Translate.vc / Espanhol → Turco / Gsc
Gsc tradutor Turco
56 parallel translation
Aumento de la presión externa. 800 GSC y subiendo.
Kaptan, dış basınç yükseliyor, 800 GSC ve artıyor.
1.000 GSC y subiendo.
1.000 GSC ve artıyor.
A esta altitud la presión es 15.000 GSC.
Mevcut durumda ki basınç 15,000 GSC.
GCS, 6. Respiración, 16. Pulso, 150 Presión sanguínea, 70 sobre 50.
GSC 6, solunum 16, nabız 150, kan basıncı 50 üstünden 70.
Molly se aloja con la comisión de seguridad global, una rama de seguridad nacional, y ahora de golpe Ethan es confiscado?
Molly, HomeSec'in bir kolu olan GSC ile yatağa giriyor ve şimdi birdenbire Ethan'ın yetkisi alınıyor.
¿ Tenía John algún enemigo fuera de la Comisión de Seguridad Global?
John'un GSC'nin dışında bir düşmanı var mıydı?
Esta es una llamada para el despliegue inmediato de la fuerza Humánica de la CSG.
Bu GSC'nin güvenliği için Humanich'lerin savaş düzeni alma emridir.
Repito... esta es una llamada para el despliegue inmediato de la fuerza Humánica de la CSG.
Tekrar ediyorum, bu GSC'nin güvenliği için Humanich'lerin savaş düzeni alma emridir.
Tenemos híbridos... en el CSG.
Melezler, GSC merkezinde.
Molly se aloja con la comisión de seguridad global, una rama de seguridad nacional, y ahora de golpe Ethan es confiscado? Vamos, Toby, de...
Molly, HomeSec'in bir kolu olan GSC ile yatağa giriyor ve şimdi birdenbire Ethan'ın yetkisi alınıyor.
Tenemos Híbridos aquí... en la GSC.
Melezle GSC'ye girmişler.
Estamos recibiendo reportes preliminares de la explosión de una bomba que devastó el Ala de Inteligencia de la GSC.
Alınan ön raporlara göre... GSC'nin istihbarat kanadında bir patlama meydana geldi.
No, la vi morir en el Ala Faraday en la GSC.
Hayır, onu GSC'de Faraday kanadında ölü bir şekilde gördüm.
Mientras la nación está de luto por las víctimas del bombardeo al GSC, unidades antiterroristas han sido enviadas a una búsqueda mundial de los bombarderos.
GSC'de yaşanan bombalı saldırı sonucu kurbanlar için ulusal yas ilan edilirken, anti-terör ekibi, bombacıları bulabilmek için dünya genelinde bir arama başlattı.
Eres propiedad de farmacéuticas GSC.
Sen de GSC Çiftliği'nin malısın.
La GSC ha hecho un equipo para el virus hace nueve meses desde que se enteraron que fuiste contaminada.
GSC dokuz ay önce sana hastalık bulaştığını öğrenince virüs ekibi kurdu.
No me di cuenta que el GSC tenía un rastreo de él.
GCS'in üzerine izleyici yerleştirdiğini fark etmemiştim.
Sí, dado que el GSC es propietario de Humánicos, y este se encuentra bajo la jurisdicción del Departamento de Seguridad Nacional, la decisión será mía y solo mía.
Evet, GSC Humanich'lerin sahibi olduğundan ve de GSC "Ulusal Güvenlik" e bağlı olduğundan, kararı ben vereceğim.
Quizá te hicieron algo los del CSG.
GSC sana bir şey yapmış olabilir.
Necesito entrar en el laboratorio del CSG.
Bunları GSC'deki laboratuvara götürmek zorundayım.
El CSG no es tu amigo.
GSC senin dostun değil.
El CSG no es tu amigo.
GSC senin arkadaşın değil.
El CSG tiene un virus para matar a los híbridos.
GSC'nin elinde melezleri öldürecek bir virüs var.
El CSG buscará tu coche. Y cuando Shepherd lo descubra, buscará el mío también.
GSC arabanı arıyor olacak Spherded çözdüğünde benimkini de arıyor olacak.
- Mis archivos del CSG.
- GSC'deki dosyalarım.
No podemos dejar que el CSG libere un virus.
GSC'nin virüs salmasına izin veremeyiz.
Los presuntos terroristas han sido identificados como la antigua astronauta y trabajadora de la CSG, la doctora Molly Woods y el deshonrado veterano de la Guerra del Golfo
Sözde teröristler eski bir astronot ve GSC çalışanı Dr. Molly Woods ve de gözden düşmüş bir İkinci Kuveyt Savaşı gazisi olan...
La CSG tiene un virus... que puede matarnos a todos.
GSC'nin elinde hepimizi öldürecek bir virüs var.
Si una persona deja las instalaciones, solo una... y va a llevar a la CSG justo hasta nosotros.
Burayı bir kişi terk ederse yalnızca bir kişi, GSC'yi bize getirir.
Con esta alerta roja que debe acabar en 24 horas, ¿ se atreverá la CSG a extenderla y arriesgarse a disturbios en las calles?
24 saat içinde bitecek tecritten sonra GSC süreyi uzatıp insanları sokaklara çıkma riskini alacak mı?
La CSG tiene un virus que mata a los híbridos.
GSC'nin elinde melezleri öldürecek bir virüs var.
El CSG ha arrastrado literalmente a nuestra hija fuera de mi living.
GSC kelimenin tam anlamıyla kızımızı oturma odasından çekip götürdü.
- Estaba en camino de ayudar a Kelsey... cuando la CSG desató un infierno de terror sobre Molly, Ahdu y su gente.
- Kelsey'e yardım etmek için yoldaydım o sırada GSC ; Molly, Ahdu ve halkı üzerine katilleri saldı.
Si me entrego, la CSG liberará a Kelsey.
Teslim olursam, GSC, Kelsey'i serbest bırakacak.
Mira, voy a mantener a la CSG ocupada.
Bak, ben GSC'yi oyalayacağım.
Hay alguien en la CSG que creo que puede ayudar a Ahdu.
GSC'de Ahdu'ya yardım edebileceğini düşündüğüm biri var.
No, si estás a menos de 30 kilómetros del CSG, te localizarán.
Hayır, GSC'nin 20 mil yakınına girersen, seni bulacaklar.
Y tampoco la CSG.
Ve GSC de bilmiyor.
Me estás pidiendo que robe equipo de la CSG, que ayude y sea cómplice de una conocida fugitiva y enemiga del estado.
GSC'nin ekipmanlarını çalıp ülkenin kaçak düşmanına yardım ve yataklık etmemi mi istiyorsun?
Lucy quiere que remueva su fecha de caducidad y si no lo hago, enviará este video a la CSG.
Lucy sona erme tarihini kaldırmamı istiyor. Yapmazsam videoyu GSC'ye gönderecek.
¿ John tenía enemigos fuera de la GSC?
John'un GSC'nin dışında bir düşmanı var mıydı?
Esto es un llamado para el despliegue inmediato de la fuerza de Humánicos al GSC.
Bu GSC'nin güvenliği için Humanich'lerin savaş düzeni alma emridir.
Esto es un llamado para el despliegue inmediato de la fuerza de Humánicos al GSC.
Tekrar ediyorum, bu GSC'nin güvenliği için Humanich'lerin savaş düzeni alma emridir.
Tenemos híbridos aquí... en la GSC.
Melezler, GSC merkezinde.
Nuestras fuentes nos dicen que el general Shepherd se escapó de la CSG después de ayudar a la célula terrorista que atacó sus cuarteles generales, yendo a...
Kaynaklara göre, General Shepherd, GSC'ye yapılan saldırıda teröristlere yardım ettikten sonra kaçtı. Bölgesel karargâh olarak bilinen- -
Shepherd pensaba que era quién estaba detrás de los ataques aquí en la CSG, no los híbridos.
Shepherd, GSC saldırısının arkasında onun olduğunu düşünüyordu. Melezlerin değil.
¿ Qué tal si saltamos a mi camión, manejamos un poco, y le encontraremos una habitación en la CSG?
Arabama atlayıp, küçük bir gezintiden sonra GSC'ye gitmeye ne dersin?
Algo que la CSG nunca me permitiría hacer, porque no tiene aplicaciones militares.
GSC'nin yapmama asla izin vermeyeceği bir şey çünkü askeri bir güncelleme değil.
Lo sacaron volando fuera de la CSG.
- GSC'nin dışında hemen üstüne çullandılar.
Toby fue muerto por por un dron enviado por la Comisión de Seguridad Global, no por los híbridos.
Toby bir GSC'nin insansız hava aracı tarafından öldürüldü melezler değil.
- De acuerdo, bien.
GSC 14.