Translate.vc / Espanhol → Turco / Esp
Esp tradutor Turco
161 parallel translation
Por lo que uno oye contar... podr ¡ a creerse que Lass ¡ ter es un esp ¡ r ¡ tu del demon ¡ o.
Buradan biliyorum ki kızılderililer Lassiter in kötü bir ruh olduğunu söylüyorlar.
Marc, sé como psiquiatra que podría jugarme el diván por esto, pero ¿ no crees que podría tratarse de un caso de percepción extrasensorial, PES?
Marc, bir psikiyatr olarak bunu dediğim için lisansım elimden alınabilir ama sence bu vaka bir duyu ötesi algı, yani ESP vakası mı?
¿ Cómo llamar ciencia a la PES si no hay prueba científica...
ESP'nin varlığına dair hiçbir bilimsel kanıt yokken
-... de que la PES exista?
- ESP nasıl bilim olur?
Lo llaman coincidencia.
ESP var ama psikiyatri buna tesadüf diyor.
Me interesa la percepción extrasensorial, la PES.
Çünkü duyu ötesi algı ESP ile ilgileniyorum.
¿ Qué tiene esto que ver con la PES?
Bunun ESP ile ne ilgisi var?
Así es.
ESP.
Me gusta esp.
Hoşuma gitti.
Si su percepcion extrasensorial funciona... Solo queria saludarlo.
Kafanızla, ESP'niz çalışıyorsa, kalktığımda, sadece merhaba demek istemişimdir.
wilson, quieres esp... deje la gabardina.
Wilson, lütfen... Pardesümü unuttum.
Intenta usar tu PES con Vincent.
Eğer ESP'en ile ulaşabilirsen Vincent'a bak.
A algunos hermanos los enviaron a agujeros negros, programados para comunicarse por PES con las naves para el gran experimento, como lo llamaban.
Benim bazı robot kardeşlerim Kara Delik Projesi'nde Uzay sondalarından... geriye ESP iletilerini yollamak için programlanıp seçildiler. Oh, bilim adamlarının büyük bir deneyi.
El PES que comparte con el robot.
Ah, ESP'yi robotla paylaşıyorsunuz.
Estudio el efecto del refuerzo negativo en la habilidad ESP.
Negativ etkilenmenin ESP üzerindeki etkilerini araştırıyorum.
¿ Cree en ovnis, proyeción estelar, telepatía, ESP, clarividencia, fotografía espiritual... movimiento telequinetico, full trance media, el monstruo del lago y la teoría de la atlantida?
UFO'lara, burçların yansımalarına, telepatiye, ESP'ye, medyumlara - - Loch Ness canavarına ve Atlantis teorisine inanıyormusunuz?
Hey, vamos Hen, aun no termino de lavarte la esp... ¿ Hen, que sucede?
Rahat dur, Hen. Sırtını keselemeyi bitirmedim... Hen!
Esp- - No, espera.
Hayır, dur!
La percepción extrasensorial existe, Grimm.
ESP ( Duyusal dışı algılama ) gerçekten var Grimm. Kanıtlandı bu.
¡ Fue tu libro sobre P.E.S, lo que te hizo rico!
Seni ESP üstüne yazdığın kitap zengin etti.
Si no es esp, me tendrían tras las rejas tratando de secarme.
Eğer olmasaydı, beni parmaklıkların arkasında tutup kuruturlardı.
James Bond, ( Esp, = Conexión Obligación )
James * Bond *.
Esp'o las conversaciones telef — nicas de mis vecinos.
Komşuların telefon konuşmalarını dinliyorum.
Poco importa si esp'o o no, o si usted se lo dice o no.
Onlara söylemen ya da casusluk yapmam çok az fark ediyor.
Esp...
ho!
Él des-des-desenfundó su esp-esp-espada.
O... kı-kı-kılıcını çekiyor.
Des-des-des desenfundó su esp-espada.
O kı-kı-kılıcını çe-çe-çekiyor.
Escucha, si necesitas a alguien con quien hablar más tarde... [BS : Bull Shit o mierda en esp. lat.]
Teselli etmemi istersen.
Estaba tratando de probar la percepción extrasensorial.
ESP'nin ( Ekstra Güçlendirilmiş Duyusal Algı ) varlığını kanıtlamaya çalışıyordu.
Demostración Pública de Percepción Extrasensorial
ESP Halka Açık Gösterimi
¿ Y hemos de creer estas... percepciones extrasensoriales o lo que sean?
O zaman bu... 6. his ya da herneyse onu kabulleniyor muyuz? ( ESP : ExtraSensory Perception = Duyular Üstü Sezgi )
Ha hecho el test de Zener, números aleatorios y percepción extrasensorial.
Onu Zener kartlarıyla, rasgele sayılarla ESP işleriyle test ettik.
¿ Tiene percepción extrasensorial?
ESP'si mi var? Telekinetik işler mi dönüyor? ( ÇN :
¿ Telequinesia?
ESP : extrasensory perception : duyu ötesi algılama )
Esp... Oh. Espera cariño.
Bir dakika hayatım.
Hrothgar, esp... esposo mío...
Hrothgar, koca... kocacığım...
Quer ´ ia decir, que espero que esté en esp ´ iritu.
Demek istediğim, sadece onun ruhunun burada olmasını umuyorum.
- ESP.
- Psişiğim.
Esp-noon-kaaj...
Loo-Fah-nooc...
Esp... esp... espere.
Dur, dur, dur. Bekle.
Me estás dejando en esp- -?
Beni- -?
Esp... epa, epa, epa, epa. Esperen un minuto.
Bir dakika...
Debe haber algo en las percepciones extra sensoriales.
Bilirsin, ESP ilgili bir şey.
Percepción extra-sensorial?
ESP ( ekstra-duyusal algı )?
Primero, registras el mayor índice ESP / ENG que nunca vi.
İlkin, daha önce asla görmediğim ESP / ENG indeksi gösterdin.
¿ Dónde está el esp...?
Nerede mirr olan -?
Sí, para estudiar su ESP.
Evet beyin dalgalarını incelemek için.
El te entretiene, dale algo de esp acio.
Seni eğlendiriyor, bir oda ver.
Yo les he dado el guión viejo, el corte del director, y bueno, ya sabes, en 3D. sonido esp, y dijeron que era basura!
Tüm senaryo'yu. Onlara ben verdim. Kesilmemiş.. yeni bitti.
Esp rame, voy para...
Bekle, hemen geliyorum.
Descubrimos las actas judiciales que indican que la estrella porno está casado, pero separado de su esp...
Fakat eşinden ayrı yaşıyormuş.