English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espanhol → Turco / Barn

Barn tradutor Turco

273 parallel translation
Eh, Barn.
Selam Barn.
- Hola, Barn.
- Merhaba Barn.
- Mira eso, Barn.
- Suna bak, Barn.
¡ Eh! ¡ Barn!
Hey, Barn!
Muy bien. - ¿ Barn?
İşte oldu.
Tengo que felicitarte, Barn.
Sana yardım lazım, Barn,
- Vamos, Barn.
- Tamam, gidelim, Barn.
Vámonos, Barn. Barney, deberías mejorar tu aspecto.
Hadi, Barn.
Barn, ¿ puedes ayudarme con matemáticas luego?
Hey, Barn. Daha sonra matematikten yardıma ne dersin?
Barn, eres el mejor estadístico que jamás haya tenido.
Barn, Sen muhteşemsin. Gördüğüm en iyi istatistikçi
¿ Cómo va todo, Barn?
Peki nasıl gidiyor, Barn?
Oye, Barn, ¿ cómo sabes que están drogados?
Hey, Barn, Onlara sarhoş olduklarını nasıl anlatırsın?
Tengo que irme, Barn. Te veo luego, ¿ sí?
Bak koşmaya gitmem gerek Barn Seni sonra yakalarım, tamam?
- Hola, Barn.
- Selam, Barn.
Barn, ¿ te sientes bien?
Hey, Barn, iyimisin?
Bueno, Barn, ¿ vamos por algo de comer?
Peki, Barn, Birşeyler yemek istermisin?
Hola, Barn.
Selam, Barn.
- ¡ Barn!
- Barn!
¿ Barn?
Barn?
Oye, Barn.
Hey, Barn?
- Y ¿ dónde estoy yo, Barn?
- Ben neredeyim, Barn?
Yo tampoco. - Hola, Barn.
Evet, Ben de.
- Hola, Peyton.
- Selam, Barn. - Selam, Peyton.
Barn, no puedes dejar pasar esta oportunidad.
Barn, bunu es geçemezsin.
Barn, a veces la vida es como una cebolla.
Barn, bazen hayat bir soğan gibidir.
- Barn, irá contigo al baile.
- Barn, Merak etme baloya seninle gidecek.
- Eres un demonio atractivo, Barn.
- Sen yakışıklı bir şeytansın, Barn.
- Gracias. ¿ Aún estás molesto conmigo?
- Teşekkürler. Hala bana kırgınmısın, Barn?
- Aquí tienes, Barn.
- Al, Barn.
- Barn, sólo necesitamos otro juego.
- Barn, Sadece bir tek atışa ihtiyacımız var.
Una de 500. Gracias, Barn.
Sadece 500.
Sabía que seguías siendo mi amigo.
Teşekkürler, Barn, Dostum olduğunu biliyordum.
Vamos, Barn.
Gel, Barn.
Munster Road, 27. Jordan's Barn.
27 Munster Yolu, Jordan Çiftliği.
Gracias, Pablito. Pero no es de eso de lo que hablo.
Sağol Barn, ama kastettiğim bu değil.
Ahí es donde te equivocas, Pablo.
İşte burada yanılıyorsun Barn.
No lo sé, Pablo.
Bilmem ki Barn.
Buenas noches, Pablo.
İyi geceler Barn.
Presta atención, Pablo.
Çok dikkatli ol Barn.
Así que, Pablo, ¿ qué piensas?
Bak Barn, buna ne dersin?
Ese es tu problema, Pablo.
Senin sorunun bu Barn.
¿ Qué te dije, Pablo?
Ne dedim sana Barn? Bu eller sihirli!
Lo sé, Pablo.
Biliyorum Barn.
Nos están buscando, Pablo.
Bizi arıyorlar Barn.
Esto es una guerra, Pablo y en la guerra hay bajas.
Bu bir savaş Barn. Savaşta da şehit verilir.
Encáralo, Pablo. No hay manera de que Betty deje a Mick Jagged por ti.
Ama kabul et Barn, Betty senin uğruna hayatta Sivri Mick'i bırakmaz.
¿ Qué haces con ese disfraz loco, Barn?
Bu çılgın kıyafet de nedir, Barn?
Hace 15 años saltó o fue empujado a la muerte por esa enorme escalera cerca del Car Barn.
On beş yıl önce şu araba galerisi yanındaki uzun merdivenden atlayarak ya da itilerek öldü.
Y Burger Barn... olviden Wendy's, olviden Burger King, olviden McDonald's.
- İşte Buger Barn... Wendys'i, Burger King'i, McDonalds'ı unut.
Sólo quería decirte que lamento todo el asunto de Las Vegas.
Barn, Şunu söylemek istiyorum ki Şu Las Vegas saçmalığı için çok üzgünüm.
No, Barn.
Hayır, Barn.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]