English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ W ] / Whoremonger

Whoremonger tradutor Turco

33 parallel translation
"I`m lonesome, so I`m a fornicator, a whoremonger!"
"Yalnızım, bu yüzden zina ediyorum"
Informer, agitator, whoremonger, an alcoholic...
Muhbir, ajitatör, zampara, alkolik...
Resnick is a crook and whoremonger.
Resnick, bir hırsız ve pezevnk.
Misunderstood Scientist or Syph-Ridden Whoremonger?
Anlaşılamayan Bilim kadını. Ya da Frengili Savaş Kışkırtıcısı?
Guess it'll have to do, because the old whoremonger won't be going back to Nervosa any time soon.
Burayla yetinmek zorundayım. Çünkü, Nervosa ya bir süre gidemem.
I'm not really a whoremonger, Dad.
Ben fahişe düşkünü biri değilim, Baba.
You can see in his face that he's a whoremonger, a gigolo and a filthy pervert!
Yüzüne biraz dikkat etseydin onun bir zampara, jigolo olduğunu adi kevaşelerin peşinde koştuğunu anlardın.
- Was that Ökkes, the whoremonger?
Şu kavat Ökkeş mi yoksa?
You media-guzzling, apolitical whoremonger!
Seni medya oburu, apolitik zampara! Bizden biriydin, Whit.
Reformed whoremonger?
Sapık bir kadın düşkünü?
I just don't understand what kind of spiteful god could allow my drunken whoremonger of a brother to become a children's singing star while I toil away in poverty-stricken anonymity.
Anlamıyorum ne çeşit kindar bir tanrı benim sarhoş zampara kardeşimi ben yoksulluktan kurtulmak için çabalarken onu çocukların yıldızı haline getirir?
Don't make fun of me, you fucking whoremonger!
Benimle dalga geçme s.ktiğimin pezevengi!
It is a very sensible remedy and it makes me feel like a whoremonger.
Bu mantıklı bir çözüm ve sanki kızlarımı satıyormuşum gibi hissediyorum.
Don't worry, my father is a whoremonger.
Merak etme, babam pezevenk benim.
I'm a lying, bitter, violent whoremonger.
Yalancı, kötü, acımasız bir zamparayım.
Or, St. Richard the Whoremonger?
Ya da Zampara Aziz Richard.
How did a whoremonger make it in?
Bir zampara nasıl oldu da bunu başardı?
I'm worse than the pastor whoremonger.
Peder fahişe-seviciden daha kötüyüm.
You're afraid that everyone's gonna see the coke-snorting whoremonger you've been trying so hard to bury.
Korkuyorsun çünkü herkes senin ot çeken bir pezevenk olduğunu öğrenecek. Uzun zamandır saklamaya çalışıyordun.
You're a grafter, a whoremonger, and a bootlegger.
Rüşvetçi, kadın satıcısı ve içki kaçakçısısın.
An armed whoremonger?
Silahlı bir zampara mı?
So now I'm being lectured to by the whoremonger?
Şimdi de zamparadan fırça yiyorum.
The whoremonger.
Zampara.
The senator is a lush and a syphilitic old whoremonger, and I would wager that lying comes to him as naturally as breath, but for some reason- -
Senatör, ayyaşın teki, frengili yaşlı bir zampara ve nefes alıp vermek kadar doğal olarak, bu yalanın ona söyletildiğine bahse girerim ama bir nedenden ötürü...
Well, if it isn't my favorite whoremonger.
En sevdiğim pezevenk gelmiş.
Judge Carter is a world-class whoremonger and Mickey takes good care of him.
Yargıç Carter da on numara zamparaymış ve Mickey de bir dediğini iki etmiyormuş.
The hero and the whoremonger.
Kahraman da zampara da.
- Plus he's a whoremonger.
Ayrıca fahişe düşkünü.
Whoremonger.
Pezevenk.
Oh, Amanda, that's a very naughty word, even coming from the mouth of a filthy human whoremonger.
Amanda, bu çok edepsiz bir kelime. Hem de genelev işleten biri olmana rağmen.
It was then I... Discovered he was a most licentious man, a rake and whoremonger.
Daha sonra onun son derece uçarı, çapkın ve zamparanın teki olduğunu anladım.
I ended up being known as the whoremonger and I lost my family home and garden.
Ona mı yanayım, babadan atadan kalma evden bahçeden olduk ona mı yanayım.
But I-I kid the deceased whoremonger.
Ama rahmetliyle zamparaydı diye dalga geçerdim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]