Translate.vc / Espanhol → Turco / Chambers
Chambers tradutor Turco
931 parallel translation
- Le presento a Thomas B. Chambers.
- Size Thomas B. Chambers'ı takdim edeyim.
Que te quede claro : Curtis y Chambers tienen todo lo que necesitas.
Sana şunu söyleyeyim, Curtis ve Chambers işinin hakkını verir.
Estimado Sr. Thomas B. Chambers.
Sevgili Bay Thomas B. Chambers.
Sr. Chambers.
Bay Chambers.
Bassington sonríe tontamente y va hacia la izquierda. BUENAS NOCHES BASSINGTON Comedia en tres actos Final trágico Escrita por Thomas B. Chambers
Bassington aptalca bir şekilde dudaklarını büker ve soluna doğru geçer.
Mi querido Sr. Chambers, quiero que hablemos de hombre a hombre.
Sevgili Bay Chambers, buraya sizinle erkek erkeğe konuşmaya geldim.
Sr. Chambers, no quiero que me malinterprete.
Bay Chambers, beni yanlış anlamanızı istemem.
Sr. Chambers, la actitud que ha tenido con Gilda es inapropiada.
Bay Chambers, Gilda'ya karşı olan ilginiz oldukça nahoş.
Sr. Chambers, sólo tengo que decirle una cosa.
Bay Chambers, size söylemem gereken yalnızca tek bir şey var.
- Sr. Chambers...
Bay Chambers -
¡ Sr. Chambers o Sr. Curtis, al teléfono!
Tamam. Bay Chambers ve Bay Curtis. Telefonunuz var!
¿ Son el Sr. Curtis y el Sr. Chambers?
Bay Curtis ve Bay Chambers mı?
¿ Ha oído hablar de un dramaturgo llamado Thomas Chambers?
Thomas Chambers isminde bir oyun yazarı duymuş muydunuz?
Bueno, amigos... este caballero es nada más y nada menos que el ilustre Thomas B. Chambers el nuevo dramaturgo estrella del teatro londinense.
Dostlar karşınızda duran bu beyefendi Londra Tiyatrosu'na bir şimşek gibi düşen meşhur Thomas B. Chambers'dan başkası değil.
Párese un poco más adelante, Sr. Chambers.
Biraz öne gelin Bay Chambers.
- Buenas noches, Sr. Chambers.
- İyi akşamlar Bay Chambers.
- Buenas noches.
- İyi akşamlar Bay Chambers.
- Sr. Chambers.
- Bay Chambers!
Casi lo olvido, Sr. Chambers.
Bay Chambers, neredeyse unutuyordum.
"Thomas B. Chambers" "El mejor dramaturgo de Londres, y el más ingenioso."
"Thomas B. Chambers, Londra'nın önde gelen oyun yazarı ve en parlak zekası."
A Tom Chambers.
Tom Chambers.
Sé que siempre sentiste algo especial por este tal Chambers.
Tabii bu Chambers'a karşı zaafın olduğunu da bilmiyorum değil.
- Regrese al campamento con el Sr. Chambers.
- Bay Chambers ile kampa gidin.
- La patrulla está lista, Sr. Chambers.
- Devriyeler hazır, Bay Chambers.
Chambers, si decido enviar a Vicky a casa...
Chambers, eğer Vicky'yi eve göndermeye karar verirsem...
- Buenas noches, Chambers.
- İyi geceler, Chambers.
Los indios le intentaron vender de vuelta al Sr. Chambers sus propios caballos.
Kızılderililer Bay Chambers'a atlarını geri vermek istedi.
Intentaré ver a Águila Grande para decirle que no haga caso a las amenazas de Chambers.
- Big Eagle'la konuşup onlara Chambers'ın tehditlerinden kokmamalarını söyleyeceğim.
Y los causó nuestro amigo Chambers.
Dostumuz Chambers sorunu başlattı.
No enfrentaríamos esta situación, Sr. Chambers... si no llega a ser por su conducta irrazonable.
Bay Chambers, eğer sizin bu mantıksız davranışınız olmasaydı böyle bir durumla karşılaşmayacaktık.
Y no debería lastimar al Sr. Monty por culpa de lo que dijo el Sr. Chambers.
Bay Chambers'in söylediklerinden ötürü Bay Monty'ye zarar vermeyin
Si no hubiera engañado al Sr. Chambers -
Eğer Bay Chambers'ı kandırmaya çalışmasaydın -
La única razón por la que el Sr. Chambers dijo que traería a los soldados fue... porque Piel de Lobo intentó venderle de vuelta los caballos que robó del ferrocarril.
Bay Chambers'ın askerleri getirmesinin nedeni... Wolf Pelt'in demiryolu kampından çaldığı atları geri satmak istemesidir.
Y del intento de asesinato de Frank Chambers.
Ve Frank Chambers'ı öldürmeye teşebbüsle. Kıpırdama.
Escucha, Frank Chambers cuando esto acabe, verás que te has pasado de listo.
Dinle bakalım, Bay Frank Chambers bu vartayı atlatayım, çok akıllı olmak ne demektir, anlayacaksın.
¿ Qué sucede, Chambers? Le dije que yo me encargaría.
Bu işi halledeceğimi söylemiştim sana.
De cómo Frank Chambers y yo planeamos y llevamos a cabo deliberadamente el asesinato de mi marido, Nicholas Smith.
Frank Chambers'la benim, kocam Nicholas Smith'i kasten öldürmek için nasıl plan yaptığımızın ve planımızı sürdürdüğümüzün itirafıdır.
Tanto Frank Chambers como yo somos culpables.
Frank ve ben eşit derecede suçluyuz.
Cargo dos, del intento de asesinato de Frank Chambers.
İkincisi, Frank Chambers'ı öldürmeye teşebbüste bulunmak.
Venga, Chambers, le llevaré a casa.
Gel, Chambers, seni eve bırakayım.
¿ Cómo le ha ido, Sra. Chambers?
Nasılsınız, Bayan Chambers?
- Ese papel el que escribí para usted, Sra. Chambers.
- Şu yazı hani, sizin için doldurmuştum ya, Bayan Chambers.
- ¡ Ni se le ocurra, Chambers!
- Başına iş alma, Chambers!
Sí. Sí, Chambers ha ido al banco a por la pasta.
Evet, Chambers mangırları getirmeye bankaya gitti.
EL GRAN JURADO JUZGA A CHAMBERS POR ASESINATO Acusado de asesinato por matar a su mujer en accidente simulado.
"Büyük Jüri Chambers'ı Katil Olarak Suçluyor"
Este hombre, Frank Chambers, y la mujer que ha muerto asesinaron al marido de ella para quedarse con su dinero.
Bu adam, Frank Chambers ve ölen kadın önce kadının kocasını mülkünü ele geçirmek için öldürdüler.
Chambers la asesinó después para quedarse con todo.
Tümünü kendisi ele geçirmek için, bu kez Chambers kadını öldürdü.
- Hola, Chambers.
- Merhaba, Chambers.
Frank Chambers, sube detrás.
Frank Chambers, arka koltuğa geç.
Chambers, me llamo Arthur Keats.
Frank Chambers, adım Arthur Keats.
¿ Por qué?
Neden, ne oldu ki, Chambers?