Zuzu tradutor Turco
81 parallel translation
Now, go on upstairs and see if little Zuzu wants anything.
Yukarı çıkıp Zuzu'nun bir şey isteyip istemediğine bak. Zuzu mu?
What's the matter with Zuzu? - Oh, she's just got a cold. She's in bed.
Okuldan gelirken üşümüş.
- Where're you going?
- Zuzu'yu görmeye.
- ls that Zuzu's teacher?
Zuzu'nun öğretmeni mi?
This is George Bailey. I'm Zuzu's father.
Zuzu'nun babası.
Zuzu's sick. - Come on. - All right.
Tamam.
Janie! Zuzu!
Zuzu?
Zuzu's petals. Zuzu...
Zuzu'nun çiçeği.
Zuzu, my little gingersnap. How do you feel?
Nasılsın?
We have Zuzu and Benny.
Zuzu ve Benny'miz var.
She calls herself Zuzu Petals.
Kendisine "Zuzu Petals" diyor.
- Zuzu Petals, huh?
- Zuzu Petals mıydı?
- Zuzu Petals.
- Zuzu Petals.
Well, now that we've broken the ice... I need you to find my little sister.
Aramızdaki buzlar eridi mi? Küçük kız kardeşimi bulmanı istiyorum. Kendisini Zuzu...
Zuzu Petals.
Zuzu Petals.
Don't even ask about Zuzu Petals.
Zuzu Petals olayını sorma bile.
I was stuck with a case where Zuzu Petals and Art Mooney were battling out for the "Lamest Clue of My Career" award.
Zuzu Petals ve Art Mooney'nin "Kariyerimdeki En Berbat İpucu" ödülü için yarıştığı bu davada sıkıştım kaldım.
So Zuzu Petals was a groupie of Bobby Black's.
Zuzu Petals, Bobby Black'in grubundaydı.
Zuzu Petals?
Zuzu Petals?
Keeping Zuzu away from the disco duck wasn't too fuckin'hard.
Zuzu'yu bu disko dallamasından uzak tutmak, o kadar da zor değildi.
Talking to Zuzu was like masturbating with a cheese grater.
Zuzu'yla konuşmanın, rendeyle mastürbasyon yapmaktan bir farkı yoktu.
Zuzu!
Zuzu!
Zuzu?
Zuzu?
Zuzu.
Zuzu.
- Zuzu?
- Zuzu?
- Zuzu, are you OK?
- Zuzu, iyi misin?
Hey, Zuzu.
Hey, Zuzu.
Hey, Zuzu, I found my guitar!
Hey, Zuzu, gitarımı buldum!
It's all scratched up, Zuzu.
Her tarafı çizilmiş, Zuzu.
Zuzu, my little ginger snap.
Zuzu, zencefilli kurabiyem benim.
Zazu, fly ahead.
Zuzu! Önden uç!
Zuzu's petals.
Evet döndün.
Paw Paw and ZuZu love to see what's going on in the garden.
Paw Paw ve ZuZu bahçeyi...
I'm Zuzu Angel.
Ben Zuzu Angel.
One of them was polite... And the other aggressive. I know how it works, Zuzu.
Bir tanesi nazikti... diğeri de ise kızgın.
Zuzu, the Army denies that Stuart or "Paulo"
Zuzu, Ordu Stuart ya da "Paulo" diye birinin yakalandığını
- Calm down, Zuzu!
- Sakin ol, Zuzu!
Zuzu, I'll issue petitions in the Military Courts.
Zuzu, askeri mahkemeye dilekçe vereceğim.
Paris demands more from Zuzu Angel's daughter-in-law.
Paris Zuzu Angel'ın gelininden çok şey bekleyecektir.
Zuzu, quit it. You're gonna frighten the clients.
Zuzu, içeri gir müşterileri kaçıracaksın.
- That's insane... It's here, Zuzu.
- Bu çılgınlık... işte burada, Zuzu.
My friends, I'm Zuzu Angel, Brazilian fashion designer.
Dostlar, benim adım Zuzu Angel, Brezilyalı modacıyım.
- I'm glad you came, Zuzu.
- Geldiğine sevindim, Zuzu.
Almeida, I'm sorry, but Zuzu has promised me the first dance.
Almeida, üzgünüm ama ilk dansı Zuzu bana söz vermişti.
Zuzu, you look sad, but still gorgeous.
Zuzu, üzgün görünüyorsun ama hala muhteşemsin.
Zuzu, to even talk about this we must pretend we are tourists.
Zuzu, bu konuyu konuşmak için bile buraya geldik.
- Zuzu?
Zuzu'nun nesi var?
- l'm going up to see Zuzu.
Yarına bir oyun yazmamı söyledi.
- Zuzu's petals.
- Zuzu'nun yaprakları.
- Zuzu!
- Zuzu!
- No, Zuzu!
Dansı bıraksak daha iyi olur. - Hayır, Zuzu!