Translate.vc / Espanhol → Turco / Erik
Erik tradutor Turco
2,293 parallel translation
Bueno, Cole dijo que dejaría el club en paz si le dejaba hacer una canción con Erik Dalton en la última noche del campamento.
Bana, kamp gecesinin sonunda Erik Dalton ile çalarsam kulübü rahat bırakacağını söyledi.
¿ Erik Dalton es uno de sus invitados?
Erik Dalton misafirlerinden birisi mi?
¿ Erik Dalton es una de tus estrellas invitadas?
Erik Dalton senin misafir yıldızın, öyle mi?
La habitación de Erik Dalton es una buena apuesta para la escena del crimen.
Erik Dalton'un otel odası, harika bir cinayet mahalli.
Richard Cole y tú tuvisteis una pelea en la habitación de hotel de Erik Dalton.
- Senin Richard Cole ile, Erik Dalton'un otel odasında kavga ettiğini biliyoruz.
Entonces en la fiesta de Erik Dalton, Cole empieza a reír.
Daha sonra Erik Dalton'un partisinde Cole gülmeye başladı.
De alguien capaz de matar para tocar con Erik Dalton.
Erik Dalton'la çalmak için ölebilecek birisi.
El nombre del Vikingo Mauler es Erik Overson.
Viking Mauler'ın adı Erik Overson.
Obleas de vainilla, vino de ciruela y tomarlo por la parte de arriba.
Vanilyalı kurabiyesi, erik şarabı ve şarkıyı baştan alarak.
Erik... Houdini como sabes... solía hacer ese escape detrás de la caja fantasma, donde nadie podía verle.
Erik, sizin bildiğiniz namıyla Houdini o gösteriyi duvar ardında yapardı.
Hago que la gente huela a ciruela y a luz de sol.
İnsanların erik ve günışığı gibi kokmalarını sağlıyorum.
- Recuerda agradecer a Erik por esto.
- Eirik'e de teşekkür ettiğim söylersin.
Vale, Charlie, ¿ te gustan las pasas?
- Tamam Charlie, kuru erik seviyor musun?
A propósito, he tenido éxito en encontrar a Erik de la ETA.
Boş vermeden önce ETA'daki Eric'i kontrol etme fırsatım oldu.
Te presento a Eric.
Bu Erik.
¿ Es mucho tiempo, Eric?
Çok mu uzun Erik?
¿ Erik te ha dado el ticket?
Eric sana makbuz verdi mi?
Es estraño que el verdadero nombre de Houdini fuera Erik Wiess.
Çok garip, Houdini'nin gerçek adı Eric Weiss'tı.
Niels Erik, acabo de hablar con el Partido Laborista.
Niels Erik, az önce İşçi Partisi'yle konuştum.
Gracias, Niels Erik.
Sağ ol Niels Erik.
Niels Erik, usted ha sido Secretario Permanente durante ocho años.
Niels Erik, sekiz yıldır müsteşarsın.
Crohne ¿ También juega al bridge con la reina?
Niels Erik? Crohne aynı zamanda Kraliçe'yle briç oynamıyor muydu?
Este es Erik Delko.
Ben Eric Delko.
Sí, un plátamo y un par de ciruelas. Sin sentido sobre la mesa del café.
Evet kahve masasının üstünde duran muz ve etrafına dizilmiş birkaç erik.
Su padre Erik es más bajo.
Babası Erik kısa boylu.
Erik Berggren es muy bajo.
Erik Berggren kısa bir adam.
Hola Erik.
Merhaba Erik.
Erik volverá a hacer el triatlón este año.
Erik bu yıl yine Mutlu Kutup Ayısı Triatlon'una katılıyor.
Te llevaré con Erlik.
Seni Erik'e götüreceğim.
Es uno de los tipos de Erlik.
Erik'in adamı.
Entiende esto, Erik...
Şunu anlamalısın Erik...
Los genes son la llave que abre la puerta de una nueva era, Erik.
Genler yeni bir çağın kapısını açacak Erik.
Lo siento, Erik.
Üzgünüm, Erik.
Excepcional, Erik.
Muhteşemsin Erik.
Pequeño Erik Lensherr.
Küçük Erik Lensherr.
Verá filigranas con forma de flores de ciruelo en el papel de atrás.
Gördüğünüz bu Takviye kağıdın üzerinde ki Erik çiçeği şeklindeki filigran.
Erik volverá a casa este fin de semana.
Erik bu hafta sonu izinli eve gelecek.
Te lo dije, Erik.
Sana bu yüzden söyledim, Erik.
Pero Erik...
Ama Erik...
Hola Erik, ¿ has escuchado esto?
Hey Erik, bunu duymuşmuydun :
¿ No es así, Erik?
Öyle değil mi, Erik?
Quiero quedarme aquí, con Erik.
Burada kalmak istiyorum, Erik ile.
Erik, por favor...
Erik, lütfen...
Erik, ya es suficiente.
Erik, yeter artık.
Contra Erik ningún hombre tiene posibilidad...
Erik'e karşı hiçbir adamın şansı kalmaz...
¿ No es Per-Erik?
Per-Erik değil mi?
Vamos, Erik, inténtalo.
Haydi, Erik, sen de dene.
¿ No es así, Erik?
Değil mi, Erik?
Erik Dalton.
Erik Dalton.
Mira, Eric...
Pekala Erik.
Fue Erik.
Erik sayesinde.