Translate.vc / Espanhol → Turco / Floss
Floss tradutor Turco
32 parallel translation
Lo tengo todo preparado para lanzar un ataque sobre el valle Floss y los viejos pozos de carbón donde hay petróleo y luego hacia arriba.
Floss Vadisi'ndeki kömür madeni ve taş ocaklarına yapılabilecek bir saldırıya karşın her şeyi hazırladım. Sonra bizim borumuz ötecek.
Reporteros aéreos hablaron con la señorita Josie Floss, quien hizo un avistamiento.
Gezici hava muhabirimiz, böyle bir gözlemde bulunmuş olan Bayan Josie Floss'la konuştu.
Justo entre el gay y el brillo dental Ja, ja, ja!
Gey, Ben ile Dental Floss un tam ortasında.
Damas y caballeros, Benjamin Floss.
Bayanlar Baylar. Karşınızda Benjamin Floss.
¿ Ves lo que una cena en casa de los Floss puede conseguirte?
Flossların evinde bir yemeğin neler kazandırabileceğini görüyor musun?
Bueno, esta noche, ellos cenan con Floss e hijo.
Bu akşam FlossSon'la yemek yiyecekler.
Floss e hijo.
FlossSon.
Joe, conocía a la víctima, Diana Floss, ¿ no es así?
Evet. Joe, kurban Diana Floss'u tanıyordunuz değil mi?
Out tryin'to floss, better live what he taught you
Out tryin'to floss, better live what he taught you
¿ De verdad te acostaste con Janet Floss?
Gerçekten Janet Floss'la yattın mı?
Janet Floss no...
Janet Floss değil.
- Silken Floss es la más hermosa.
Silken Floss en güzel kadındır.
Silken Floss es la mujer más hermosa que existe.
Silken Floss gelmiş geçmiş en güzel kadındır.
Silken Floss es la mujer más...
Silken Floss gelmiş geçmiş en güzel...
- Floss lo dijo.
- Floss öyle dedi.
Floss, trae esas bolsas.
Floss, bana şu torbaları getir.
Floss... Tráeme esa vasija, por favor.
Floss bana şu vazoyu kap gel, lütfen.
¿ Qué es esto, maldito molino del Floss?
Ne bu, lanet Keloğlan romanı mı?
Eddie Floss.
Eddie Floss.
Necesitamos hablar con Neysa Floss.
Neysa Floss'la görüşecektik.
Se llamaba... Edward Floss.
Adı Edward Floss'muş.
Estamos aquí investigando el asesinato...
Edward Floss cinayetini -
Bueno, Señoría, en relación a la investigación del asesinato de Eddie Floss...
- Sayın yargıç, Eddie Floss cinayetinde... - İzin mi lazım?
Hola. Usted debe de ser Neysa Floss.
- Neysa Floss olmalısınız.
No soy un asesino. Y por supuesto, no sé nada sobre el asesinato de Eddie Floss.
Katil falan değilim ben ve kesinlikle de Eddie Floss'ın ölümüyle bir alakam yok.
El sirope sacado del almacén no coincide con el encontrado en los pulmones de Floss.
Depodan topladıkları örneklerden hiçbiri adamın ciğerindekiyle eşleşmedi. DNA falan da bulamadılar.
Mira. Vino la mujer de Edward Floss y se puso a llorar sobre su base de maquillaje.
Edward Floss'un eşi geldi ve öyle bir ağladı ki makyajı aktı.
¿ Crees que Floss le pegó?
- Floss ona vurdu mu diyorsun yani?
- Me vine.
- Resmen floşş.
Pues sí, tengo que admitir que yo también me vine.
Evet aslında, benden de bir floşş.