English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espanhol → Turco / Barksdale

Barksdale tradutor Turco

294 parallel translation
- Cadete mayor Barksdale. - ¿ Señor?
- Acemi asker Barksdale.
Cadete mayor Barksdale, avance con su columna.
Acemi asker Barksdale, bölüğünüzü götürebilirsiniz.
General Barksdale, ¿ Está listo Mississippi para este día?
General Barksdale, Mississippi bu gün için hazır mı?
No conoces a Donnie Barksdale, Annie.
Donnie Barksdale'i tanımıyorsun Annie.
Sí, señora. Soy Donnie Barksdale.
- Evet bayan ben Donnie Barksdale.
Su vecino más cercano... veamos, supongo que... su propiedad limita... con la de Donnie Barksdale.
Aslında en yakın komşuları... Dur da bir düşüneyim. Sanırım yakınındaki yer Donnie Barksdale'nin yeri.
¿ Conoce a Donnie Barksdale?
Donnie Barksdale'l tanır mısınız?
¿ Donnie Barksdale te ha dado permiso?
- Barksdale sana izin mi verdi?
Mañana se juzgará a Donnie Barksdale por asesinato... y ha levantado una gran expectación.
Yarın Donnie Barksdale mahkemeye çıkacak. Sanırım ona karşı güçlü delillerimiz var.
Y por si fuera poco... la mala relación entre Ud. y Donnie Barksdale.
Anladığım kadarıyla da Donnie Barksdale ile aranızda sorunlar varmış.
¿ Vio allí... al acusado, Donnie Barksdale?
Donnie Barksdale'i o gece gördünüz mü?
Bueno, vi a Donnie junto a su ranchera... discutiendo con una mujer blanca.
Donnie Barksdale'i kamyonetinin yanında gördüm. Beyaz bir kadınla tartışıyordu.
¿ Es ésta la mujer a la que vio con Donnie Barksdale?
- Gördüğünüz kadın bu muydu?
Había visto una laguna... parecida a la de Donnie Barksdale... entonces se despertó... salió de su casa... y miró hacia un árbol.
Gördüğü rüyadaki gölet Donnie Barksdale'in göletine benziyormuş uyanmış ama rüyası devam etmiş. Dışarı çıkmış. Başını yukarı kaldırıp ağaca bakmış.
El abogado de Donnie Barksdale me hará pasar un mal rato.
Donnie Barksdale'in taraftarları bize zor günler yaşatabilir.
Ha tenido problemas personales con Donnie Barksdale, ¿ verdad, Sra. Wilson?
Donnie Barksdale ile aranızda bazı sorunlar vardı değil mi?
¿ Y no es cierto que hace unas semanas, en una de sus "sesiones" de esos rollos espiritistas, le dijo a Valerie Barksdale, la mujer de Donnie, que Donnie era un machista intolerante... y que no estaba tan loco como para matar a alguien?
Bundan birkaç hafta önce, ne kadar doğru bilmiyorum ama sözde mesleğinizi icra ederken Valerie Barksdale'e Donnie'nin aslında güvensiz biri olduğunu ama birini öldürecek kadar çılgın olmadığını söylediniz mi?
Señor Barksdale, ¿ maltrata a su mujer?
Bay Barksdale karınızı döversiniz değil mi?
¡ El acusado debe sentarse!
- Sakin olun Bay Barksdale!
En Bríxton ha concluido el juicio por asesinato. Donald Barksdale ha sido declarado culpable... de la violación y muerte de Jessica King, hija del reputado hombre de negocios, Kenneth King.
Brixton'daki davada mahkeme Donald Barksdale'i ünlü iş adamı Kenneth King'in kızı Jessica King'i öldürmekten. suçlu buldu.
No creo que Donnie Barksdale la matase.
Sanırım O'nu Donnie Barksdale öldürmedi.
No creo que Donnie Barksdale matara a Jessica King.
Sanırım Jessica King'i Donnie öldürmedi.
¿ Qué pasa? ¿ Los Barksdale la han amenazado?
- Barksdaleler seni tehdit mi etti?
¿ Donnie Barksdale?
Donnie Barksdale mi?
Principalmente la persona que tomó la decisión fue Jim Barksdale.
Bu kişi, yani asıl kararı veren Jim Barksdale idi.
Mark dio después una copia del documento a mucha otra gente más de la gerencia de Netscape, incluyendo a Jim Barksdale.
Mark, Netscape yönetimindeki diğer herkese bildirimin kopyasından verdi Jim Barksdale de dahil.
Avon Barksdale era un modo de mostrar lo listo que soy y lo desorganizado que está este departamento, eso es todo.
Avon Barksdale herkese ne kadar zeki olduğumu göstermenin bir yoluydu ve bu departmanın ne kadar salak olduğunu.
Nunca se trató de Avon Barksdale, Teniente.
Bu Avon Barksdale ile ilgili değildi teğmen.
Pero creo que el dinero de Barksdale tiene pies.
Barksdale'in parası mutlaka bir yere gidiyor.
- ¿ Y lo de Barksdale?
- Şu Barksdale olayı?
Domicilios del lado Este pero quizá Barksdale tenga negocios que no conocemos.
Doğu yakası adresleri belki de Barksdale'in bilmediğimiz adamları var.
Sr. Barksdale, nuestras cámaras en las casetas de pago lo grabaron cruzando el puente Washington a las 11 : 10 p.m....... y luego al regresar por la misma salida... 35 minutos después.
Bay Barksdale, gişe kameralarından gördüğümüz kadarıyla saat 23 : 10'da G.W. Bridge'te ondan 35 dakika sonra da aynı çıkışı tekrar kullanıp geri döndünüz.
Sólo incrimina a Barksdale por la compra de Nueva York y termina el caso.
Barksdale'i New York'tan mal almakla suçla aynen içeri tıkalım gitsin.
Ni siquiera te necesito para encerrar a Barksdale.
Doğrusu, Barksdale'i bile içeri tıkmana gerek yok.
Ya arrestaron a Barksdale.
Barksdale tutukladılar.
Empiecen por el club de Barksdale.
Barksdale'in sahip olduğu gece kulübü ile başla.
Busca cualquier propiedad vinculada a Barksdale.
Barksdale ile bağlantılı mülkleri ara.
¿ Cómo sabrás si está vinculada?
Barksdale'e olan bağlantısını nasıl bulacağım diyorsun.
Cualquier compañía que él vincule con Barksdale o con alguien cercano tú deberás confrontarla con el catastro del ayuntamiento.
Barksdale ya da etrafındakilerle bağlantı kurduğu her şirketi sen de Tapu Kadastro evraklarında bulacaksın.
Por ejemplo : "McNulty oyó que Barksdale tiene una torre de apartamentos en la calle Druid Park Lake".
Mesela, McNulty, Barksdale'in Druid Park Lake'de bir apartman binasına sahip olduğunu duyduğunu söylemişti.
- ¿ Y si Barksdale tomó recaudos?
- Ya Barksdale dikkatli davranmışsa?
¿ Por qué Avon Barksdale tendría un montón de fachadas vacías?
Avon Barksdale bir sürü boş dükkânı ne diye istiyor ki?
- Si acusamos a Avon Barksdale el subdirector cancelará toda la operación.
- Avon Barksdale'i bir şeyle suçlarsak Şef dosyayı kapatır ve eve dönmemizi söyler.
No reconocería a Avon Barksdale ni aunque me tropezara con él.
Sokakta Avon Barksdale'in üzerine düşsem adamı tanımam.
- ¿ Están a nombre de Barksdale?
- Barksdale'in adı var mı?
Avon Barksdale te busca por toda la ciudad y así y todo logras robarle su mercancía.
Avon Barksdale kıçında, tüm şehirde seni arıyor ama sen yine de adamın malını çalacak vakit buluyorsun.
Acabamos de devolver $ 20.000 de Barksdale.
20.000 dolar Barksdale parasını resmen geri verdik.
Sólo pidió que levantáramos cargos contra Barksdale.
Barksdale'i yakalamamızı söyledi. Sadece onu yakalamamızı.
Algunas bailarinas que trabajan en el club Barksdale.
Barksdale'in kulübünde çalışan bazı striptizciler.
Avon Barksdale.
Avon Barksdale.
No, ahí Barksdale tiene más peso que nosotros.
Evet, şehrin o kısmında Barksdale'in borusu bizimkinden daha çok çalıyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]