English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espanhol → Turco / Centré

Centré tradutor Turco

215 parallel translation
Pero me centré en lo que estuvo diciendo y...
Ama dediklerini bir arastirinca...
¿ Qué tal van las cosas en Centre Street?
Söylesene, Merkez Caddesinin altında nasıI gidiyor?
Exijo que el Sr. Deeds se centre en los hechos.
Bay Deeds sadece gerçeklerden söz etsin.
Pido al tribunal que se centre en la vida de Peter Carter,..... no en Historia pasada o el estado de las cañerias.
Bu mahkeme, Peter Carter'in ölümü yada yaşamıyla alakalıdır, geçmiş tarih yada günümüzün su tesisatıyla alakalı değildir.
- Piloto a bombardero. Centre el PDI.
- bombacı, PDI'ı ortala.
Deme esos larguiruchos árboles delante del Rockefeller Centre. Eso es todo el aire libre que necesito.
Rockefeller merkezinin önündeki şu uzun ince ağaçlar benim için yeterince açık alan demek.
Calle Centre 100.
Centre Caddesi 100.
- ¿ Calle Centre 100?
- Centre Caddesi, 100 mü?
- Calle Centre 100.
- Centre Caddesi, 100.
Centre Garden.
Centre Garden.
Usted va esta noche a las 3 en punto a los sótanos del Europa Centre y le encontrará.
Bu gece 3'te Europa Centre'ın bodrum katına gidersen onu bulabilirsin.
Puede que lo haya dejado en el City Centre.
- Hayır, burada yok. Herhalde Şehir Merkezi'nde unuttum.
Móvil 2, soy el supervisor de turno del Centro de Chicago.
Global 2, burası Chicago Centre.
Global 2, aquí el supervisor de Central Chicago.
Yardıma ihtiyacımız var. Global 2, burası Chicago Centre.
- Calle Centre, al norte de Chambers.
- Merkez Cadde'de, Chambers'in hemen kuzeyindeler.
Centro Charlie, dirección norte en la calle Centre...
Merkez Charlie, Merkez Cadde'nin kuzeyinden giriyoruz.
Habrá por lo menos ocho damas solitarias en Eastbridge Centre durante un tiempo.
Eastbridge merkezde bir süre daha en az sekiz yalnız hanım olacak.
¿ Que tal si te doy uno de mis póster? Yo subiendo por el World Trade Centre.
Trans-Am içinde Dünya Ticaret Merkezi'ne tırmanırken.
- Centre punch.
- Nokta zımba.
Di a Mario que se centre en el "francotirador".
Mario'ya söyle "kızgın-ateşçinin" üzerine fazla gelmesin.
Bienvenida al Centre de la Santé.
Mmm. Sağlık merkezimize hoşgeldiniz.
- Aquí, centro.
Centre yerinde.
Vamos a estar en una recepción en el centro de Asociados.
Associates Centre'daki davette olacağız.
Le sugiero que centre su atención en este juicio, Capitán.
Dikkatinizi bu davaya vermenizi öneririm.
- Que otro se centre.
Hiç T.M. deneyiminiz oldu mu?
Ron Hunt singled to centre. Hickman passed third..... and scored the Mets'second run.
Ron Hunt orta sahaya koştu, Hickman koşuyor ve Mets'in vuruşunu karşıladı.
El sujeto entregará el efectivo en una...
Bu zarf Del Amo Fashion Centre'da bir kadına verilecek.
Bolsa de la Galería Del Amo.
Del Amo Fashion Centre çantası.
Quedamos de vernos en el "Centre du Marais" a las 7 : 30.
Onunla saat on buçukta Centre du Marais'de buluşmamı istedi.
Si quiere llegar a la gente, no se centre tanto en la métrica.
İnsanları etkilemek istiyorsan, uyağa ya da vezne yoğunlaşma.
Ah, you mean like off-centre.
Aslında sorunlu değil. Evet, eksantrik gibi bir şey mi?
Ahora quiero que se centre en quién soy yo. ¿ Se acuerda de mí?
Şimdi, senden bana odaklanmanı istiyorum. Beni hatırlıyor musun?
supongo que el Convention Centre de LA sera bastante.
Sanırım Los Angeles Kongre Merkezi bunu yapmak zorunda kalacak.
Me hice una prueba del VIH en el Nuevo Centro Clínico.
Bu sabah New Centre Kliniği'nde HIV testi yaptırdım.
La sujeto entregará... el dinero en una... Bolsa del Centro de Modas Del Amo.
Bu zarf Del Amo Fashion Centre'da bir kadına verilecek.
Si usted vive en el área de Beverly Centre, quédese en casa y lejos de las ventanas.
Eğer Beverly Merkez bölgesinde yaşıyorsanız içeride kalın ve pencerelerden uzak durun.
OK, ve al Tsukamoto Centre mañana a la mañana.
Tamam, Yarın sabah "Tsukamoto Centre" a git.
¿ Entonces por que todos esos agentes aparecieron en el Tsukamoto Centre?
O zaman bütün ajanların Tsukamoto Centre'da görünmelerinin sebebi ne?
Miss Chandigarh o Miss centro. Escuchen...
bayan chandigarh ya da 11 numaralı bayan centre.
Allí hay un garden centre.
Bahçe malzemeleri bölümü var.
nunca he recibido una porque mi colega Ricky C, volvía de la estación de Staines, estaba pasando el Helmsley Centre, y sintió como esta cosa le cogía... y - disculpe mi francés - salía por su agujero de salida
Ben hiç almadım. Çünkü ben Ricky C ile tanıştım, Staines istasyonundan geliyordu,
Ya sé, es el Silver City Centre.
Gümüş Şehir Merkezi idi, doğru.
BUFETE ADLER, ROSE Y KLEIN CALLE CENTRE 312
Gidin.
DESPACHO DEL JUEZ ELMORE CALLE CENTRE 60
Yargıç Elmore'un Makamı 20 Mart Salı
DESPACHO DEL JUEZ SELIGMAN CALLE CENTRE 100 LUNES 26 DE MARZO
Yargıç Seligman'ın Makamı 26 Mart Pazartesi
LABORATORIO FORENSE CALLE CENTRE 1 MARTES 10 DE ABRIL
Polis Suç Laboratuarı 10 Nisan Salı
Algo iba mal en New World Centre.
Dünya Ticaret Merkezi'nde bir sorun vardı.
LABORATORIO POLICIAL CALLE CENTRE 1 VIERNES 4 DE ENERO
Polis Laboratuarı 4 Ocak Cuma
Oí que nuestro World Trade Centre está diseñado por los Americanos.
Bizim Dünya Ticaret Merkezi'ni Amerikalılar tasarlamış diye duydum.
Algo iba mal en el New World Centre.
Dünya Ticaret Merkezi'nde bir sorun vardı.
Señor Mayes, si quiere ayudarnos a encontrar a su prometida, le sugiero que se despeje y se centre ya.
Bay Mayes, eğer nişanlınızı bulmamızı istiyorsanız... Ayık olmanızı ve odaklanmanızı öneririm.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]