Translate.vc / Espanhol → Turco / Franck
Franck tradutor Turco
311 parallel translation
Su siguiente paciente está esperando, Dr. Franck.
Sıradaki hastanız bekliyor Dr. Franck.
Frank Chalert.
Franck Schaller.
Hasta vi al cojo Franck allí, incluso Dzurilla y Kamenicky.
Yaşlı, topal Frank'i, hatta Dzurilla ve Kamenicky'i bile orada gördüm.
El primer compás de la Sonata en La A-mayor de Franck.
Franck'ın La Majör Sonatı'nın uvertürü.
10.000 francos no es verosímil.
10,000 franck... çok komik!
Franck, ¿ qué tal?
Merhaba Frank, nasılsın?
Franck, no me des la basura de historia de la playa.
Frank, şu plaj hikayesi için bana bok atma.
Franck, sal fuera.
Franck, oraya gitsen iyi olur.
Hola, debes ser Franck.
- Merhaba. Siz Franck olmalısınız.
Soy el asistente de Franck.
Ben Franck'ın asistanıyım.
Hola.
Ben Franck.
Soy Franck, un placer de conocerlas.
"Tanıştııma meemnun" oldum.
Un pastel se hace con harina y agua.
Franck, pasta dediğin un ve sudan yapılır.
Disculpa, Franck.
Pardon Franck. Bir saniye müsaade eder misin?
Annie. Nina y Franck estaban a cargo ahora.
Annie, Nina ve Franck, olaya el koymuşlardı.
George. línea dos.
Dert değil. George, Franck'ın ofisinden arıyorlar.
- ¿ Quién es Franck Eggelhoffer?
- Franck Eggelhoffer kim? - Ne?
Franck y su equipo llegaron pana finalizar los detalles.
Franck ve ekibi, düğünün son detaylarını halletmek için geldiler.
Howard, ¿ Franck dijo algo sobre sacar todos los muebles?
Howard, Franck mobilyaları çıkarmakla ilgili bir şey dedi.
Será gran ayuda.
Franck, çok yardımcı olursun.
¿ Tendremos cisnes? Me pareció bonito tener cisnes caminando por los tulipanes.
- Franck, lale bordürlerin oraya kuğuların yakışacağını söyledi.
Franck, ¿ el toldo se conectará por aquí?
- Franck, çadır buraya mı bağlanacak? Onu tamir edecektim.
No, Franck.
Hayır Franck.
¡ Franck! ¡ Franck!
Franck!
Franck y Howard limpiaron la entrada sin costo extra.
Franck ve Howard, yolu kürekle temizlediler. Hem de bedavaya. - Franck?
Franck, ¿ tienes la aguja y el hilo?
Franck, iğne ve ipliğin var mı?
¿ Dónde están los autos?
Franck, arabalar nerede?
Franck. ¿ dónde estás?
- Franck? Neredesin? Pasta.
Que tal si Franck nos organizara el baby shower?
Bebek partisini Franck yapsa nasıl olur? - Franck mı?
- Franck? - Como un favor, cariño.
- İyilik olarak tatlım.
Yo pense que ya te caia bien Franck, a estas alturas.
- Adamı sevdiğimi hiç söylemedim.
No, no, Franck.
Bu sefer olmaz.
Contrate a Franck para un doble baby shower.
Howard, acele et. Çabuk. Kızlara çifte bebek partisi yapmak için Franck'ı tuttum.
- Despues del shower, - Gracias. Nina estaba mostrando a sus amigas el nuevo cuarto del bebe... y Franck empezo a dar consejos de decoracion.
Partiden sonra Nina birkaç arkadaşına yeni bebeğin odasını gösteriyordu.
Esto es lo que sugeriria.
Franck da dekorasyon fikirleri vermeye başlamıştı. Önerimi söyleyeyim.
Admito que nos dejamos llevar, y no todo era culpa de Franck's,
Buraya büyük bir pencere. Biraz kendimizi kaptırdığımızı kabul ediyorum. Üstelik hepsi Franck'ın suçu bile değildi.
- Howard! Howard! Franck y su grupo sufrian para que el dormitorio estuviera a tiempo.
Franck ve ekibi, bebeğin odasını doğuma yetiştirmek için gece-gündüz çalışıyorlardı.
Saber que Franck estaba en casa me hacia sentir mejor,
Tuhaf ama Franck'ın evde olduğunu bilmek içimi rahatlattı.
- Oh, Franck, no voy a cerrar los ojos. - No me contradigas.
- Franck, gözlerimi falan kapatmam.
No tegusta tener diversiones.
Başlatma Franck'ından. Hiç eğlenmek istemiyorsun.
- George, Franck, cena!
Görürsün. - George, Franck, yemek hazır.
Oh, Franck. - Voy cayendo. - Oh, Dios, estas bien?
İniyoruz.
Mis hijos se llaman Sébastien y Franck, no Mohamed y Alí.
Muhammed ya da Ali değil yani.
¿ Cómo se llama este tipo?
- Franck.
- Franck.
- Frank.
- Frank.
- Franck.
- Franck. - ¿ Franck?
- Franck mı?
Franck.
Franck!
el asistente de Franck.
Franck'ın asistanıyım.
Qué?
Artık Franck'ı sevdiğini sanıyordum.
- Oh!
Hayır Franck.