You need to leave right now tradutor Turco
100 parallel translation
You need to leave right now before security comes.
Güvenlik gelmeden buradan gitmelisin.
Look, you need to leave right now.
Bakın, hemen gidin.
Look, you need to leave right now.
Bak, hemen gitmelisin.
You need to leave right now.
Hemen gitmen gerek.
You need to leave right now!
Derhal burayı terk etmelisiniz!
Okay, you need to leave right now.
Tamam, hemen buradan gitmeniz gerekiyor.
- Sir, you need to leave right now.
- Ne oluyor? - Beyefendi, derhal çıkmanız gerek.
Oh, you need to leave right now.
Derhal buradan gitmek zorundasınız.
You need to leave right now.
- Çıkmanız gerekiyor.
Xander, you need to leave right now.
Hemen gitsen iyi olacak.
Actually you do need my permission and you need to leave right now.
Aslında benim iznime ihtiyacın var ve hemen burayı terk et. - Baba!
So, you need to leave right now.
O yüzden şimdi gitmen gerek.
You need to leave right now.
Buradan gitmen gerekiyor.
You need to leave right now.
Hemen gitmeniz gerekiyor.
You need to leave right now.
Hemen gitmen gerek. Aynen.
You need to leave right now
Hemen buradan çıkmazsanız...
You need to leave right now.
Şimdi gitmen gerekiyor.
You need to leave right now!
Hem de hemen!
Sister, you need to leave this house right now.
Rahibe, bu evi hemen terk etmeniz gerekiyor.
Butters, you need to leave here right now.
Butters, hemen buradan çıkmalısın.
You and your father need to leave town right now.
- Babanla beraber hemen şehirden ayrılmalısınız.
Okay, you need to leave, right now.
Gitmelisin, hemen.
You need to leave the building right now.
Binayı terketmeniz gerek.
I really need you to leave me alone right now.
Beni hemen yalnız bırakmanı istiyorum.
You'll have thirteen hours en route to get your weapons and shields online, but we need to leave right now to make this window.
Silahlarınıza ve kalkanlarınıza güç aktarmak için on üç saatiniz var....... ama bu aralığa erişmemiz için derhal gitmeliyiz.
And especially if you don't have a father or any parents, you need somebody to pass on some information to you and they can leave an impact on your life, so that's just where I'm going right now.
Özellikle de baban ya da herhangi bir ebeveynin yoksa, sana bir şeyler öğretecek birine ihtiyaç duyuyorsun ve o kişinin hayatına büyük bir etkisi oluyor, işte benim de olmaya çalıştığım kişi tam olarak bu.
And you'll need to leave right now before I change my mind.
Fikrimi değiştirmeden önce gitsen, iyi olur.
We don't need to talk to you right now. Could you leave us alone, please?
Bizi yalnız bırakır mısın, lütfen?
I need you to pick up all of your belongings and leave this office right now.
Senden eşyalarını toplayıp, derhal burayı terk etmeni istiyorum.
Yes. you need to leave them alone right now. they're dealing with enough.
Evet, onları rahat bırak, yeterince acı çekmişler.
I need you to leave right now.
Derhal çıkmanızı istiyorum.
You need to leave, like, right now, or I'm gonna call the cops.
! Gitmezsen polis çağıracağım!
And right now I have to run to home depot, and you need to leave.
Ve şu anda benim Home Depot'a gitmem, senin de buradan gitmen gerekiyor.
You don't understand, I need to leave town right now.
Anlamıyorsunuz. Hemen buradan gitmek zorundayım.
You need to leave right now, Colleen.
- Hemen buradan git, Colleen.
Madeline, I'm kind of in the middle of something right now, and you need to leave.
Madeline, şu an burada tam bir şeylerin ortasındayım, ve senin gitmen gerekiyor.
No, I just meant how did you... look, I know this is going to sound crazy, but I need you to leave here and come with me right now.
- Bak, bu kulağa çılgınca gelebilir ama buradan ayrılıp benimle gelmeni istiyorum.
You need to leave, right now.
Hemen gitmen gerek, derhal.
What I need right now is for you to leave my house.
Şu anda hemen burayı terk etmeniz gerekiyor.
You need to leave, Glenn, right now.
Buradan hemen gitmen gerek Glenn.
I need you to leave right now.
Şu anda gitmeni istiyorum.
Kevin, you need to leave, right now.
Kevin, derhal çıkmalısın.
I need you to get up right now and leave the city.
Derhal kalkıp, şehri terk etmeni istiyorum.
You need to leave my apartment right now.
Hemen dairemi terk ediyorsun!
But what I need from you right now is to leave me alone.
Ama artık beni rahat bırakmanı istiyorum.
- I guess you need to leave now, right?
- Sanırım şimdi gitmelisin.
Listen to me You need to leave that party right now.
Beni dinle. Hemen partiden ayrılman gerek.
You need to leave, like, right now, or I'm gonna call the cops.
Gitmezsen polis çağıracağım!
But you need to leave town right now, sir.
Ama şehri derhal terk etmelisiniz, efendim.
Mr. Bolan, you need to leave here, right now.
Bay Bolan, derhal buradan ayrılmanız icap etmektedir.
Clef, I need you to leave. I really... I need you to leave right now.
Claff, gitmeni istiyorum Bak gerçekten hemen