Whoop tradutor Turco
816 parallel translation
♪ Whoop-de-frickin'- do, an "A" ♪ ♪ What's an "A"?
Kimin umurunda A. Bir A nedir ki?
♪ Whoop-de-frickin'- do ♪
Kimin umurunda.
♪ Whoop-de-frickin'- do ♪ ♪ A happy dad ♪ ♪ With his big dad calves ♪
Kimin umurunda, mutlu bir baba koca baba baldırları ve aptal beyzbol şapkasıyla.
♪ Whoop-de-frickin'- do ♪ ♪ Who cares about throwing a ball ♪ ♪ Or having a kid ♪
Kimin umurunda, kim umursar top atmayı çocuk sahibi olmayı, hayatta hiçbir yere getirmez bir yere gelmek önemli olduğundan değil.
♪ Whoop-de-frickin'- do if I wanted to ♪
Kimin umurunda eğer isteseydim.
I don't give a whoop whether the others went for me.
Diğerlerinin bana kur yapması umrumda değil.
And I want you to whoop it up when I get to you.
Size döndüğümde söylemenizi istiyorum.
You don't give a whoop what I do.
Ne yaparsam yapayım, umurunda değil.
They oughtta whoop that engineer.
O mühendisi fırçalamalı.
I don't give a whoop if the others went for me.
Başkaları umurumda değil.
And I went whoop, straight into the café.
Peki ben ne yaptım? Hemen kafeden içeriye girdim. - Gitmemiz gerekiyor.
Whoop! Don't slip!
Kaymayasın!
Tie her down and let her whoop.
İpini çek ve çığlıklarını dinle.
I just fumbled, and the coach took me out. Whoop, that's a cute step.
Topu düşürdüm, koç beni oyundan attı.
- How far? - Whoop and a holler.
- Wakefield, yanında birde adam var.
Whoop!
Hoop.
Then how in perdition have you got the gall to whoop up this holy war about something you don't know about?
Ve asla okumayacağım. Hakkında birşey bilmediğiniz bir konudaki bu kutsal savaş kışkırtması ve öfke neden o zaman?
For $ 20, I'd plant anybody with a whoop and a holler.
20 dolar için kanlı canlı herkesi gömerim.
When he lets out that war whoop, the Lord only knows what's gonna happen!
O ne zaman bağırarak savaş narası atarsa, ne yapacağını Allah bilir!
Whoop, whoop, whoop!
İstanbul treni!
Whoop, chow time, fellas.
Vay, yemek vakti gelmiş.
- Whoop! Whoop!
Baksana!
Whoop!
Baksana!
- Whoop, whoop. Take it easy, lads.
- Sakin olun gençler.
♪ A lady came in, she asked for a whoop What kind of whoop said I
Bir kadın geldi, bir whoop istedi Nasıl bir whoop diye sordum
♪ Whoop she said, whoop I said I did but I don't any more ♪
Whoop dedi, whoop dedim Eskiden yapardım ama artık yapmıyorum
♪ Get the soap and water whoop-ti-ay
Suyu sabunu al Vhuppi-yee,
♪ Get the soap and water whoop-ti-ay
Suyu sabunu al, Vhuppi-yee,
♪ Wash him down and clip him whoop-ti-ay
Onu yıkayın ve traş edin, Vhuppi-yee,
Whoop.
Has.
But if you go out there and try to tell him he's wrong... then want to try to whoop everybody, see?
Αma οraya gidip de οna hatasιnι söylemeye çalιşsanιz... herkese yumruk atmaya başlayacak, değil mi?
- Mon pauvre. If you must go whoop-whoop, please go whoop-whoop not to windward, but to leeward.
Eğer kalbiniz sancıyorsa, lütfen rüzgar yönünde durunuz!
- I'll whoop your ass!
- Senin kıçını pataklayacağım!
Whoop.
Vhoop.
- Whoop it up?
- Boksör müydün?
Whoop-de-doo. Pack your White House manners.
Beyaz Saray tavırlarını takın.
Whoop-de-do!
Eğlence bitti!
Hold on.! Whoop.! Whoa.!
Sıkı tutun!
Whoop.
Hop.
- Whoop-dee-doo.
- Yaşasın.
You've knocked me for whoop here.
Neden bahsettiğini hiç bilmiyorum.
Somebody gave this one a second look. Whoop.
- Ama bu kızı biri görmüş işte.
Whoop!
Hoop!
Whoop, there he is.
Ýþte geldi.
But, whoop, that's me.
Ben buyum.
- lt means he can whoop some ass.
- Başımız belada demek.
Whoop!
Hey!
Whoop. You all right?
- İyi misin?
Black Panther whoop his ass! Take his bike!
Kara Panter olsa onu benzetirdi.
I aim to whoop it up a little.
Biraz dağıtayım diyorum.
Whoop!
Hooop!