Translate.vc / Espanhol → Turco / 20s
20s tradutor Turco
49 parallel translation
Sera mejor que su sangre azul circule porque nos vamos de este agujero apestoso en exactamente 1 m 20s.
Kanını hareketlendirirsen iyi edersin, çünkü bu pislik yuvasından çıkıyoruz. Hem de bir dakika yirmi saniye içersinde.
"Kelly, quedamos en el Roaring'20s mañana por la noche, 11 : 00."
"Kelly, yarın gece saat 23.00'te benimle Roaring 20s'de buluş."
Le diré a Bill Varney que vaya al Roaring'20s.
Bill Varney'yi Roaring 20s'e yönlendireceğim.
Ya seleccionamos 2 GLG-20s- - Son los mejores hombres que tenemos.
Biz 2 tane GLG-20 ajanı seçtik..... elimizdeki en iyi adamlar.
Los GLG-20s no se hacen de un día para otro.
GLG-20'ler kesinlikle ağaçta büyüyen bir şey değildir.
Una transmisión desde el campo, Sus GLG-20s.
Sizin GLG-20'lerin bulunduğu bölgeden..... bir ileti geldi beyler.
Ustedes 2 son los otros GLG-20s.
Demek siz ikiniz diğer GLG-20 takımısınız.
Sus GLG-20s han penetrado exitosamente y están a la espera del código "Luz verde".
Sanırım GLG-20 ajanlarınız başarılı bir şekilde operasyonu yapıyorlar. ve giriş kodu için bekliyorlar.
Programación reconocida y obedeciendo de los GLG-20s.
GLG-20'lar programa tam olarak uyduklarını bildiriyorlar.
Ustedes pueden conservar sus payasos y sus fiestas y sus memorias poco convincentes de los'60s, o los'20s o cuando quiera crean que fue estupendo.
Palyaçolarınız, partileriniz,.. ... altmışlardan, yirmilerden veya kendinizi havalı sandığınız zaman neyse ondan kalma banal anılarınız size kalabilir.
Zelda Fitzgerald alguien de los'20s usando ésto en fiestas alocadas, enloqueciendo a todos los hombres.
Zelda Fitzgerald'20lerde bir kadın bunu çılgın partilerde giyiyordu, bütün erkekleri çılgına çeviriyordu.
La mayoría están entre sus adolescentes a mediados de los 20s.
Çoğunluğu 20'lerin sonlarındaki gençlerden oluşuyordu.
- ¿ Sí? Eso es maravilloso. Sabes, esos diseños de los'20s y'30s, algunos son muy geométricos.
- Çok güzel parçalar var
Me encantan las viejas estafas. Ya sabes, las cosas que escriben en los libros... en los 20s y 30s.
Kitaplarda okuduğumuz eski moda sahtekarlık numaralarına bayılırım.
Hombre blanco, 20s, de asombrosamente pobre higiene.
Beyaz erkek, 20'lerinde, temizlikten nasibini almamış.
Estamos buscando a un hombre alrededor de sus 20s, ¿ sí?
Beyaz, yirmili yaşlarda birinin peşindeyiz, tamam mı?
Entre los'20s y los'30s en New York... había un gran estafador, llamado Charles Henderson.
1920 civarında New York'ta Charles Henderson adında büyük dolandırıcılık işleri yapan biri varmış.
Conoce las clases y los corredores mejoran en la mitad de sus 20s.
sınıfta bilgili ve koşucularda ilk 20'de.
Bohr, sin embargo, se mantuvo sin inmutarse y a principios de los 20s, se bosquejaron las líneas de batalla de uno de los más grandes conflictos de la ciencia.
Yine de Bohr kararlıydı ve 1920'lere gelindiğinde bilimdeki en büyük anlaşmazlığın mücadele hatları çizilmişti.
mi padre en Vladivostok y mi madre en berlin en los 20s.
Vladivostok "taki babam ve 20" lerde Berlin " deki annem.
Ahora, las mujeres en sus 20s...
20'lerindeki kadınlar...
El dijo, ¿ no sería más rápido si me tiraran dos 20s a la basura?
"Çöpe birkaç tane yirmilik atsam daha kolay olmaz mı?", dedi.
Creo que esta en sus 20s, pero dice que tiene 17, Porque a los pervertidos parece gustarle más.
Bence 20'li yaşlarında ama o 17 yaşında olduğunu söylüyor çünkü böyle şeyler sapıkları azdırıyor.
"The Green Hat" y "Coming of Age in Samoa"... todo de los años 20s.
'The Green Hat've'Coming of Age in Samoa'... hepsi 20. yüzyılların.
Nunca pienso en mis 20s, y absolutamente nunca miro hacia atrás.
Mesela ben 20'li yaşlarımı hiç düşünmem. Geriye bakacak değilim.
Cuando yo estaba en mi 20s, hice un poco de matemáticas básicas sobre agujeros negros. Pero pocas personas compartieron mi fascinación.
20'li yaşlarımdayken kara delikler üzerinde bazı temel hesaplamalar yaptım ama çok az insan bu tutkumu paylaştı.
¿ Por qué no eligen, uhm, algo como los ruidosos 20s?
Neden bir dönem teması yapmıyorsunuz? Kükreyen'20ler gibi bir şey?
* Los años veinte rugen *
♪ The 20s are roar... ♪
Años después, cuando estaba en mis 20s, mucho después de que mamá había muerto, Anne Tait mencionó algo sobre alguien en Montreal cuando mamá estuvo en Montreal durante ese período de tiempo.
Yıllar sonra, ben 20 yaşındayken annemin ölümünden uzun süre sonra Anne Tait, Montreal'deki birisi hakkında bir şeylerden bahsetti.
Crank 20 / 20s, Bluebells...
Huysuz 20 / 20, yaban sümbülü...
Lo construyeron en los años 20s.
1920'lerde inşa edilmiş.
Puede que todos seamos un desastre a los 20s
Belki de 20'lerinde herkes berbat durumdadır.
Este apartamento representa... Lo que fui en mis 20s.
Bu daire yirmili yaşlarımda olduğum kişiyi simgeliyor.
Pero ella parecía que estaba en sus 20s.
Yaşına gelirsek... 20'lerinin sonları olabilir.
La víctima es una mujer de raza blanca, es sus 20s. Sufrió heridas severas. Aparentemente por haber caido de esta estructura.
Kurban Kafkasya'lı kadın, yirmili yaşlarda görünüşe göre şurdan düşme sonucu travma oluşmuş.
No puedo creer que este sea mi último cumpleaños en mis 20s.
20'li yaşlarımın son doğum gününü kutladığıma inanamıyorum.
Hombre blanco. A finales de los 20s.
Beyaz erkek.20 yaşlarında.
Tienen un preso con ellos - chico joven, de pelo oscuro, 20s?
Yanlarında tutuklu var mıydı,... siyah saçlı 20lerinde genç birisi?
Mujer, mitad de los 20s, asesinada aproximadamente hace dos décadas.
Kadın, 20'li yaşlarda, tahminen 20 yıl önce öldürülmüş.
SS-20 en Bielorusia y Ucrania, nuevos despliegues como SS-21 en el este de Alemania y Checoslovaquia.
Belarus ve Ukrayna'da SS-20s Doğu Almanya ve Çekoslovakya'da yeni konuşlandırılmış SS-21s var.
víctima de un disparo, es posible Jane Doe, 20s, morena.
Kurşun yarası, kimliği belirsiz, 20'li yaşlarda, esmer.
Y todo el mundo está en la línea de... 20s, 30s, 40s.
Herkes sırada bekliyor. 20likler, 30luklar, 40lılar.
Un lugar oscuro, construido durante la guerra palida y ha estado bien sellada desde los'20s.
Dünya Askeri Birliği'nin gizli yeri, Sınır Savaşları sırasında inşa edilmiş. 20'lerden beri de kapalı durumda.
La gente piensa que está en sus 20s, ¿ cierto?
İnsanlar seni 20'lerinde sanıyor, değil mi?
Mira, él está en sus 20s.
Bak, o 20'lerinde.
Tiene unos 20.
Iyi o erken 20s var.
¿ Que puedas construir una vida con alguien, criar hijos, pasar tus 20s, tus 30s y la mitad de tus endemoniados 40s juntos, y que luego no sientas nada?
Birisiyle bir hayat kuruyorsun, birlikte çocuk yetiştiriyorsun 20'li 30'lu 40'li yaşlarını beraber harcıyorsun sonra birden hiçbir şey hissetmemeye başlyorsun.
20, tal vez.
20s, belki.