Translate.vc / Espanhol → Turco / Frittata
Frittata tradutor Turco
102 parallel translation
Hice lo que se conoce como... la tarta sin corteza, la frittata.
Fritata diye bilinen şeyi yaptım... ekmek kabukları olmayan İtalyan omletini.
Llévate una frittata.
- Bir fritata al.
- No seas ridículo. Papá, ¿ no viste el pan frittata de Frasier?
Baba, Frasier'ın frittata tavasını gördün mü?
Ma quería que les avisara que está haciendo tortillas.
Annem frittata pişirdiğini sana söylememi istedi.
¿ Por eso ma está haciendo tortillas?
Annem bu yüzden mi frittata yapıyor?
Sólo se me permitió hacer algo sin queso, sin hongos y freírlo sin grasas, gracias a la chica de la burbuja de plástico.
Plastik balondaki kız yüzünden peynirsiz mantarsız, yağsız frittata yapabildim sadece.
Prueba el revuelto.
Frittata'yı denemelisin.
Hago una frittata cojonuda. No sé qué es eso, pero... creo que no.
- Sana "mentoha" yaparım. - Onun ne olduğunu bilmiyorum ama sanmıyorum.
Frittata. Yo quiero con ketchup.
- Ben ketçap istiyorum.
Tiembla tanto que todos mis huevos son revueltos.
Sarsıntı o kadar kötü ki, bütün omletlerim frittata oldu.
¿ Quiere un poco de tortilla?
Biraz frittata ister misiniz?
Bernie, esta "frittata" es fabulosa.
Bernie, sebzeli omlet harika olmuş.
Prueba esto. "La tuna espinada".
Şunu dene, sıcak tonlu frittata.
Aquí tienen una frittata deliciosa.
Burada çok güzel fritataları var.
¿ Eres hombre de frittata?
Şimdi sen parayı havalandırırken inanmak için her ay... Sen bir fritata adamı mısın?
La Frittata está a punto de venir.
Frittata geliyor.
Consigamos esa frittata.
Hadi şu fritattanı al.
- ¿ Y qué exactamente es una "fritada"?
- Frittata tam olarak ne oluyor? - Baba!
Hice una frittata.
Bende İtalyan omleti yaptım.
Frank, prueba la frittata.
Frank, İtalyan omletini denesene.
Primero me dices que mi lasaña necesita sal y ahora la frittata de Debra es buena.
Önce lazanyamın tuzsuz olduğunu şimdi de Debra'nın omletinin güzel olduğunu söylüyorsun.
Bueno, Deb al menos a alguien le gustó tu frittata.
Deb, en azından biri omletini beğendi.
frittata.
Omlet.
Les enviaré una frittata.
Size omlet gönderiyorum.
Haces una frittata estupenda.
- Acayip güzel omlet yapıyorsun.
Podría hacer una frittata para cenar.
Tamam, akşam yemeğinde de omlet yaparım.
- Bueno, ¿ qué te parece? - ¿ Frittata?
Ne düşünüyorsun?
Hice una frittata.
"Frittata" yaptım.
No tan gruñón como cuando se enteró.... que no tenía guayócoli, jugo blanco o grasa de huevos.
Aslında dışarı çıktığında pek sayılmaz. Bende hiç guavalini yok, yada frittata juice, egg-white lattes.
- Scotty, la frittata está buenísima
- Scotty, frittata harika olmu.
Sarah, Scotty hace una frittata deliciosa... siéntate por lo menos y pégale un par de bocados
Sarah, scotty harika bir frittata yapmış. En azından oturup bir ısırık alabilirsin.
¿ Alguien quiere más frittata?
Biraz daha frittata isteyen var mı?
¡ Frittata!
Frittata!
Siento si la tortilla está un poco seca.
Frittata biraz kuru olmuşsa kusura bakmayın.
Esto es totalmente local Frittata de alimentos.
Bu tamamen yerel yiyeceklerden yapılmış bir karışım.
¿ Frittata no? ¿ Bombonini no?
Frittata ve bombolini yok mu?
La belleza de una frittata... es que se puede hacer con cualquier cosa que tengas.
Menemenin en güzel tarafı elindeki her türlü malzemeyi kullanabilmendir. Buzdolabındaki her şeyi kullanabilirsin.
Lo que poca gente sabe es que la frittata... debe ser consumida al tiempo.
Çok az insanın bildiği şeylerden biri de menemenin oda sıcaklığında yenmesi gerektiğidir.
El secreto para hacer una excelente frittata... es una sartén muy caliente... porque eso... es lo que las hace esponjosas...
Şimdi, harika bir menemenin püf noktası çok sıcak bir tavadır çünkü bu sayede, dostlarım ancak böyle pofuduk olur.
Una frittata es básicamente un omelet al estilo italiano, que, si pudiera... un omelet al estilo italiano...
İtalyan tarzı yapalım Bunu mu arıyordun?
Pero no tienen barritas de cereal para mujeres deportistas.
Uçuş menüsünde frittata vardı.
Para comer nos sirvieron omelette.
Uçuş menüsünde frittata vardı.
Mark quería hacerle el desayuno en la cama a Bob por su aniversario, así que lo guié para hacer una frittata.
Mark aydönümlerinde Bob'a yatakta kahvaltı hazırlamak istiyor. Bu yüzden bende ona Frittata'yı tavsiye ettim.
Ahora lo que tengo para ustedes es un delicioso queso de cabra y tortilla de tomates tradicional y vamos a aderezarlo con un poco de crema fresca.
Sizin için harika keçi peyniri ve aile yadigarı domatesli frittata yaptım. Üstünü de biraz taze krema ile süsleyeceğiz.
Quizás debería haber hecho tortilla.
Frittata yapsam daha iyiydi sanırım.
Voy a poner otra frittata de setas en el horno.
Fırında bir tane daha mantar frittata yapacağım.
¿ Cuántas frittatas de clara de huevo se puede comer una persona?
Bir insan kaç tane frittata yiyebilir ki?
Mi mamá estaba preparando una frittata.
Annem frittata yapıyordu.
Es una frittata de clara de huevo.
Egg white frittata.
Sólo vean ese rico y cremoso color. Qué hermoso. Ahora pasemos a la frittata.
Çok güzel di mi?
Tal vez frittata.
Belki de menemen.