English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ Y ] / You couldn't be more wrong

You couldn't be more wrong tradutor Turco

58 parallel translation
Sheriff, if you think I have an qualms about killing this kid, you couldn't be more wrong.
Şerif, eğer bu çocuğu öldüremeyecek kadar insaflı biri olduğumu düşünüyorsan, daha büyük bir hata yapamazsın.
You couldn't be more wrong.
Çok yanılıyorsun.
No. You couldn't be more wrong.
Yanıldın.
I want to say to you, Colonel, I couldn't be more delighted that I was absolutely wrong, and you were 100 % right.
Size şunu söylemek isterim ki, Yarbay, Sizin % 100 haklı çıkıp benim yanılmamdan bundan daha fazla mutlu olamazdım.
You couldn ´ t be more wrong.
Fazlasıyla yanılıyorsunuz.
Mm-hmm. Well, you couldn't be more wrong.
Daha fazla yanılamazdın.
Amazing. You couldn't be more wrong.
- Edison'un dediğine göre daha karlı bir iş olamazmış.
You couldn't be more wrong.
Bundan daha fazla yanılamazdın.
You couldn't be more wrong.
Ancak bu kadar doğru söylenebilir.
You couldn't be more wrong, Lisa.
Daha fazla yanılamazdın, Lisa.
- You couldn't be more wrong, Gurney.
- Çok yanlış bir karar Gurney. - Konuşma.
Oh, you couldn't be more wrong, witch.
Oh, daha fazla haksız olamazdın, cadı.
- Actually, you couldn't be more wrong.
- Aslında daha yanlış anlayamazdın.
You couldn't be more wrong.
Daha fazla yanılamazdın.
- You couldn't be more wrong, Gurney.
- Çok yanlış bir karar Gurney.
- You couldn't be more wrong, Gurney. - Do not speak. - Gurney.
Seni ebediyete yollamadan önce suçlulukla kararmış vicdanından kurtul.
You couldn't be more wrong about me.
Hakkımda daha fazla yanılamazdınız.
- You couldn't be more wrong.
Daha haksız olamazsın.
You couldn't be more wrong.
- Daha fazla yanılamazsın.
You couldn't be more wrong if you called it a Canadian goose.
Kanada Kazı demiş olsan daha yanlış olamazdı.
- You couldn't be more wrong.
- Daha çok yanılamazdın yani.
You couldn't be more wrong.
Bir insan bu kadar mı yanılır?
You couldn't be more wrong, Ingrid.
Daha fazla yanılamazdın, Ingrid.
Oh, you couldn't be more wrong.
Bundan daha fazla yanılamazdın.
If you're suggesting Miss Pensall had something to do with Ida's death, you couldn't be more wrong.
Eğer Bayan Pensall'ın Ida'nın ölümüyle ilgisi olduğunu ileri sürüyorsanız daha fazla yanılıyor olamazsınız.
YOU COULDN'T BE MORE WRONG.
Çok yanılıyorsun.
Ooh, Sheldon, I'm afraid you couldn't be more wrong.
Sheldon, korkarım ki, daha fazla yanılamazdın.
Don't get me wrong, I couldn't be more grateful for everything you've done.
Yanlış anlama beni. Yaptıkların için daha fazla minnettar olamazdım.
You think you got a reprieve, you couldn't be more wrong.
Bizim bu işten vaz geçtiğimizi düşünüyorsan, fena halde yanılıyorsun.
Then you couldn't be more wrong...
Daha yanlış olamazdı...
You couldn't be more wrong about this.
Bu konuda tamamen yanılıyorsun.
Well, you couldn't be more wrong... again!
Daha fazla yanılmış olamazsın.. Tekrar.
If you think I influenced Kitty to stay away from a business career to protect you, you couldn't be more wrong.
Eğer Kitty'i iş hayatından seni düşündüğüm için uzak tuttuğuma inandıysan, hiç bukadar yanılmamışsın demektir.
Look, if you guys think there's something going on between us, you couldn't be more wrong, okay?
Bakın, aramızda bir şey olduğunu sanıyorsanız fena halde yanılıyorsunuz, tamam mı?
You couldn't be more wrong.
Böyle söylemeyin!
You couldn't be more wrong.
Sadece o kadını istiyorsun!
But you couldn't be more wrong.
Ancak, bundan daha çok yanılamazsın.
See I know that you think you're doing the right thing, but you couldn't be more wrong.
Dinle, doğru olanı yaptığını düşündüğünü biliyorum. Ancak, bundan daha çok yanılamazsın.
You couldn't be more wrong, my friend.
Daha fazla yanılamazdın arkadaşım.
Well, I think you couldn't be more wrong.
Bence son derece yanılıyorsun.
You couldn't be more wrong, MacDuff.
Gerçeklere bundan fazla uzakta olamazsın, MacDuff.
You couldn't be more wrong if you tried.
Denesen de daha çok yanılmazdın.
You couldn't be more wrong about that.
Bu konuda daha fazla yanılamazdın.
Ooh. I would nothing more than to unpack the subtext of my work, even though you couldn't be more wrong.
Eserimdeki gizli göndermeleri tartışmayı çok isterdim...
And if you think you're going after the person who did this solo, You couldn't possibly be more wrong.
Ve bunu yapan kişinin peşinden tek başına gideceğini düşünüyorsan çok yanılıyorsun.
You idiots couldn't be more wrong - - about everything.
Siz salaklar her şey hakkında daha fazla yanılamazdınız.
You couldn't be more wrong.
Çok fazla yanılıyorsun.
You couldn't be more wrong.
- Çok yanılıyorsun.
For the past few weeks, I've been rolling my eyes at you, thinking that you had this pathological need to be liked by everyone, but I couldn't have been more wrong. All right? People are just drawn to you.
Son birkaç haftadır, herkes tarafından sevilmek gibi anlamsız bir ihtiyacın olduğunu düşünüp seni eleştiriyordum ama çok yanılmışım.
But you couldn't be more wrong about motive.
Ama gerekçe konusunda fazlasıyla yanılıyorsunuz.
- You couldn't be more wrong. - Oh, really?
- Daha fazla yanlış bir şey söyleyemezdin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]