Translate.vc / Espanhol → Turco / Cases
Cases tradutor Turco
978 parallel translation
No te cases con ninguna mujer.
Bir kadınla evlenmen gerekmiyor, oyuncak bebekle evlenebilirsin!
"Hagas lo que hagas, querida, nunca te cases."
"Ne yaparsan yap canım, sakın evlenme."
" Te quiere, Mary, y quiere que te cases con éI...
" O seni seviyor Mary, seninle evlenmek istiyor...
''Pero no permitiré que te cases con un lisiado pudiendo casarte bien. "
Lâkin güzel bir evlilik yapabileceğin hâlde bir sakatla evermene izin mizin vermem.
Quiero que te cases conmigo ahora.
Benimle hemen evlenmeni istiyorum.
No creo que te cases con Strike.
Strike ile evleneceğini sanmıyorum.
¿ Tu madre quiere que te cases con ella?
Annen Prenses Sorokina ile evlenmeni mi istiyor?
A tu tío probablemente le halaga la idea de que te cases con un Barón.
Bir baronla evlenmen muhtemelen amcanın da hoşuna gitmiştir.
No te cases nunca.
Sakın evlenme.
- Te estoy pidiendo que te cases conmigo.
- Sana evlenme teklif ediyorum.
No me creo que te cases con Kittredge.
Kittredge ile evlenecek olmana inanamıyorum.
Tray, odio que te cases y te vayas.
Evlenip, gitmenden nefret ediyorum, Tray.
Cuando te cases, Darcy, no cometas ese error.
Sen evlenince böyle bir hata yapma Darcy.
Quiero que te cases conmigo, tonta.
Benimle evlenmeni istiyorum, seni küçük aptal.
Y cuando te cases conmigo, te casarás con el primer torero de España.
ve benimle evlendiğinde, İspanya'nın ilk matadoruyla evlenmiş olucaksın.
He venido para pedirte que te cases conmigo.
Benimle evlenmeni istemeye geldim.
He venido aquí para pedirte que te cases conmigo.
Benimle evlenmeni istemeye geldim.
Te pido que entres en razón y te cases conmigo mañana.
Ben de kendine gelip yarın benimle evlenmeni istiyorum.
Jefferson, te prohíbo que te cases con esta mujer.
Jefferson, senin bu kadınla evlenmeni yasaklıyorum.
No quiero que te cases con un hombre sin corazón.
Öyle vicdansız bir herifle evlenmeni istemezdim zaten.
Siempre haces eso cada vez que puedo hacerte hablar de que te cases conmigo.
Ne zaman seninle evlenmekten bahsetsem hep böyle yapıyorsun.
Cuando te cases con Hulagu, mi posición en la corte estará asegurada.
Hülagü'yle evlendiğinde benim de... -... sarayındaki yerim güvende olacak.
Oye, ¿ te he pedido que te cases conmigo o algo así?
Söylesene, demin sana evlilik falan mı teklif ettim?
Esa es la única razón por la que quiero que te cases.
İşte bu sebeple evlenmeni istiyorum.
- si puedo evitar que te cases con él. - ¿ Qué encontraste allí?
Odada ne buldun?
Estas esmeraldas son para ti, querida, cuando te cases.
Bu zümrütler evlendiğinde senindir canım.
Una razón para que nunca te cases con él.
Haklarında yeteri kadar bilgi edindim. Bu yüzden onunla evlenmeni kesinlikle onaylamıyorum.
Yo te aprecio de veras, Celia y cuando estés más tranquila te pediré que te cases conmigo.
Senden çok hoşlanıyorum Celia. İşler rayına girdiğinde sana evlenme teklifinde bulunacağım.
Será mejor que te cases con esa chica, Matt.
Bu kızla evlensen iyi edersin Matt.
Sólo piensa en el gran honor que será para ti y para mí... que te cases con Balu.
Sadece, Balu ile evlendiğinde senin de benim de sahip olacağımız o büyük onuru düşün.
Eres una chica especial... y sé que tu familia quiere que te cases con un hombre rico.
Sen benim için özelsin! Seni zengin bir adamla evlendirmek istediklerini biliyorum!
Deberías. Pero no te cases en Trezza.
Trezza'da evlenmeyi düşünmeyin.
- En que te cases. - Ya hace tiempo que no. ¡ Menos mal!
Bir süreliğine ağrıtmıyorlar...
No quiero que te cases con Sansón, pero hay mucho odio en tu banquete nupcial.
Samson'la evlenmeni istemediğim doğru. Ama düğün yemeğin nefret dolu geçiyor.
Imposible que te cases.
Seninle kimse evlenmez.
Te ordeno que no me mires lánguidamente, que te cases con Agathe y que no desveles mi papel en esto.
Bana öyle puslu puslu bakmayı kes. Agathe ile evlen ve benim yaptıklarımdan hiç bahsetme.
¿ Y si Yoriko te pide que te cases con ella?
Yoriko-san sana evlilik teklif ederse ne yapacaksın?
- No te cases con un médico
Sadece bir doktorla evlenme. Asla.
Ya es hora de que te cases
Evlenme zamanın gelmiş.
No te cases. Te lo ruego.
Tek endişen mi?
Por favor, no te cases con ese hombre.
Şu sake tüccarı ile evlenecek misin?
Una vez que seas regente, nunca dejarán que te cases conmigo.
Sen kral yardımcısı iken benimle evlenmene asla müsaade etmeyeceklerdir.
Será mejor que te cases pronto y dirijas una tienda como ésta.
Erkenden evlenip böyle bir dükkan açsan iyi olur.
- Yo no... - No te pido que te cases con ellos.
- Ben gitmiyorum - sana evlenmeni söylemiyorum.
El viejo no va a permitir que te cases con su hijo.
İhtiyar senin oğluyla evlenmene izin vermez.
No te cases conmigo, basta con que me cuides.
Benimle evlenmek zorunda değilsin. Bana sahip çık yeter.
No dejaré que te cases por conveniencia, ni que te pases la vida de fiesta en fiesta.
Hayatının geri kalanında daldan dala konmanı ya da görücü usulü bir evlilik yaptığını görmeyeceğim.
Quiero que te cases conmigo.
Benimle evlenmeni istiyorum.
Escucha, hija mía. Es hora de que te cases.
Dinle çocuğum, evlenme zamanın geldide geçiyor.
"He dispuesto que te cases con una princesa de sangre real."
"Senin için asil bir prensesle evlilik düzenledim."
No te cases.
Yoksa gidip...?