You've got to get me out of here tradutor Turco
41 parallel translation
You've got to get me out of here.
Beni buradan götürmelisin.
You've got to get me out of here.
Beni buradan çıkarmalısın.
You've got to help me get him out of here.
Onu buradan çıkarmak için bana yardım etmelisin.
Please let me... I found out from Dummy What happened. You've got to get out of here.
Lütfen beni içeri al.
Doctor, you've got to help me get him out of here!
Doktor, buradan çıkmama yardım etmelisiniz!
I've got to get out of here, and you've got to let me go.
Buradan hemen gitmeliyim! Sen de buna izin vermelisin!
You've got to get me out of here, man!
Beni buradan çıkartmak zorundasın!
Please, you've got to get me out of here.
Lütfen, beni buradan çıkarmak zorundasın.
You've got to get me out of here!
- İndirin beni! - Sessiz olun, bayan.
- You've got to get me out of here!
- Beni buradan çıkarmalısınız!
Terry, you've got to get me out of here.
Terry, beni buradan çıkarmalısın.
You've got to get me out of here before they come back!
Onlar geri gelmedene beni buradan çıkarmalısınız!
- You've got to get me out of here!
- Beni buradan çıkarmaya geldin!
You've got to get me out of here!
Beni buradan çıkarmalısın!
But You've Got To Get Me Out Of Here, Or My Own People Will Kill Me First.
Ama beni buradan çıkarmalısınız yoksa, beni önce kendi adamlarım öldürür.
You've got to get me out of here!
Beni buradan çıkarmalısın.
- You've got to get me out of here.
- Beni buradan kurtarmalısın.
You've got to get me out of here. Yeah?
Beni çıkarabilirsiniz, değil mi?
You've got to get me out of here, Vin.
Beni buradan çıkarmalısın, Vin.
Please, Vin, you've got to get me out of here.
- Lütfen, beni buradan çıkarmalısın.
You've got to get me out of here, though.
Ama beni buradan çıkarmalısın.
- l will confess to everything but you've got to get me out of here safely!
- Her şeyi anlatacağım ama beni sağ salim buradan çıkarmalısın.
You've got to get me out of here.
Buradan çıkmama izin verin!
You've got to get me out of here.
Beni çıkarmalısın bu işten.
You've got to get me out of here.
Beni buradan çıkarmalısınız.
You've got to get me out of here.
Beni buradan çıkarman lazım.
Help, you've got to get me out of here, please!
İmdat, beni buradan çıkarmanız lazım, lütfen!
You've got to get me out of here, Doc.
Onun üzerinde çalışıyorum.
- You've got to help me get out of here!
- Buradan çıkmama yardım et!
- You've got to help me get out of here.
- Buradan çıkmama yardım etmelisin.
But you've got to get me out of here.
Ama beni de buradan çıkaracaksınız.
Just listen to me. You've got five seconds to get out of here before I call the police! Get off.
Polis çağırmadan önce, burayı terk etmek için beş saniyen var!
You've got to get me out of here now.
Beni hemen buradan çıkarmanız gerekiyor.
"can you get on over here? You've got to get me out of this studio."
Çünkü beni bu stüdyodan çıkarman gerekiyor. "
Well, unless you've got some kind of plan to get me the hell out of here- -
- Beni buradan çıkartmak için bir çeşit planın yoksa...
Please, you've got to get me out of here fast.
Beni buradan çabuk çıkartmalısın, lütfen.
Dean, mate, you've got to get me out of here.
Dean dostum, beni bundan çıkarmalısın.
You've got to get me out of here.
Beni buradan çıkarman lâzım.
You've got to get me out of here, kid.
Beni buradan çıkarmalısın çocuk.
Listen, you've got to come and get this money out of here and give me that tape.
Dinle, gelip parayı buradan götürmeli ve o kaseti bana vermelisin.