Xoan tradutor Turco
19 parallel translation
Xoan told me he was called Xoan, and I said I was Julieta.
Xoan, kendisine Xoan dediklerini söyledi. Ben de "Ben, Julieta" dedim.
Xoan told me he was a fisherman, who had three gamelas.
Xoan balıkçı olduğunu söyledi, üç teknesinin olduğunu.
So, you've come to see Xoan.
Yani Xoan'ı görmeye geldiniz.
But I'm not one to criticize Xoan.
Xoan'ı eleştirmek bana düşmez.
I had to say something to Xoan, but I postponed it.
Xoan'a söylemem gereken bir şey vardı. Ama erteledim.
At night I flew into the arms of Xoan.
Gece Xoan'ın kollarına atılıyordum.
Xoan.
Xoan.
You have to tell him, Xoan adores children.
Ona söylemelisin, Xoan çocuklara tapar.
So they met you and Xoan.
Böylece seninle ve Xoan'la tanışacaklardı.
Are you wearing Xoan's sweatshirt?
Xoan'ın hırkasını mı giyiyorsun?
Xoan gave it to me long ago.
Xoan bunu bana çok zaman önce verdi.
I just wanted to know if Xoan is with you
Joan seninle mi öğrenmek istemiştim.
Xoan?
Xoan mı?
And she has called Xoan, but he hasn't responded, of course.
Xoan'ı aradı ama o cevap veremedi tabii.
She told her all the details of Xoan's last day.
Ona Xoan'ın son gününün tüm detaylarını anlattı.
Your argument and how Xoan went to sea, even though the sea was rough that day.
Tartışmanızı ve o gün fırtınalı olmasına rağmen Xoan'ın denize nasıl açıldığını.
Apparently Xoan called her to find out what you had said...
Belli ki Xoan ne söylediğini öğrenmek için onu aramış.
She blamed you and me for Xoan going out fishing.
Xoan balığa çıktığı için ikimizi suçluyordu.
Xoan, the eldest, At only nine years old, he drowned in a river.
En büyüğü, Xoan daha dokuz yaşındayken nehirde boğuldu.