Translate.vc / Espanhol → Turco / Authority
Authority tradutor Turco
51 parallel translation
¿ Conoces la Terminal de Ómnibus?
Port Authority Otobüs Terminali'ni biliyor musun?
Está la dirección de puertos, es demasiado bajo... a menos que fuera en algún lugar alto.
Port Authority ise çok alçak. Yüksek bir yer olmalı.
Cuando llegue al Port Authority, salgo fuera, llamo un taxi... y no hablo con nadie.
Liman idaresine vardığımda direk olarak dışarı çıkacağım, bir taksi bulacağım ve kimseyle konuşmayacağım.
Esto no es poco común, hasta que se considera que se metió la mitad de su cuerpo en un bolso en la estación de tren y la otra mitad estaba en un baúl en el puerto.
Şimdi, sizin de dikkate alacağınız gibi kadının vücudunun yarısının bir çantada, tren istasyonunda bulunması pek de olağan bir olay değil. Ve vücudun diğer yarısının da Authority limanında bir bavul içinde bulunması da...
Esto no es tan poco común hasta que se considera que metieron la mitad del cuerpo en un bolso de mano en la estación de tren y la otra mitad estaba en un baúl en el puerto.
Şimdi, sizin de dikkate alacağınız gibi kadının vücudunun yarısının bir çantada, tren istasyonunda bulunması pek de olağan bir olay değil. ... Ve vücudun diğer yarısının da Authority limanında bir bavul içinde bulunması da...
Sólo tenía que caminar unas cuadras desde la terminal de autobús hasta mi tren en la estación Penn.
Tek yapmam gereken Rort Authority Otobüs Terminali'nden Renn İstasyonu'na kadar birkaç blok yürümekti.
"Question Authority." ( Cuestiona la autoridad )
"Otoriteyi Sorgula"
Port Authority.
Liman İdaresi.
Luego aparece la chaqueta con sangre a las 4 : 00 en Port Authority.
Sonra kanlı ceket saat dörtte Liman İdaresi'nde ortaya çıkıyor.
No sabemos si estuvo en Port Authority.
Liman İdaresi'ne gelip gelmediğini bilmiyoruz.
- Cibercafé, monopatín, Port Authority...
- Internet kafe, kaykaycılar, Liman İdaresi...
Y finalmente, dos horas después, se dirige a Port Authority.
Son olarak birkaç saat sonra Liman İdaresi'ne gidiyor.
Creemos que en Port Authority quizá pidiera a alguien que se lo comprara.
Liman İdaresi'nde birisinden ona bilet almasını istediğini düşünüyoruz.
Pasaremos por la tienda.
Sports Authority'ye uğrarız.
- Tomaba el autobús a Port Authority.
- Liman İdaresi'ne otobüsle gidecektim.
- Nunca llegué a Port Authority.
- Ama Liman İdaresi'ne gidemedim.
- ¿ Cómo fue en Port Authority?
- Liman İdaresi nasıl gitti?
Mire, hay un tipo que enseña artes industriales en el Youth Authority, que me dijo que podria darme trabajo en su tienda de electrónica si yo me'limpiaba'y gracias a Dios dijo que pagaría él.
Bakın, Gençlik Dairesinde endüstriyel sanat dersi veren bir adam var ve temizletirsem onun elektronik mağazasında çalışabileceğimi söyledi. ... ve RuhülKudüs Kilisesi de para vereceğini söyledi.
Fui al Port Authority y puse el dinero en un casillero.
Kiralık kasalara gittim ve paraları kasaya koydum.
La corte a las 10 : 00 Port Authority a las 12.
Mahkeme saat 10'da kiralık kasalar 12'de.
Llévalo al Port Authority.
Onu kiralık kasalara götür.
Recuerdo, yo era el Presidente del Consejo de Tennessee Valley Authority, y promovíamos el coche eléctrico al final de los años 70
Tenesse Vadisi Bilirkişi Başkanı olduğumu hatırlıyorum. 70 lerin sonlarında elektrikli arabanın tekrar ilerlemesi ve gelişmesi için çalışıyorduk.
He estado pensando en esto desde Port Authority.
Gümrükten beri bunu düşünüyorum.
Se dirige al distrito del puerto.
Port Authority'de doğuya doğru gidiyor.
Parece que tenemos un 486-1, eso es vandalismo y resistencia a la autoridad.
It seems that we have a 486-1, that is vandalism and resisting authority.
Es como ir en la Autoridad de Puertos o un buque ballenero.
Port Authority'e gitmekten veyahut - gemi tuvaletine gitmekten farkı yok.
¿ Has ido a la Autoridad de Puertos en Nueva York?
Port Authority'de bulundun mu hiç, - New York City'de olan?
El autobús número 33 te lleva directo a Puerto Authority.
- Otobüsle, 33 gümrüge kadar gidiyor.
- ¿ Quienes de A.O.R. ( Authority On Radio Communications ) estan en Tall'afar?
The marines. - Whose aor is tall'afar?
Tu estación es la calle 42, Autoridad Portuaria.
Senin istasyonun 42. caddede, Port Authority.
Calle 42, Autoridad Portuaria.
42. cadde, Port Authority.
De las autoridades portuarias, de la prefectura...
Port Authority Şirketi çalışanlarını gönderiyor, Sahil İşletmeleri- -
- Pagó un boleto de autobús esta mañana.
Ayrıca bu sabah Authority Garajı'ndan kalkacak bir otobüs için bilet kestirmiş.
Parece que los lobos de Port Authority se enteraron de algo que traían desde el país viejo.
Anlaşılan, Authority Limanı'ndaki kurtlar, eski diyardan getirilen bir şeyle karşılaşmış.
Estoy con la Autoridad Portuaria de New York.
New York'taki Port Authority'deyim.
La recogimos en la estación de autobuses de Port Authority, ella nunca había estado en una ciudad antes y la estábamos recogiendo en Port Authority, ese agujero apestoso.
Biz de onu limandaki bir otobüs durağından aldık. Daha önce hiçbir şehre gitmemiş ve biz de onu limandan alıyoruz. O kokulu yerden.
Intentaba tomar ese autobús en Port Authority.
Liman idaresinde otobüsten atlamaya çalıştım.
E intenta conseguir un taxi en la Port Authority a las 5 de la mañana.
Port Authority'de sabahın beşinde taksi aradım.
Enviaré un conductor a Port Authority.
Seni alacak birini yollayacağım.
Las pruebas que buscas están en la taquilla 428 de la terminal de autobuses de Port Authority.
Aradığın kanıt Port Authority Otobüs Terminali'nde 428 numaralı dolapta.
Somos llamada del gonna por nosotros mismos La Autoridad de Tránsito del Chicago ".
Kendimize Chicago Transit Authority diyeceğiz. " dediler.
La autoridad portuaria de Portsmouth ha encontrado un cadáver en el agua.
Portsmouth'daki Port Authority'de suda bir ceset bulunmuş.
Nuestra víctima es un agente de la Autoridad Portuaria llamado Alex Río.
Kurbanımız, Alex Rio adında bir Port Authority memuru.
Alex Río llevaba trabajando en seguridad de la Autoridad Portuaria desde 2009.
Alex Rio, 2009'dan beri Port Authority güvenliği için çalışıyormuş.
El estado agentico, donde las demandas de la autoridad... instalada democráticamente entran en conflicto con la consciencia.
The agentic state, in which the demands of the democratically installed authority conflict with conscience.
Calle 42, Terminal de Autobuses de la Autoridad Portuaria.
42. Cadde, Port Authority Otobüs Terminali.
El verano pasado, la Autoridad Portuaria adjudicó a la Organización Durst el derecho a encargarse del alquiler, gestión y funcionamiento de la Torre de la Libertad.
Durst Holding geçen yaz Port Authority tarafından Özgürlük kulelerinin yönetimine getirildi.
- ¿ Port Authority?
- Port Authority?
- En Port Authority.
- Port Authority.
Consiguen una mesa en la pizzería La Famiglia de la terminal Port Authority cuando se les antoja.
Yük limanındaki La Famiglia pizzacısında istedikleri zaman bir masa bulabilmektedirler.
¿ Recuerdas Deliverance?
- Tennessee Valley Authority.