English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espanhol → Turco / Bate

Bate tradutor Turco

2,088 parallel translation
Yo estaba al bate, con la bases llenas estábamos abajo por tres, yo vi la señal.
Ben vuruyorum, tribünler dolu, üç sayı da gerideyiz. İşaretini gördüm.
Yo tengo un bate de croquet en mis pantalones.
- Benim pantolonumun içinde kocaman kriket sopası var. - Danny? Terbiyeli ol.
El arma homicida fue un bate de béisbol.
Cinayet silahı bir beyzbol sopasıydı.
Bate de béisbol, academia de béisbol. Sentido común.
Beyzbol sopası, beyzbol akademisi, aklıselim.
- Bate de béisbol, academia de béisbol. - Eso no es sentido común.
- Beyzbol sopası, beyzbol akademisi, aklıselim değil.
Brady dijo que le pegó a Olivia con un bate de béisbol.
Brady, Olivia'ya beyzbol sopası ile vurduğunu söylemiş.
Cuando miro estas heridas y el patrón de fractura del cráneo no veo sólo un golpe de bate de béisbol.
Bu yaralara ve kafatası kırığı yapısına bakınca beyzbol sopası vuruşu göremiyorum. - Brady onu öldürdüğü konusunda yalan söylemiş.
Viejo, ¿ dónde está el bate de béisbol?
- Beysbol sopası nerede?
Si se nada dentro, no se ve un palmo de narices, pues de repente una tia borracha con un bate de beisbol está aporreando la puerta a las 3 de la mañana.
Uzun uzun yüzersin, bir metre önünü bile göremezsin ve aniden gecenin 3'ünde, sarhoş ve elinde yarasa olan bir kadın kapını çalar durur.
Tus huellas están por todo el bate de béisbol.
Beyzbol sopasının dört bir yanında parmak izlerini bulduk.
Parecía una porra de policía, pero era en realidad un bate de béisbol.
Cop gibi görünüyordu ama aslında beysbol sopasıydı.
¿ Ramsey golpeó la cabeza de Dylan con un bate de béisbol?
Ramsey Dlyan'ı beysbol sopasıyla mı öldürdü?
Tira el bate, Jake.
Sopayı bırak Jake.
Dame el bate, Jake.
Sopayı bana ver Jake.
He encontrado diminutas partículas en la herida de la cabeza del teniente Ellis. ¿ Cómo un bate de béisbol?
Üsteğmen Ellis'in başındaki yarada minik parçacıklar buldum.
Su esposo... Lo asesinaron de un golpe en la cabeza, posiblemente por un bate
- Eşiniz başına aldığı bir darbeyle öldürüldü, muhtemelen beysbol sopası.
Si, en vez de un bate, es una cobra.
evet, yarasa yerinde de kobra var.
Creo que podría esperar unos cuantos días antes de machacarlo con mi bate de beisbol.
Birkaç gün daha durabilir. Beyzbol sopamla sonra da parçalayabilirim.
¡ El que golpea a mis muchachos con un bate!
Biri adamlarımı sopayla dövüyormuş!
Golpea sus cerebros con un bate de béisbol.
Beyinlerini beyzbol sopasıyla dağıtır, işte bunu yapar.
Él tomará su bate y lo matará a golpes.
Koca sopasını alacak ve öldürene kadar seni benzetecek.
Básicamente hay tres receptores, tres captores, cinco corredores y uno con el bate.
3 durdurucu, 3 yakalayıcı, 5 koşucu ve bir de vurucu vardır.
Deja que vuelva a formar parte de tu vida, o juro por Dios, que me presentaré en uno de esos encuentros de maricones tuyos y te romperé la rodilla con un bate.
Adamı yeniden hayatına al yoksa yemin ederim ibne buluşmalarınızdan birine gelip bacaklarını kırarım.
Bate con las aletas y tiene helado en el pecho, en los pies.
O kadar sinirliymiş ki her yere bulaşmış.
Destrozaron la Harley de Donnie con un bate de béisbol.
Adamlar Donnie'nin Harley'ini beyzbol sopasıyla parçalamışlar.
En la noche que tu mamá huyo Encontré a tu papá en Cobham High Street, a las 3 : 00 de la mañana Con un bate de cricket en la mano.
Annenin evi terk ettiği gece sabahın 3'ünde babanı Cobham Caddesinde buldum elinde kriket sopası vardı.
Una mariposa que bate las alas, y Tokio explota, o hay un tsunami en otra parte.
Mesela, bir kelebek kanat çırpsa Tokyo'da deprem olur, ya da başka bir yerde tsunami falan.
¿ No se bate?
Dövüşmüyor musunuz?
- ¡ ¿ No se bate?
Dövüşmüyor musunuz?
Un bate de béisbol que es muy bueno para golpear rodillas, y estómagos.
Beyzbol Sopası. Dizlere ve ellere vurmak için kullanılır.
Me gustaría verte dormir aquí toda la noche con el frío, un bate en la mano y mapaches acosándote.
biliyorsun, seni bütün gece burda dışarda uyurken görmeyi çok isterim. dondurucu soğukta elinde beyzbol sopasıyla ve rakunlar etrafında terör estirirken.
Se me resbaló el bate, ¿ sí?
Sopa elimden kaydı, tamam mı?
- Sujeta el bate.
- Sopayı tut.
- No sueltes el bate.
- Sopayı tut. Düşürme.
Intenta no soltar el bate.
Sopayı düşürmemeye çalış. Sopayı düşürme.
¡ No sueltes el bate!
Sopayı düşürme!
Dejó a un tipo en coma con un bate de béisbol.
Beysbol sopasıyla bir adamı döve döve komaya sokmuş.
Epa, ¿ qué pasa con el bate?
Hey, o sopa da neyin nesi?
Bien, si quieres saber, Me pelee con un chulo me dio con un bate en el brazo
Eğer bilmek istiyorsan pezevengin biriyle kavgaya tutuştum ve beni beysbol sopasıyla beni kolumdan avladı.
Sostén ese bate.
Biraz geri çekil.
Una Nunca lleves un bate a un tiroteo.
Birincisi asla bir düelloya sopayla gelme.
... todo lo que lucha y se bate todo lo que creí perdido para siempre.
Titreyen ve atan her şey Savaşıp mücadele eden her şey Çabuk inandığım her şey Sonsuza kadar kayıp artık
Mi bate. Le voy a acomodar la cabeza a ese idiota.
O piçin kafasını kıracağım.
Tu bate probablemente sigue estando en lo de Perkins.
Sopan Perkins'tedir hala.
Entonces usaré el bate de Raylan.
Raylan'ınkini kullanıveririm. Arlo!
¿ Tienes un bate?
Sopan var mı?
Por supuesto que tengo un bate.
Herhalde var.
¿ Es ese el bate de mi padre?
Bu babamın sopası mı?
Con algún tipo de arma como un tubo o un bate.
Saldırı aleti, demir boru ya da sopa olabilir.
Este no es mi bate.
Haberlerde bahsedilen cinayetle ilgili geldim.
¿ Vienes a... echar a perder tu oportunidad de jugar o a probarme con el bate?
Neden?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]