English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ W ] / Where's my car

Where's my car tradutor Turco

212 parallel translation
Where's my car? It is not ready?
Arabam nerede?
- Oh, say, hey, where's my car?
- Arabam nerede?
Let's forget the whole thing, you stay where you are, lady, it's my car anyway, we'll get the cars unhooked, come on Frankie.
Tüm yaşananları unutalım, yerinizde kalın hanımefendi. Araba benim zaten. Arabaları birbirinden ayıracağız.
- Where's my car?
- Otomobilim nerede?
Not until you've told me where my car is and who's got it.
Arabamın nerede olduğunu ve kimin aldığını söylemeden olmaz!
He'll stop the train near the bulgarian frontier, where my sons will be waiting with a car.
Treni sınır yakınında durduracak, oğullarım bir araba ile bekleyecek.
Everything that's happened to my daughter and me today only happened for one reason : Because you were too stupid to look where you were going, and wrecked our car!
Bugün başımıza her şey geldi bunun tek nedeni de senin o berbat yere ilk önce gitmek istemen.
Where the hell's my car?
Arabam nerede kaldı?
Where's my car, please?
Arabam nerede acaba?
Where's my car?
Arabam nerde?
I'm sorry, I mean the bottom of the car there. And... That's where they figure that my...
Arabanın altı demek istedim ve düşündüklerine göre orası, çok afedersiniz... benim yüzümün yandığı yermiş,... ve o sırada yanmış.
Where's my car?
- Arabam nerede?
- Where's my car?
- Arabam nerede?
Where's my old car?
Eski arabam nerede?
Where's my car key?
Arabamın anahtarı nerde?
I feel funny asking, but since I don't know where the train's going and I don't want to leave my car at the station -
- Ne olmuş ona? Onunla ne zaman konuşmaya çalışsam, dilim ağzıma dolanıyor. Her tarafımı kaşıntı basıyor.
Where's my car?
Arabam nerede?
Where's my car, goddammit?
Arabam nerede lanet olasıcalar?
- Oh, my God. Where's the car?
- Tanrım, araba nerede?
If you still had the clock, we wouldn't have the bycicles, so so If I didn't know you guys I'd still have my car, and I wouldn't be here do you realize where are we guys?
Eğer saat sende olsaydı, bisikletimiz olmazdı, o yüzden... Eğer sizi tanımasaydım, hâlâ arabam olurdu ve burada olmazdım. Nerede olduğumuzun farkında mısınız?
What's going on, Sonny? After you picked up my car, where did you go?
Anlat bakalım neler oluyor, C?
- Damn it, where's my car?
- Lanet olsun, arabam nerede?
My car is my home, it's where I meditate, relax.
Arabam evimdir, Orada meditasyon yapar, rahatlarım. Ve sen onu mahfettin.
Where's your car? My car?
Aracım mı?
I'm already looking for my stockings and trying to remember where I parked my car.
Çoraplarımı arıyorum ve arabamı nereye park ettiğimi hatırlamaya çalışıyorum.
So where's my keys to the car?
Benim anahtarlarım nerede peki baba?
- Where's my fuckin'car, man?
- Lanet olası arabam nerede?
Barney, where's my car?
Barney, arabam nerede?
- Cesee, where's my car?
- Cesee, benim arabam nerede?
Suffice to say I traded my car for one that wasn't entirely made of rust, came home to my loving parents, where everything was exactly as it was, except I sleep in the basement and I have to pay rent.
Kısacası, benim hurdayı tamamen pastan oluşmayan bir otomobille değiştirdim ve zar zor geri dönerek ailemin sıcak kollarına kavuştum. Her şey eskisi gibi. Yalnız bodrumda kalıyorum ve eve kira ödüyorum.
- Where's my car?
Kalkın, biz geldik!
DUDE, WHERE'S MY CAR?
ADAMIM, ARABAM NEREDE?
Dude, where's my car?
Adamım, arabam nerede?
Well that's the cool and all, but dude, where's my car?
Tamam hepsi süper ama adamım, arabam nerede?
And if my car should happen to be in such a position where I can't quite see what's going on, can't get a good enough look,
Ve eğer arabam neler döndüğünü göremeyeceğim bir pozisyondaysa, iyi bi bakamıyorsam,
There's a rubber plant producing 30 tires a day. The service station where I fill my car could supply the output of this facility.
BİR DEPO BİLE DOLDURMAZ
- Where's your car? - We're not taking my car.
- Araban nerede?
- Where's the rest of my car?
- Arabamın geri kalanı nerede?
"DUDE, WHERE'S MY CAR?"
"Benim arabam nerede, ahbap?"
It's not a crime to be rich. Where's my car?
- Zengin olmak suç değil.
- Okay, where's my car?
- Peki, arabam nerede?
Where's that woman going with my bloody car?
- O kör olasıca kadın arabamla nereye gitti?
"Tell me, where was my car coming from?" It's gone now
söyler misin, benim arabam hangi yönden geliyordu şimdi gitti
Where's Jeffrey? - He was in my car, but I did not kidnap him.
Arabamdaydı ama onu kaçırmadım, yemin ederim!
Hey, where's my car? Oh, over there.
Hey, arabam nerede?
Then one day, I came down, and where my records used to be, you had set up your stupid race-car track thing.
- Son bir gün geldiğimde plaklarımın olduğu yere, o aptal yarış arabası şeyini kurmuştun.
- Dude, where's my car?
- Ahbap, arabam nerede?
- Man, where's my car?
- Dostum, arabam nerede?
Where's my car?
Benim arabam nerede?
Dude, Where's My Car?
Dude, Where's My Car?
All right, let's go, Murphy. Hang on a second, where are, where are my car keys?
Tamam, gidelim, Murphy. bir saniye, arabamın anahtarları nerede?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]