English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espanhol → Turco / Entrada

Entrada tradutor Turco

14,998 parallel translation
En la parte inferior de la novena entrada, hay dos salidas.
Dokuzuncu, iki çıkışlı.
Y esa fue la escena hoy mientras miles se reunieron a dar la bienvenida a los Rangers Galácticos, haciendo su entrada triunfal luego de salvar la galaxia.
Binlerce kişi Galaksi komandolarını karşılamak için sokaklara döküldüğünde, böyle manzaralarla karşılaştık. Komandolar bir kere daha galaksimizi kötülerden kurtardı.
Dos dólares de entrada.
- Hey. Giriş 2 dolar.
Entrada y cerveza gratis.
Giriş ücretsiz ve beleş bira!
No se paga la entrada, cerveza gratis hasta las 11 : 00.
Giriş ücretsiz, 11'e kadar beleş bira!
Nada en el garaje, ni en la puerta de entrada, nada.
Garaj yok, ön giriş yok, hiçbir şey yok.
De acuerdo con una entrada en el diario de Karen en el momento, Jack es diferente a cualquier persona que había conocido antes.
Karen'ın günlüğündeki bir yazıda hiç Jack gibi birini tanımadığını yazıyor.
¿ Encontró la entrada?
Girme yolu buldunuz...
Amplíen un poco la entrada.
Girişi biraz genişletin.
¿ No votaremos la entrada de Emma?
Emma'nın gelmesi için oylama yapmayacak mıyız?
Tenemos que sacarlos por la otra entrada.
Herkesi diğer girişe yönlendirelim.
¿ Dónde será su entrada?
Giriş noktanız neresi?
Típico de Brent, se pone político de entrada.
Tipik Brent, hemen politikaya giriyor.
Ángulo de entrada sugiere que se lo hizo a sí mismo.
Giriş açısına bakarsak kendisi yapmış.
No hay señales evidentes de entrada forzada.
Zorla girme izi yok.
Aquí está la entrada.
Giriş noktası burası.
Están cortando presupuestos mientras los bárbaros ya están en la entrada.
Barbarlar kapımıza dayanmışken biz bütçe kesintisi yapıyoruz.
PROHIBIDA LA ENTRADA SE DISPARARÁ A INTRUSOS
GİRİŞ YASAK İZİNSİZ GİRİLENLER VURULACAK
Mi prima robó una entrada.
Kuzenim sana biler ayarlar.
Hay una entrada.
Bir giriş var.
Conseguirá otra entrada si quieres que vaya.
Beni de götürmek istersen bir bilet daha alabilirim demiş.
Pero hoy la entrada de Sid Kapoor hizo temblar el suelo debajo de sus pies.
Ama Sid Kapoor onun ayaklarının altından kırmızı halıyı çekti.
Quien sea el primero en contestar mi pregunta rápido y correctamente.. .. gana una entrada gratis.
Soracağım soruya ilk olarak doğru cevap veren kişi bedavaya bir gösteri bileti kazanacak.
Aquí está su entrada.
İşte biletiniz.
- Una entrada, por favor.
- Bir bilet lütfen.
Quiero que me devuelvan el dinero de mi entrada porque Aryan Khanna es falso.
Bunun iade edilmesini istiyorum çünkü bu Aryan Khanna sahte.
Segunda entrada del baile, 5,6,7,8.
İkinci giriş dansı 5,6,7,8.
Hable con el equipo, nadie ingresa sin entrada.
Tüm ekibe söyledim, kimse davetsiz giriş yapamayacak.
Puedes venir a manifestar tu apoyo, pero no podrás entrar sin entrada.
Saçma sapan sunumlarınla aslında yardımcı oluyorsun. Konuyla uzaktan yakından alakan yoktu. Otur yerine.
ENTRADA PARA MEDIOS
Evet, uzan.
Entonces, no veo ninguna entrada.
Giriş falan göremiyorum.
- ¡ Busco una entrada mejor!
Seni içeri sokmak için daha iyi bir yol buluyorum.
Oye, Momo, la entrada estará ahí.
Momo, giriş bu tarafta olacak.
Rechazar la entrada a los malos.
Sıkıntılı tipleri almamak için.
- Estamos en la entrada.
Biz kapı aralığındayız.
Tenemos que seleccionar en la entrada, maldita sea. Es sencillo.
Her isteyenin girmemesi gerek, bu kadar basit ya.
- Sí. Carajo. OFICINA ENTRADA
Evet.
Papá, papá, tienes que bajar a la entrada, ¿ sí?
Baba, baba, aşağıya gelmen lazım. lobideyim tamam mı?
Pensaba que iba a llegar lejos, pero me hicieron una entrada sucia y a la mierda mi carrera.
Başaracağımı sandım, ama kötü bir ikili mücadele, kariyerimi bitirdi.
No, sólo una rápida entrada por salida.
Hayır, hızlı bir giriş çıkış yapıyoruz.
Haré lo que debería haber hecho de entrada.
En başından yapmam gerekeni yapacağım.
Hay un escudo defensivo planetario con un solo portal principal de entrada.
Savunma kalkanı olan gezegenin tek ana girişi var.
Entendido, Control de Entrada.
Anlaşıldı Giriş Kontrol.
Su última entrada.
Son girişi.
- Era para darte tu entrada.
- Giriş yapma şansı sunuyordum.
ENTRADA AL ALMACÉN
DEPO GİRİŞİ
No, Sarman, la entrada está restringida para la gente de la Ciudad Baja.
Hayır, Sarman. Oraya girişler sınırlıdır.
Traje el correo de entrada.
Kapıda bir mektup buldum.
Me refiero a que lanzar cinco bolas malas... en una sola entrada y, además, en televisión.
Yani, bir devrede beş kez ıska geçti ve ulusal televizyonda yayınlandı.
Usen el lavado de la entrada, gracias por su cooperación.
Girişin yıkanmasını kullanın, işbirliğiniz için teşekkürler.
Esa es solo la entrada de Lalotai.
Şeyin girişi...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]