Translate.vc / Espanhol → Turco / Código
Código tradutor Turco
14,707 parallel translation
Para obtener los esquemas, que tenía que andar de puntillas a través de la red informática de Palmer Tech, y vi algo de código informático muy familiar.
Taslaklara ulaşmak için Palmer Teknoloji'nin bilgisayar şebekesinde bir gezintiye çıkmam gerekti. Ve bana çok tanıdık gelen bir bilgisayar koduyla karşılaştım.
Tenemos un código negro.
Kırmızı alarm söz konusu.
El código para hackear la línea de visión, ¿ no puedes hacerle lo mismo a todos los demás?
Gözlem hattının kodu, herkese dağıtabilir misin?
Podemos copiar el código de operación del procesador inalámbricamente.
İşlemcinin kodunu kablosuz kopyalayabiliriz.
Felicity desconectó el subnodo, y ahora tenemos un nuevo problema. - Un gusano en el código del Rubicon, un seguro antihackeo cortesía de sus amigos en HIVE. - ¿ Qué?
Felicity devreleri kapattı ve yeni bir sorun ortaya çıktı.
Si no introduces tu código después de varios intentos, el dispositivo se bloquea, ¿ correcto?
Şifreni art arda yanlış girdiğinde cihaz kendini kilitliyor değil mi?
Nos enganchamos en nuestro propio código para regresarle el rastreo.
İzini sürmek için kendi kodumuzu yazacağız.
Vamos, sacude ese código falso. La vida es demasiado corta.
# Göster gücünü, hayat kısa. #
Señorita... el Emerson tiene un código estricto de vestimenta.
Bayan Emerson Oteli'nin kati kiyafet kurallari vardir.
Señorita, el Emerson tiene un código de vestuario estricto.
Bayan Emerson Oteli'nin katı kıyafet kuralları vardır.
Respondan, Código 1.
Kanal 1'den cevap verin.
Parece ser que un código de autodestrucción ha deshabilitado el sistema de navegación temporal de la nave.
Görünüşe göre kendini imha kodu geminin geçici seyir sistemini devre dışı bırakmış.
Estás mejorando, Fitz... pero yo diseñé el código anti-subversión... así que solo es cuestión de tiempo antes de que... estoy dentro.
Gittikçe iyileşiyorsun, Fitz. Ama anti tahrip kodunu ben tasarladım. Yani an meselesi ta ki...
Ha circunnavegado el código anti-subversión... y ha ganado acceso a Lincoln.
Anti tahrip kodunun etrafından geçip Lincoln'a ulaşmış.
Para la grabación, confirme, por favor, que es el agente que utilizaba el código de identificación Victor Charlie Cinco Uno.
Kayıt için, lütfen çağrı numaranız olarak - Victor Charlie Beş Sıfır, onaylayın.
Para la grabación, confirme, por favor, que era una inspectora que utilizaba el código de identificación Victor Charlie Cuatro Uno.
Kayıt için lütfen, bu müfettişin Victor Charlie Dört Bir olduğunu doğrulayın.
Señoría, un agente encubierto debe respetar un código de conducta.
Sayın Yargıç, gizli görevdeki bir polisin bir dizi kurallara uyması gerekir.
No seguir ese código de conucta implica que hay otras reglas que podría estar dispuesto a romper.
Bu kurallara uymamak uymayacağı başka kurallar olabileceğini ima eder.
Le estoy pidiendo un código de apagado para un misil, general.
Sizden sadece bir füzenin imha kodunu istiyorum General.
El código debe ser entregado en persona.
Kodların elden teslim edilmesi gerekiyor.
Estamos a 20 segundos. Deme el código, señor.
Kodları verin.
Obviamente, alguien ha dado un código a la red de la instalación, de este modo, inhabilitando el sistema.
Belli ki, birileri sistemi devre dışı bırakmak için ağa bir kod ekledi.
Fitz ingresó el código a tiempo.
Fitz imha kodunu zamanında girdi.
Se han colgado unas fotos de su hijo que están fuera del código.
Oğlunuzun yönetmelik dışında yayınlanan resimleri vardı.
Pero sí veo la belleza de las reglas, el código invisible del caos escondiéndose detrás de la amenazante cara del orden.
Ama ben kurallardaki güzelliği yakalıyorum. Düzenin tehditkar yüzünde gizli, kaosun görünmez kuralları.
Tú código ético de futbolista me está costando dinero.
Bu futbol ahlak kurallarınız bana işime mal oluyor.
Hay fotos publicadas de su hijo que están fuera del código.
Oğlunuzun yönetmelik dışında yayınlanan resimleri vardı.
Voy a sacarle el código a golpes.
Şifre şifre döveceğim onu.
Querían un código indescifrable.
Hacklenemeyecek bir şifre istediler.
Un código especial.
Özel bir kod.
Esto es difícil de entender, pero él tiene un código interno...
Anlaması güç ama, onun kendine has kuralları var.
Cualquier aspecto bueno que hayas visto, cualquier código de honor que hayas captado, nunca estuvo ahí.
Her ne iyilik gördüysen, her ne biliyorsan, senin anladığın onur kodu hiçbir zaman yoktu.
¿ Eso ofende tanto a tu precioso "código"?
Kıymetli'prensiplerine'çok mu ters?
¿ Por qué creo que es el código para el sexo?
Neden seks için gizli bir kod gibi geldi acaba?
Hackeamos tu código.
- Evet. Kodunu çözdük.
La mafia, los carteles, cuando escuchen que te hemos detenido y piensen por un segundo sobre tu... ingenioso código de pizza, van a querer mantenerte callado.
Mafyalar ve karteller senin gözaltına alındığını duyunca ve bu dahice pizza kodunun anlaşıldığını fark edince sesini kesmek isteyecekler.
Este lugar no puede ser hasta el código.
Bu mekan kesinlikle standartlara uygun değil.
El código de vestimenta es club nocturno.
Giysi kodu gece kulübü.
Pero ella es Código Phoenix, señor.
- Ama o Kod Phoneix'te efendim.
Señor, ¿ le importaría decirme qué es el código Phoenix?
- Efendim acaba bana Kod Phoneix'in ne olduğunu söyler misiniz?
4 Rey 62, somos el código 6 en la dirección?
4K62, olay yerine vardık, adresi... - 921.
No sabemos si ella ha liberado el código.
Hester'ın bir yerlerde yalnız olmasını mı tercih ederdin?
Para facilitar las cosas, uso un código de colores.
Kolaylaştırmak için bunları renklerle işaretledim.
- Ella me ha estado ayudando con el código del sitio, así que te va a abrir una cuenta.
Şimdi sana hesabını kuracak.
Había un cierto código de honor.
Aralarında değişmez ahlak kuralları vardı.
Tal vez los teléfonos son como un código o...
Belki de telefon numarası gibi kod...
¡ Código Rojo!
Kırmızı alarm!
¿ Me está diciendo que no se ha leído nuestro código de conducta?
Bana davranış kuralarını okumadığını mı söylüyorsun?
- Parece ser un código.
- Bir çeşit şifreli.
Alguien ha liberado una pieza de código único.
Bu bir arıza değil.
Una actualización periódica del sistema estaba corrupta con código de una fuente desconocida.
Düzenli güncelleme sistemi bilinmeyen bir kaynaktan gelen kod ile bozuldu.