ne oldu?
But you had said... and what has happened to your face?
Ama demiştin ki... Yüzüne ne oldu?
What happened to your face?
Senin yüzüne ne oldu?
Ji Wan, what's happened to your face?
Ji Wan, yüzüne ne oldu senin?
What happened to your face?
Sana ne oldu böyle?
What the hell happened to your face?
Yüzüne ne oldu?
What the hell happened to your face?
Suratına ne oldu böyle?
What the hell happened to your face?
- Suratına ne oldu?
- What's happened to your face?
Rich'e söyleyeceğim.
I imagined you and your mom, having to explain what happened and I couldn't face it.
Seni ve anneni gözümde canlandırdım. Olanları nasıl anlatacağımı... Cesaret edemedim.
- What happened to your face?
Yüzüne ne oldu?