Translate.vc / Espanhol → Turco / Corps
Corps tradutor Turco
252 parallel translation
Querida, me enlisté en la Armada Real de Vuelo.
Canım Royal Flying Corps tarafından askere alındım.
Más que nada en la Marina.
Çoğunu Signal Corps *'dan buluyordu.
Son de la Guardia de Hierro.
Onlar Iron Corps.
Su informe especifica inteligencia con Com-Sec... contrainteligencia con Com-Sec, "I" Corps.
Raporunuz... Com-Sec istibaratına zıt bilgiler belirtiyor, 1. Kolordudaki.
¿ No trabajó para la CIA en "L" Corps?
1. Kolorduda CIA için çalışmadın mı?
Provincia de Kontoom, Il Corps.
Kontoom eyaleti, 2. Kolordu.
Un amigo mío se alistó en el Cuerpo de Paz y se fue a la República Centroafricana, y sí tenía retrete.
Peace Corps'a katılan bir arkadaşım vardı, tıp fakültesinde beraber okumuştuk. Güney Afrika Cumhuriyetine gitmişti ve orada tuvaleti vardı.
! Grupo musical de tambor y corneta de Norrisville!
Norrisville Drum ve Bugle Corps!
En etapas posteriores de la última guerra, cuando el Afrikan Corps de Alemania retrocedía, se le pidió a un comando militar que enterrara todo el oro saqueado por Alemania, en una base secreta en algún lugar de África.
Savaşın sonuna doğru alman güçleri Afrika'dan çekilmek zorunda kaldı. Alman subayına, Afrika çölünde bulunan gizli üsse, altınları gizlemesini emredilmiş.
Y admiro su esprit de corps.
Onların bu beraberlik ruhuna hayranım.
El primer cuerpo sube.
First corps is coming up.
En lugar de eso él le pegará a dos cuerpos frescos de infantería de la Unión.
Instead he'll be hitting two corps of fresh Union infantry.
¿ Mover esta banda entera en la cara de un enemigo fortificado?
To move this entire corps in the face of a fortified enemy?
Esta fué su primera campaña comandando un cuerpo.
This was your first campaign commanding a corps.
Es el mejor hombre de la Marine Corps.
Deniz Kuvvetleri'nin en iyi adamlarından.
Con la banda de la Marine Corps, ¿ cierto?
Sen Deniz Kuvvetleri Bondosu'ndansın değil mi?
Richard dice que tengo una buena oportunidad de ser la elegida para el cuerpo de baile.
Richard, "corps de bale'ye seçilme şansın yüksek" dedi.
En ese momento, las cámaras de la Signal Corps captan el drama, la hora fatídica.
Muharebe birliği kameraları bu tarihi saati tüm çarpıcılığıyla kaydediyor.
Y nos sentíamos casi más cualificados que algunos operadores de la Signal Corps.
Muharebe birliği kameramanlarının bazılarından daha tecrübeliydik.
Los cobayos más mortíferos del Marine Corps.
Askeriyedeki en yüksek adam öldürme oranına sahip laboratuvar fareleri.
Oh, teleps. Es una especie de broma interna entre los Corps.
"Telepler." Birlikte takılan lakaplardan biri.
Lyta no está con los Corps.
Lyta, Birlik'te değil.
Vous vous êtes battu contre les gardes du corps de Kumaré.
Kumar'ın her iki adamıyla da dövüşmüşsün.
Este es el General de Brigada Francis X. Hummel, United States Marine Corps, desde Alcatraz.
Ben Amerikan Deniz Kuvvetleri'nden Tümgeneral Francis X. Hummel Alcatraz'dan konuşuyorum.
Es una telépata que rehusó unirse a Corps o a tomar el antídoto contra esa habilidad.
O bir kaçak. Birliğe katılmayı reddeden ve yeteneklerini baskılayan ilaçlardan alan bir telepat.
Cuando estaba en el África Corps, pasábamos meses en el desierto.
Bir keresinde Alman birlikleriyle bir çölün ortasında kaldık.
"un grupo que llamamos Air Corps"
Uçan güçler dedik onlara,
"celebramos a los guerreros Air Corps"
Tezahürat ettik savaşan havacılara
U.S. Marine Corps.
Albay Frank Fitts, U.S. Deniz Kolordu.
U.S. Marine Corps.
Tanışmamıştık. Albay Frank Fitts, U.S. Deniz Kuvvetleri.
Estás traicionando a un buen amigo de la Unidad. ¿ No te molesta?
Corps'dan bir arkadaşına ihanet etmekten memnun musun?
~ Los cuerpos de atletas?
Aux corps d'athlètes?
Ah, ¿ resistencia pacífica?
Peace Corps için mi?
Los "Army Corps" australianos y neozelandeses conocidos como Anzacs, junto con soldados franceses y británicos.
Anzaklar olarak bilinen Avustralya ve Yeni Zellanda ordu birlikleri Fransız ve İngiliz askerlerine katıldı.
Por supuesto, hay temas que no se mencionan..... como el Captain Röhm y sus Free Corps.
Tabi bazı sınırlar dahilinde... Asla isim vermeyiz Captain Röhm ve onun adamları gibi!
Pertenecio a uno de los comandantes de los tanques Rommel, pero no le sirvio de mucho.
- Romel'in Africa Corps'undan bir tank komutanına ait. - Ama ona iyi hizmet etmemiş.
Este es el Médico Joe Griff, Medical Corps.
Bu, Albay Joe Griff, Tıbbi Birlikten.
Si dejo a los marines y hago algo, quiero hacer algo sobre el asunto de los palestinos.
Marine Corps'un dışına çıktığım zaman bir şeyler yapacağım, Filistin konusunda bir şeyler yapmak isterim.
Sube la moral, insta la competitividad, esprit de corps.
Morali yükseltir, rekabeti ayakta tutar, asker ruhu.
Daniel ha hallado cada vez más difícil costearse la universidad, y se ha enrolado en Job Corps de Pittsburgh.
Daniel üniversite parasını ödemenin zor olduğunu düşündü bu yüzden, Pittsburgh İş Teşkilatı'na kaydoldu.
Job Corps ayudará a pagar su educación y le hallará trabajo, pero el programa requiere que viva en sus dormitorios.
İş Teşkilatı, ona okul için para verecek ve iş bulacak ama program dahilinde, onların yurtlarında yaşaması gerekiyor.
Daniel continúa trabajando en Pittsburgh Job Corps y está tomando classes en el colegio communitario.
Daniel, Pittsburg İş Birliği'nde yaşamaya devam ediyor ve birliğin okulunda eğitim görüyor.
El aeródromo más cercano para aviones de 20 pasajeros es Carrier Corps.
Kullanabilecekleri en olası hava sahası Keriapur adında bir 20 pax uçağı Burada...
- Diablos, no, Corps.
Kolordudaydım.
Cuando yo estuve en la Marina, falte a una guardia.
Ben Marine Corps'tayken, görevimi iyi yapamadım.
Army Corps 4, ¿ está disminuyendo?
Askeri Birlik 4, yavaşlıyor mu?
Vamos a derrotar a la pobreza, vamos a hacer los Cuerpos de Paz o vamos a convertir al mundo en un lugar mejor.
Yoksulluğu yenecektik, Peace Corps'u kuracaktık ve dünyayı daha iyi bir yer haline getirecektik.
Ex-Marine Corps.
Eski Yeşil Bereli.
* Nothing can stop the Army Air Corps. *
Hiçbir şey Hava Kuvvetlerini durduramaz.
- Guardia de Hierro.
- Iron Corps.
Su ejército blindado, el Afrika Corps, avanza peligrosamente hacia el Canal de Suez.
Ve üstelik ilk kalp krizinin hala nekahatindedir.