English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espanhol → Turco / Edifício

Edifício tradutor Turco

22 parallel translation
Están por todo el edifício. Buscando el cuerpo.
Binadalar, cesedi arıyorlar.
Podemos saltar de un edifício.
Biz Bir binadan atlayabiliriz.
Es el edifício que hay enfrente del museo de arte.
Bölge sanat müzesinin karşısındaki bina.
Andas el día entero en el ala oeste del edifício, con Seinfeld, Riéndose, Desperdiciando sus vidas.
Bütün gün binanın batı tarafında Seinfeld'le takılıyorsun beraber gülüyorsunuz, hayatlarınızı harcıyorsunuz.
Costanza está en el edifício y no ha venido a esta oficina.
O burada. Costanza burada. Ve ofisinde değil.
Es sin dúda en este edifício.
İşte burası Kesinlikle bu binada
- en el edifício de la administracion?
- Öğrenci işlerindeki mi? - Evet, cin onu yakarak öldürdü.
Hay un resplandor muy intenso cerca del edifício de la refinería.
Şimdi rafineri binası yakınlarında çok parlak bir ışık çaktı.
Si cada edifício tiene en promedio un terreno de veinte metros, son...
Eğer her bina 20 metreyse...
- Ex-atriz, hoy es la diva residente del Edifício Beacon.
- Eski bir aktriz, Şimdide Beacon apartmanının kraliçesi.
- El teniente Hutton adopto el Edifício Beacon despues de lo que ocurrio.
- Bu olaydan sonra Lt. Hutton bu apartmanın sorumluluğunu üstüne aldı.
- Cuando nos mudamos al edifício, yo lo vi.
Onu binaya ilk tanışdığımda, görmüştüm.
- Antes de ser el Edifício Beacon, era el Hotel Beacon.
Beacon binası apartman olmadan önce otelmiş.
- Edifício Dante.
- Dante apartmanında.
Mis amigos, dentro de este edifício tenemos un tubo gigante.
Dostlarım, bu binanın içinde dev bir matkap var.
Salvo que ya se prepara el edifício.Você necesita para asegurarse de que nadie está adelante.
Evet, tabi şimdiden binada hazırlık yapmadıysa. Hiç kimsenin binanın önünde olmamasını sağla.
Agradable edifício. Buena gente.
Hoş bina, iyi insanlar.
Son solo las cámaras dentro de ese edifício.
Sadece binadaki kameralar.
Sí, la cámara al otro lado de la calle mira hacia este edifício cada 15 minutos.
Evet, sokağın karşısındaki kamera 15 dakikada bir bu binaya bakıyor.
Y lo mismo hice co mis tierras en Australia... el acceso a mi cuenta bancaria, las acciones en la bolsa... la plantación de cacao... el apartamento en el edifício Dakota en Nueva York... dos jets, cuatro helicópteros, doce autos en el garage... la plantación de soja en el Mato Grosso.
Avustralya'daki çiftliğimi, banka hesaplarıma girişi, borsadaki hisselerimi, kakao tarlasını, Dakota'daki apartmanı, New York'daki binayı, iki jeti, dört helikopteri, garajdaki on iki arabayı, Mato Grosso'daki soya tarlasını verdiğim gibi.
- en el edifício de Ciencias, 3º piso.
Fen Fakültesinde üçüncü katta.
Edifício Jack Valenti Director-Presidente 1966-2004 Celebrando 38 años dedicados a la industria cinematográfica americana y a los artistas creativos que entretienen al público por todo el mundo
Bugün burada bulunan kongre üyelerine özellikle minnettarım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]