When you love someone tradutor Turco
322 parallel translation
When you love someone for real, what you're afraid of will make your love even stronger.
Eğer birisini gerçekten seviyorsan korktuğun şeylerin aşkına etkisi sadece onu daha da harlamak olur.
When you love someone, it's only natural...
Birisini sevdiğin zaman, bu çok doğal...
It's easy to do the wrong thing when you love someone.
Birini sevdiğinde yanlış bir şey yapmak kolaydır.
When you love someone... you often say... you say without much reason, that you're the only one who really knows that person.
Birsini sevince hep deriz ki nedeni olmaksızın o kişiyi bizden daha iyi tanıyan yoktur deriz.
" Mr K was asked,'What do you do when you love someone? 'Mr K said,
" Bay K'ya sordular :'Birine aşık olduğunuzda ne yaparsınız?
When you love someone, from Roosevelt to me, you go deaf, dumb and blind.
Roosevelt veya ben, birini sevince, sağır, dilsiz ve kör oluyorsun.
When you love someone your sensitive to their tastes.
Birini sevdiğinde onun zevklerine karşı hassas da olursun.
When you love someone... I guess it doesn't make any difference who, what or why.
Birini sevdiğinde, sanırım kim neden ve nasıl olduğu önemli değil.
When you love someone, you wanna be as close to them as you can get.
Birini sevdiğinde ona mümkün olduğunca yakın olmak istersin.
And when you love someone as much as I love you, after a while, you feel nothing.
Ve seni sevdiğim kadar birini sevince... bir süre sonra, hiç bir şey hissetmezsin.
Look, I loved her, and when you love someone, you give them things...
Bakın, onu sevdim. Ve birini sevdiğiniz zaman, ona bir şeyler verirsiniz.
But when you love someone...
Ama birine aşık olduğun zaman...
But when you love someone you should allow them a private space of their own.
Birini seviyorsan ona kendine özel bir alan bırakmalısın.
When you love someone and they don't choose you... it's bad.
Birini seviyorsan, ama onun seçtiği sen değilsen kötü.
When you love someone, you've gotta trust them.
Birini severseniz, ona güvenmek zorundasınız.
But I've always believed that what you get when you love someone is greater than what you risk.
Fakat, birisini sevdiğin zaman elde edeceğin şeyin, riske attığın şeyden daha büyük olduğuna, her zaman inanırım.
Because when you love someone, they own you, they possess you.
Çünkü...! Birisini seversen, sana sahip olur, seni etkisi altına alır!
When you love someone...
olsunlar diye.
You need thoughtful consideration when you love someone.
Birisini sevdiğin zaman düşünceleri dikkate alınmalıdır.
Only when you are in love can you be so angry with someone.
Ancak âşıksan birine bu kadar kızgın olabilirsin.
When you find someone you love, don't wait 17 years.
Sevdiğin birini bulduğunda 17 yıl bekleme.
Well, you can't marry someone when you're... ... in love with someone else...
Biriyle evlenemezsin eğer başka birine aşıksan.
Mother, what do you do when you think you love someone?
Anne, birini sevdiğini sandığın zaman ne yaparsın?
When you fall in love, you belong to someone else.
Âşık olduğunda başka birine ait olursun.
You can't decide when you love or stop loving someone.
Birine aşık olup olmamaya karar veremezsin.
"Lope, when you help someone you love you help yourself."
"Lope, sevdiğine yardım eden, kendine yardım eder." derdi.
I can even imagine it's you when I'm making love to someone else.
Başkasıyla sevişirken, seninle seviştiğimi bile hayal edebilirim.
How can you deceive someone like that... when you know they love you?
Birinin senden hoşlandığını anladığında onu nasıl bu şekilde kandırabilirsin?
You know, when you leave someone you love, you should say what I said before :
Biliyor musun sevdiğin birini terk ederken daha önce dediğim şeyi söylemelisin :
I thought you could only sleep with someone if you were really in love when you get along and you both share the same ideas, the same tastes...
Ben de seni sadece gerçekten sevdiğin biriyle yatarsın sanıyordum iyi anlaştığın, aynı fikirleri ve aynı zevkleri paylaştığın biriyle.
You know, Heinrich... I used to think that when someone held my hand, it meant "l love you."
Biliyor musun, Heinrich eskiden biri elimi tutunca, bu "Seni seviyorum" demek sanırdım.
And when you remind me of someone I love very much,
Çok sevdiğim birini hatırlatıyorsunuz bana.
It has to do with... when... well, in... in a sense... in a sense, you take advantage of someone's love.
Bu... yapılmak zorunda o zaman... Anlaşılan... Anlaşılan siz, birinin aşığı olma avantajını kullanıyorsunuz.
You see Judge when someone is temporarily insane like Jack here is... And he's a wonderful guy, but... You see, when someone is like that, they don't want to see the people that they really love.
Gördüğünüz gibi Yargıç insan bazı sebeplerden geçici olarak aklını yitirirse örneğin, Jack gibi aslında o harika bir adamdır ama insan böyle olduğunda gerçekten sevdiği insanları görmek istemez.
Love is... It's when you care more for someone else than you do for yourself.
Aşk... birine kendinden fazla... önem vermektir.
When someone you love dies...
Sevdiğin biri... ölünce...
It's easy to hate someone who swears undying love and then ignores you when you get your first laugh line.
- Bana rahat veremeyeceksin değil mi? Anlamıyorum. Yaşıyorum!
I mean, when you're in love with someone...
Yani, birine aşıksan eğer...
When you sacrificed your soul for Lenny, you showed us you learned how to love... how to value someone more than yourself.
Lenny için ruhundan vazgeçtiğinde, bize sevmeyi ve birine kendinden fazla değer vermeyi öğrendiğini göstermiş oldun.
When you love someone...
İnsan seviyor.
When Mun came, he told me over and over that, if you find someone whom you truly love, never give them up, even if it means death.
Mun geldiğinde, Bana defalarca söylemişti ki, Gerçekten sevdiğin birini bulduğunda,
Just pray that when this happens, you've got someone to love you.
Bu gerçekleştiğinde sadece dua et, çünkü seni seven biri var.
When you realize someone you love is lost forever...
Sevdiğin birisini sonsuza dek kaybettiğini anladığında...
When you're first getting to know someone... and in that blissful, psychotic first flush of love, it seems like every aspect of their personality - their whole demeanor, the simple lovely twist of their ear lobes, and their marvelous phone voice, and their soft, dark, wet... whatever... is somehow imbued with an extra push of color - an intensity heretofore, you know, unknown.
Birini tanımaya başladığınızda aşkın o psikopat ilk ışıklığında kişiliğinin her yönü, tavırları, kulağının basit kıvrımı telefondaki harika ses tonu ve yumuşak, karanlık, ıslak her neyse birden renkle dolar.
Of course, but when you greet someone you have to say I love you.
Elbette, fakat biriyle karşılaştığında ona "seni seviyorum" demen gerekiyor.
Love Is when you look Into someone's eyes, and suddenly... you go all the way Inside to their soul... and you both know, Instantly.
Birinin gözlerinin içine bakarsın ve birden ruhlarınızı görürsünüz ikinizde bilirsiniz bu aşktır, aniden.
You see, you give someone you love an engagement ring as kind of a down payment for another ring the kind that you exchange when you get married.
Sevdiğin birine sana alacağı yüzüğün karşılığında bunu verirsin. Evlendiğinizde takacağın yüzüğün şimdilik yerini tutacak olan yüzük.
Love is when you're so fond of someone, that your heart tells you... you want to spend your whole life in his arms.
Aşk demek, tüm hayatını onun kollarında geçirecek kadar ona bağlısın demek.
So when you ask me would I be upset, if someone came onto that land, and desecrated it, land that's part of the town that I love, my answer to your question, Mr Schlichtmann...
Biri arazime girip onun kutsallığını bozarsa, üzülür müyüm, evet üzülürüm. bu topraklar benim aşık olduğum şehrin bir parçası. sizin sorunuza cevabım Bay Schlictmann...
When someone you love dies, you don't lose them all at once.
Sevdiğin biri öldüğünde,.. ... onu birdenbire tümüyle kaybedemezsin.
One look when you were in love with someone else.
Bu, bir başkasını severken başına geldi.
when you 160
when you're gone 25
when you're ready 256
when you die 79
when you're right 37
when you were born 38
when you said 77
when you're done 105
when you're a kid 24
when you're dead 37
when you're gone 25
when you're ready 256
when you die 79
when you're right 37
when you were born 38
when you said 77
when you're done 105
when you're a kid 24
when you're dead 37