Translate.vc / Espanhol → Turco / Duster
Duster tradutor Turco
48 parallel translation
Tú y Duster.
Sen ve Duster.
Un Dodge Duster dorado con asientos blancos de vinilo.
Beyaz plastikten koltuklu Gold Dodge Duster.
- ¿ Un Duster?
- Duster mı? - Hayır.
¿ Sabes cómo poner en marcha un Plymouth Duster de 1981?
1981 Plymouth Duster nasıl çalışır biliyor musun?
Él siguió hablando y echándome la culpa de todo cuando le dije que sólo quería que entendiera el profundo dolor que sufría a diario y que al ver el Dodge Duster que era el auto que él usaba en ese momento todavía debía detenerme porque me daban arcadas.
Bütün suçu benim üzerime atmaya çalıştı. Sadece düzenli olarak çektiğim acıların derinliğini anlamasını istiyordum. O zamanlar Ollie'nin kullandığı araba...
Eso es un Plymouth Duster. Tiene que ser.
Bu bir Plymouth Duster olmalı.
Estamos buscando algo sospechoso en un Plymouth Duster color rojo.
Kırmızı Plymouth Duster'la ilgili şüpheli bir şeyler arıyoruz.
Manejaba ud. un Duster rojo en los'70s?
70'lerin üzerine sünger mi çektiniz?
Si, un duster rojo golpeo tu auto cerca de la universidad alrededor de las 10.00 a.m
Evet, saat 10 : 00 sularında kırmızı bir Red Duster üniversite yakınlarında arabanıza çarpmıştı.
Dice en el expediente que el Duster que golpeo tu auto no tenía placas.
Raporda, plakasız bir Duster'ın arabanıza çarptığı yazılı.
Encontremos ese Duster.
Dusterımız bulundu.
buscamos un Duster.
Bir Duster arıyoruz.
Él te prestó un Duster rojo la mañana en que Mike fue asesinado.
Mike'ın öldürüldüğü sabah, kırmızı bir Duster ödünç aldınız.
Yo me encargo de la camioneta. Tú encárgate del Duster. Y luego cambiaremos.
Ben steyşını alacağım, sen de öbürünü al sonra arabaları değişiriz.
¿ Y tú, Duster?
Ya sen Duster?
- Un auto amarillo. - Un Duster.
Sarı bir araba.
- Un Duster amarillo.
Duster'dı. Sarı bir Duster.
Bien, genial.
Sarı bir Duster, iyi, harika.
Smnth, Duster amarillo, ¿ es así?
Smnth, sarı Duster, tamam mı?
Hablando de colores, busco un Duster amarillo.
Renklerden konuşmuşken, sarı bir Duster'ı ara.
Cuando denuncie esto, tendrá suerte de poder volar aviones fumigadores.
Bunu rapor ettigimde, kendini Duster larla uctugun icin sansli sayacaksin.
No hay nada malo en los aviones fumigadores.
Duster larla sorunumyok.
Un Plymouth Duster azul.
Mavi bir Plymouth Duster.
Un fumigador.
crop Duster.
¿ Un fumigador?
Crop Duster?
El fumigador pertenece a mi padre.
crop Duster babamindir.
No. ¡ Duster, te luciste! ¡ Un cohete a Saturno no te hubiera alcanzado!
Duster, olağanüstüydün, Satürn roketi bile sana yetişemezdi!
¡ Eso es, Duster!
- Başardın, Duster!
¿ Qué se siente competir con los grandes?
Büyük yıldızlarla yarışmak nasıl bir şey, Duster?
Si ves a un cobarde plumero amarillo de 1973, es mi hermano.
Eğer sarı bir'73 Coward Duster görürsen, bu kardeşimdir
¡ Vamos, Duster!
Helal olsun Duster!
Veintiuno y revisará el inventario y les dirá a sus amigos mecánicos que lo ayuden a conseguirla, Duster.
Tam 21 tane! Envanterine bakacak ve senin için haber salacak Duster.
La autovía está despejada, Duster.
Artık otoyol açık Duster.
¡ Duster! ¡ Adivina!
Duster, bil bakalım ne oldu.
Es igual, Margaret y yo descubrimos fondos que estaban destinados a una serie de operaciones secretas de la Unidad Delta con el nombre clave Duster.
Her neyse, Margaret'la ben kod adı Duster olan bir Delta birimi tarafından gizli operasyon serisine gönderilen bir miktar parayı keşfettik.
Ambos tenían presupuestos para la Unidad Delta, Duster, pero hay una pequeña diferencia.
İkisi de Delta birimi, Duster hissesine yatırılmış ama ufak bir değişik vardı.
Creemos que la Unidad Delta Duster recibía dinero para operaciones que nunca se produjeron.
Sanırım Delta birimi Duster'ın operasyonlar için aldığı para asla kayıtlara geçmiyordu.
Búscame el nombre del general del ejército al mando de la Unidad Delta Duster.
Delta birimi Duster'ın başındaki Generalin adını bul bana.
Os presento a la verdadera Unidad Delta Duster.
Gerçek Duster Delta birimiyle tanışın.
¿ Qué opinas, plumero?
Eğer, Duster ne düşünüyorsunuz?
Hawkman, Operación Fumigador.
Hawkman, Crop Duster Operasyonu.
Y le dije : "Voy a una convención en Port Mary, por eso voy vestida de teniente Duster".
Neyse ben "Port Mary'deki Huzur Denizi Etkinliği'ne gidiyorum." "İşte bu yüzden Teğmen Duster gibi giyindim." dedim.
La teniente Duster.
- Teğmen Duster olsa gerek.
Teniente Duster no tiene un sexo concreto.
Teğmen Duster'ın belirlenmiş bir cinsiyeti yoktur.
Yo tenía un Dodge Duster.
Bir Dodge Duster arabam vardi.
¡ Hazlo, Duster!
Hadi, Duster!
- ¡ Vamos, Dusty!
- Hadi, Duster!