Translate.vc / Espanhol → Turco / Continúes
Continúes tradutor Turco
199 parallel translation
Y espero que lo continúes haciendo.
Umarım mutlu etmeye de devam edersin.
Apuesto a que tu padre estaría orgulloso... de que continúes la tradición.
Geleneği devam ettirdiğin için baban gurur duyardı.
El aire fresco inundará tus pulmones en breve mientras continúes en esa prisión
* Çok yakında temiz hava soluyacaksın * * O cehennemde yatarken *
Ojalá continúes así.
Öyle kal.
Te damos gracias humildes y sinceras por tu generosidad, rogándote que continúes tu bondad, que nuestra tierra pueda seguir creciendo para mayor gloria tuya y confort nuestro.
Bize bahşettiğin rızk için sana gönülden şükrediyor ve cömertliğinin devamı için sana yalvarıyoruz. Senin büyüklüğünle topraklarımızdan ekin eksik olmasın.
¡ Es mucho más importante para mí y quiero que no continúes!
Benim için çok daha fazla önemli ve durmanı istiyorum!
Pues no continúes.
Devam etme.
Sólo espero que tú continúes su buen trabajo, por favor.
Şimdi onun güzel çalışmalarını devam ettirmeni umuyorum, tamam mı?
No continúes, Robin.
Daha fazla konuşma Robin.
No continúes metiendo la nariz donde no te llaman. ¡ Mantente fuera!
Seni ilgilendirmeyen işlere burnunu sokma. Uzak dur!
- Antes de que continúes.
- İlerlemeden önce...
Ese hombre va a continuar respirando, mientras tu continúes bailando.
Sen dansa devam ettiğin müddetçe, o da nefes almaya devam eder.
Antes de que continúes, déjame decirte que casi 3.000 niños quedaron huérfanos en ese raid.
Chameleon... Sen devam etmeden önce o baskında 3000 çocuğun öksüz kaldığını söylememe izin ver.
También tenía previsto decirte que quiero que continúes interpretando este papel.
Sana da söylemek niyetindeydim. Senden, oynadığın role devam etmeni istiyorum.
Ahora queremos que vuelvas a tu mesa y continúes con tu rutina normal.
Şimdi masana geri dönmeni ve her zaman yaptığın rutin işlere devam etmeni istiyoruz.
No me gusta que continúes esa sórdida aventura con esa mujer.
Bu kadınla olan sefil ilişkini sürdürmeye kalkma.
No continúes así,
Ya yukarı ya da aşağı gidersin.
Jesus, crees que Jill quieres que continúes metido hasta las pelotas... metido en yodo radiactivo por el resto de tu vida.
Tanrı aşkına, Jill'in bütün hayatın boyunca bu radyoaktif pisliğe kıçına kadar batmış şekilde dolanmanı istediğini mi sanıyorsun.
Que tengas una larga vida y que continúes la estirpe de la familia Yang.
Uzun ömürler dilemek ve Yang soyunun devamı.
Intentaré encontrar a alguien para que continúes.
Grubun devamını sağlamak için birini bulmaya çalışarak daha mutlu olurum, ama ben yapamam.
No continúes siguiéndome.
Artık beni takip etme.
- Sí, maldición, pero no continúes.
- Evet, kahretsin. Ama devam etmeyecektin.
Bueno, antes de que continúes tu caminata ¿ puede pasarme mi látigo?
Yürüyüşünüze devam etmeden önce kamçımı getirebilir misiniz?
Como dije me parece inútil que continúes con esto.
Yani artık bunu devam ettirmenin bir anlamı yok.
Bueno, quizás antes de que continúes tu caminata, puedas alcanzarme mi fusta,
Yürüyüşünüze devam etmeden önce kamçımı getirebilir misiniz?
- He dicho, que continúes.
- Anlatmaya devam et dedim evladım.
Deberían ascenderte para que continúes luchando por Qin.
Rütben yükseltilmeli ve Qin için savaşa devam etmelisin.
Mientras continúes en su búsqueda nos impides sacar provecho del polvo negro.
Siz kitabı aramaya devam ettikçe kara barutun gücünü tam olarak kullanmamıza engel oluyorsunuz.
No hay razón alguna para que continúes.
Devam etmen için bir neden yok.
Te dejo para que continúes.
- Hadi işinin başına dön.
Como mi sucesor, confío en que continúes mi labor.
Varisim olarak, işlerimi devam ettirme konusunda sana güveniyorum.
Pudimos acelerar tu tratamiento últimamente, pero necesito que continúes viniendo.
Geçen 2 hafta içinde tedavini hızlandırabildik. Fakat kendine gelmen gerekiyor.
Voy a dejar que continúes tu trabajo.
Sana engel olmayayım.
Por favor, Arturo, no continúes con esto.
Arthur, lütfen buna devam etme.
Será mejor que continúes, Debería estar dormida hasta el otoño
Gitsen iyi olur. Sonbahara kadar uyuyabilir.
Pero, uh, pero me temo que no te puedo dejar que continúes con esto.
Ama, korkarım, bu şekilde çıkıp gitmene izin veremem.
Lo mejor para asegurar la seguridad de todos... es que continúes con tu trabajo.
Herkesin güvenliğini sağlamanın en emin yolu... senin işine devam etmen.
De hecho que espero que continúes para apreciar bien tus años de matrimonio.
Evli olduğun süre boyunca bunun için bana minnettar olacağını umuyorum.
Ese viejo coyote tiene un sapo en la garganta.
[Howling Continues] Yaşlı çakalın boğazında bir kurbağa kalmış.
¡ Hola!
[Chanting Continues] Yee-haw!
Veo que estás usando su equipo.
[Gunfire Continues] Onun yeni aletini kullandığını görüyorum.
La Sra. Cody se lo dijo a Calamity.
[Gunfiire Continues] Bayan Cody Calamity'esöylemiş.
¡ No continúes!
Tanrı aşkına, dur!
No entiendo una palabra.
( Continues speaking in Eastern language )
Ella ni siquiera sabe que existo. Ya basta, Dorothy No continúes con esto.
Var olduğumun bile farkında değil.
Quieren que continúes. No a todas las chicas se les permite.
İnan bana, çok az kız terfi eder.
Sid Sinfonía! Por los poderes que me otorga la Comisión Federal de Comunicaciones te ordeno que te pongas al micrófono y te comportes,... y que continues con el programa.
Federal İletişim Komisyonu tarafından bana verilen yetkiye dayanarak sana ciddi bir şekilde hemen o mikrofonun başına dönmeni...
La búsqueda de Willie Schumann continues...
William Schumann'ı arama çalışmaları devam ediyor.
CONTROL DESACTIVADO LECTOR DESACTIVADO
[Beeping Continues]
Cuídalo bien. Será tu violín mientras continues en el orfanato.
Burada, yetimhanede kaldığın sürece bu keman senin olacak.
Quiero observar todo el tiempo que continues matando gente.
İnsanları öldürdükçe seni izlemek istiyorum.