Translate.vc / Espanhol → Turco / Franc
Franc tradutor Turco
81 parallel translation
"Le adjuntamos los 60.000 francos que solicitó". "Queda cerrada su cuenta con nuestro banco".
"Madame, isteğiniz üzere size 60,000 franc gönderiyor ve böylece bankadaki hesabınızı kapatıyoruz."
El mercado se ha hundido, necesitamos 50.000 francos.
Borsa düştü. 50,000 franc yollamanız gerekiyor.
No quiero tener 70.000 francos en casa.
70,000 franc'ı evde tutamam.
Les envío 50.000 francos.
50,000 franc yolluyorum.
He comprado unos diamantes enormes, 180 quilates por 20.000 francos.
Büyük parçalar için pazarlık ettim. 180 karat elmas 20 bin franc.
Has gastado 200.000 francos.
Tam 200,000 franc harcadın.
- Aquí hay 5.000 francos.
- Alın, 5,000 franc.
2.500 francos, Monsieur.
2,500 franc, Monsieur.
¿ Crees que una etiqueta de seis francos no sirve para nada?
Düşünsene 6-franc Health etiketinin hiçbir faydası olmuyor.
40,000 francos en impuestos de herencia!
40,000 franc miras vergisi!
Y 352 francos por el funeral.
Ve 352 franc cenaze için.
- 25 francos.
- 25 franc.
- Te di 15 francos el lunes.
- Sana 15 franc verdim pazartesi günü.
Que no qu ¡ eres v ¡ v ¡ r aquí n ¡ Ch ¡ cago n ¡ San Franc ¡ sco n ¡ en n ¡ ngún s ¡ t ¡ o donde las personas v ¡ van una enc ¡ ma de otra, y no tengan s ¡ t ¡ o para andar, resp ¡ rar o sonreír.
Ne burada, ne Şikago'da, ne de San Fransisko'da, veya insanların birbirinin üstüne çıkarak yaşadıkları, gülümsemek, yürümek ya da nefes almak için yerin kalmadığı bir yerde yaşamak istemediğini.
- La entrada doble, 74 francos.
İki kişilik giriş 74 franc.
Mais je sais parler français. J'ai étudié un an avec mon père qui habitait a Paris quand il était un petit garçon.
Francızcayı küçükken Paris'te yaşamış olan babamdan öğrenmiştim.
France Libre, Combat, Résistance y Franc-Tireur.
Özgür Fransa, Muharebe, Direniş ve Franc-Tireur.
El 24 de marzo, Albert leyó en el Franc-Tireur...
"24 Mart'ta, Albert'Franc Tireur'de şunu okudu :"
El es mi Franc`es!
O benim Fransız arkadaşım!
Francis, gracias nuevamente por tu ayuda.
Oh, francıs, sana Bu kadar yardımcı olduğun İçin tekrar teşekkür etmek istedim
Francis, ¿ me ayudas con mis elongaciones?
Francıs, bacak hareketlerim hakkında Karar vermeme yardımcı olur musun?
Francis, ¿ dónde has estado?
Francıs, nerelerdeydin? Günlerdir seni arıyorum.
Eres maravilloso, Francis.
Oh, francıs, sen harikasın.
- Francis.
Francıs...
Oh, Francis.
Oh, francıs...
Francos.
Franc.
El vino es un Hadley Cabernet Franc del 99 un vino mediocre.
Şarap 99 Hadley Cabarnet Franc. Çok kaliteli.
Creo que el doble es Francie ".
Bir düşün. Galiba kopya Franc- -
- Cabernet Franc.
- Cabernet franc.
Te diré que nunca espero grandiosidad de un Cabernet Franc.
Cab franc hakkında hiç yüksek beklentilerim yoktur.
Estoy de acuerdo en lo del Cabernet.
Cab franc sahiden kötü.
- ¿ Quieres decir Franc? - No, una chica.
- Franc'den mi bahsediyorsun?
Debe ser Franc.
Franc olmalı.
- Mi nombre es Franc.
- Adım Franc.
- ¿ Dónde está Franc?
Franc nerede?
¿ Qué pasa Franc?
Franc neler oluyor?
Franc, realmente la cagué esta vez.
Franc, bu sefer gerçekten işi berbat ettim.
Espera, espera. ¿ Franc?
Bekle, kapatma. Franc?
Franc... ¿ Hola?
Franc... Alo?
¿ Franc?
Franc?
Gracias, Franc.
Teşekkürler Franc.
- Lo sé, pero sería... - Franc.
Evet, biliyorum ama...
A FRANC Y, PSICOSIS PERMANENTE A KATHY, DAÑO CEREBRAL
FRANCY, KALICI PSİKOZ KATHY, BEYİNDE KALICI HASAR
Franck, ¿ qué haces?
Franc, ne halt yiyorsunuz?
La multa se fija en la suma justa de 20 millones de francos, que se abonarán inmediatamente para evitar represalias sangrientas.
20 Milyon franc'ın hepsi tez vakitte bu, kanlı savaşın kurbanlarına aktarıImalıdır.
¡ Dios Todo Poderoso! Dele a Myriam 20 millones de francos para pagar la multa.
Yüce Tanrı Myriam 20 milyon Franc ver.
Mitad merlot, mitad cabernet franc.
Yarı merlot, yarı cabernet franc.
Tú, yo y Dwight?
- Aferin Franc.
- Dwight dijo eso?
Atıyorsun be Franc.
- Gracias. - Ok.
Bakın Franc ve ben bunu konuştuk çünkü ben de kızmıştım ama burası özgür bir ülke.
Mira, Franc y yo ya hablamos acerca de esto porque me pone loco también.
Oldu bitti, aşın artık.