English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espanhol → Turco / Cursé

Cursé tradutor Turco

68 parallel translation
Bueno, cursé sexto grado cinco veces, creo.
Şey, sanırım altıncı sınıfa beş kez gittim. Evet.
- Cursé estudios clásicos.
- Ben klasik bir eğitim aldım.
Amy, cursé física porque era interesante y me emocionaba, no para conseguirme un trabajo.
Amy, Fiziği kendime iş olanağı açmak için değil beni heyecanlandırdığı için seçtim
- No. La cursé el año pasado.
Hayır, geçen sene almıştım.
Me aburrí de este "cerebro" y quise hacer nuevos amigos por eso cursé el semestre pasado en La Sorbona.
- Aslında bu geyikten sıkıldım ve yeni arkadaşlar edinmek istedim. Geçen dönem Sorbonne'a gittim.
Sólo trato de ver si te puedo ayudar, cursé Dibujo y Figuras en Movimiento.
Hayır, sana yardımcı olup olmayacağımı anlamaya çalışıyorum. Çünkü İnsan Çizimi, Figürler ve Hareketler dersini aldım.
Lo sé, pero te dije que cursé Figuras en Movimiento.
Biliyorum ama sana söylemiştim, Figürler ve Hareketler dersini almıştım.
- Ya la cursé. - Está bien.
- Aldım o dersi zaten daha önce.
Dado que el verano pasado cursé un entrenamiento con la policía americana... se me han quedado reflejos lingüísticos, ¿ una locura, no?
Geçen yaz Amerikan polisini verdiği bir eğitim kursundaydım. Bu bir çeşit dil refleksi. Çılgınca, değil mi?
Cursé estudios clásicos en Dartmouth.
Dartmouth'ta edebiyat okumuştum.
Finalmente cursé Matemáticas Avanzadas y fuí admitido en la Escuela Superior de Aeronáutica y Espacio.
Ve önde gelen bir havayolu şirketinde güvenlik uzmanı oldum.
Yo cursé psicología.
Psikoloji eğitimi almıştım.
Cursé anatomía general igual que tú.
Ben de senin gibi anatomi okudum.
Pero cursé mi primer año, en un internado en Oxford.
Ama ilk senemde yurtdışında Oxford'daydım.
- No cursé Introducción al Frisbee.
Frisbee'ye yeni başladım. Bu çok kötü.
Ha pasado mucho tiempo desde que cursé ingeniería en la universidad, y creo que me olvidé de mucho.
Üniversitede mühendislik alalı uzun zaman oldu sanırım bayağı unutmuşum.
- Yo cursé en Brown.
Asla. Ben de Brown'a gittim.
Cursé la secundaria en la televisión.
Selam, millet!
Bien, mira, cursé dos semestres sobre adicción y decían que para dejar el mal comportamiento hay que reemplazarlo con un nuevo comportamiento.
Tamam, bak iki dönem bağımlılık üstüne çalıştım,... ve diyorlar ki, eski yıkıcı davranışlarından kurtulmak için bunu yeni bir davranışla yer değiştirmen gerekiyormuş.
Cursé otras dos materias con usted. Este año.
Bu sene sizden iki başka ders daha aldım.
Cursé Poesía Victoriana con usted esta primavera.
Geçen bahar sizin Viktorya dönemi şiir dersinizi almıştım.
" cuando cursé Novela Victoriana con él en mi primer año.
"... kendi konusu üzerine bu kadar derinden tutkulu olan "başka bir profesörle karşılaşmadım."
Cursé Introducción a la Cultura de las Drogas con él.
Onunla, Modern Uyuşturucu Kültürleri'ne Giriş dersini almıştım.
Si cursé los estudios de repostería en el fondo era para convertirme en chocolatera.
Çikolata üreticisi olmak için pasta okuluna gittim.
Cursé un seminario del FBI sobre asesinatos en serie en Albuquerque.
Evet. Seri suçlar üzerine Albuquerque'deki FBI seminerine katılmıştım.
Cursé un semestre en el extranjero en la Universidad de Helsinki.
Bir sömestr Helsinki Üniversitesinde çalıştım.
Yo cursé en la academia.
Akademiye gittim.
Cursé un taller en Mercedes.
Orada Mercedes atölyesi kurmuştum.
Sabes, yo cursé psicología en la escuela de medicina.
Biliyorsun, tıp okulunda psiko aldım.
Y no fue hasta que cursé jardín de niños que aprendí que mi nombre no era "Cara de Basura."
Ve anaokuluna gidene kadar da, adımın "Çöp Suratlı" olmadığını öğrenmemiştim.
Oh, maldito sea tu oro
# Oh, curse your gold #
- ¡ Curse la licencia!
- Bu kağıtları işlet.
Morirás escupiendo sangre.
May you all die spitting blood! Curse you for this!
que se curse el día, cuando decidieron para transportar a los heridos y el tifus personas a través de estas montañas.
Yaralılar ve tifüslülerle birlikte şu dağları aşmaya karar verdikleri güne lanet edecekler.
Blind Woman's Curse - = Kaidan Nobori-Ryu = - Guión :
Kör Kadın'ın Laneti Blind Woman's Curse altyazı : randori
Curse esto inmediatamente.
Şunu yollayın.
No cursé la secundaria.
Liseye gitmedim.
"que curse bioquímica y que haya trabajado en electroporación avanzada de ADN".
Benim adım Amelia, son zamanlarda ileri DNA geliştirilmesi ile ilgili çalışmalar yapmış biyokimya programından kalifiye kişilerle tanışmak istiyorum. "
" Curse of the Romalians :
" Romalılar'ın Laneti :
Madre, los detengo de que la naturaleza tome su curse?
Anne, oğlumuzu durdurayım mı veya serbest mi bırakayım?
No quieres casarte en el Colossus, no quieres casarte en el Zoominator no quieres casarte en la "Maldición del Faraón".
Colossus'ta evlenmezsin, Zoominator'da evlenmezsin, Pharaoh's Curse'de de evlenmezsin.
The Librarian Curse of the Judas Chalice
THE CURSE OF THE JUDAS CHALICE ( 2008 )
Despues de hacer leyes, fui a USA y curse MBA en Harvard.
Okul bitince Amerika'ya gittim, Harvard'da okudum.
Ahora somos Las Manos Metálicas de Kersey
Artık, Curse These Metal Hands'iz.
Curse es que nadie, que yo sepa.
Bildiğim kadarıyla ben hiç kimseye lanet etmedim.
Curse hay nadie?
Kimseye lanet okumadın mı?
No hay impedimentos para que Fadi curse aquí su penúltimo año.
Fadi'nin okulumuza kayıt olmaması için bir sebep göremiyorum. Bize katılması büyük şans.
- Episodio 1 The curse of Cornelius Sigan
Flair 21.09.2009
Pero antes de morir, le dijo a toda la historia de mi padre, y se investigó la maldición.
Ama ölmeen önce tüm hikayeyi babama anlaBut before he died, he told the whole story to my father, who investigated the curse.
Curtis, ¿ qué estás haciendo?
Curse napıyorsun
Debemos cruzar las aguas para llevar al principe a su novia
The custom curse the wontals gelini düğününe getirmek için

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]