English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espanhol → Turco / Génio

Génio tradutor Turco

9,632 parallel translation
Creo que el término "genio" es más políticamente correcto.
Bence "inek" terimi siyasi açıdan daha doğru.
Strauss tiene un hacker genio ayudándolo.
Strauss'a dahi bir hacker yardım ediyor.
El hombre es un genio de la estafa... pero no sin habilidades.
Hilebazın tekidir ama bazı yetenekleri de vardır.
Eres un genio.
- Sen bir dâhisin.
Este tipo, que es un genio informático, nos deja su portátil para que encontremos fácilmente información sin encriptar.
Adam bir bilgisayar dehası. Laptopunu, şifrelenmemiş bilgiyle kolayca bulmamız için bırakıyor.
Bueno, es acerca de un genio de las computadoras, así que naturalmente es interpretado por Keanu Reeves.
Bir bilgisayar dehasıyla ilgili. Hâliyle Keanu Reeves oynuyor.
¿ Y qué pasó después, genio?
O zaman ne oldu dâhi çocuk?
De acuerdo, genio. ¿ Quieres que trabajemos juntos?
Peki, dahi çocuk. Birlikte çalışmak mı istiyorsun?
¿ No es una especie de genio de la informática?
- Bilgisayar dehası değil miydi?
Sr. Castle, es un genio.
Bay Castle, siz bir dahisiniz.
Britta es un genio rico con superpoderes y va a vivir en nuestro sofá sin razón.
Britta süper güçleri olan zengin bir dahi ve hiç sebepsiz yere divanımızda yatacak. - Olamaz.
- Podrías ser un genio.
Neden yaptın bunu?
De acuerdo genio, pero el título es "Chang hace Greendale..."... esperen.
Tamam ukala şey, ama başlık "Chang Greendale'i yapıyor..."
Todo un genio.
Ukala tavırlar.
Increíble, Abed es un genio.
- Harika, Abed bir dahi.
O quizá yo sea un genio.
- Ya da dahiyimdir.
Que soy un genio, pero ya lo sabíamos.
- Ben dahiyim demek ama bunu zaten biliyorduk.
Ella es normal y nos traduce el mundo mientras la ayudamos a entender a su hijo genio.
O normaldir ve biz oğlunu anlamasına yardımcı olurken o da bizim dünyayı anlamamıza yardımcı olur.
Un genio.
Bir dahi.
No soy un genio, pero sí fui un chico, y tú también lo fuiste.
Dahi değilim ama ben de çocuk oldum, sen de öyle.
Está aprendiendo cómo ser un genio adulto algún día.
Bir gün nasıl yetişkin bir dahi olacağını öğreniyor.
- Eso es ser un genio.
- Dahi işiydi onlar.
No tengo nada de genio.
- Dahi kısmını bilemem.
Ella es normal y traduce el mundo para nosotros mientras nosotros la ayudamos a entender a su hijo genio.
O normaldir ve biz oğlunu anlamasına yardımcı olurken o da bizim dünyayı anlamamıza yardımcı olur.
Eres una maldita genio. ¿ Así que no pudiste resistirte a la batalla?
O kesinlikle bir dâhi. Savasa dayanamadin demek?
Titus, eres un genio.
- Titus, sen bir dâhisin.
Lo importante es que soy un genio y superbueno con los clientes.
Anlayacağınız, ben bir dâhiyim müşterilerle de aram çok iyi.
Como si tú fueras una especie de genio de motes para el chocho.
- Amları kodlayan zeka küpü mü oldun şimdi?
Empezó una aventura con Noah Solloway, y el genio salió de la lámpara.
Noah Solloway ile bir ilişkiye başladı. ... ve sonrasında da cin şişeden çıktı.
A Philip le gusta jugar al genio loco en su pequeña granja en Warren, pero quiero decir, lo único que le importa... todo lo que le importa a un escritor... es una crítica positiva en el Times.
Philip, Warren'daki küçük çiftliğinde deli dahiyi oynamayı sever ama tüm umursadığı, tüm yazarların umursadığı Times'da bir övgüdür.
Un genio loco que descubrió la fórmula para transmutar elementos a oro.
Nesneleri altına dönüştürmenin formülünü bulan çılgın bir dahi.
- Porque soy un genio.
- Dâhiyim de ondan.
Dylan, Chick es un genio vendiendo su producto.
Nedenini biliyorsun. - Dylan, Chick kazıkçının teki.
Y es un genio con las computadoras.
Bilgisayar konusunda bir dâhi.
¿ No tiene sentido que ayudes a poner... al genio otra vez en la botella?
Cini şişeye geri koymaya yardım etmek sana mantıklı gelmiyor mu?
¡ Eres un genio!
Sen bir dâhisin!
Terry de vacaciones, eres un genio.
Tatilci Terry, kafan iyi çalışıyor.
No hasta las 22 semanas, genio.
- 22. haftaya kadar olmaz o, dahi şey.
Tenía mal genio.
Agresifti.
Debes ser un genio.
Nasıl böyle bir fikir aklına geldi?
Eres un genio diseñándolos.
Sen olmasan kim böyle detayları düşünürdü?
Eres un genio, Johnny Frost.
Bir dâhisin Johnny Frost. Aradığımız yer burası.
Peralta, es usted un genio.
- Peralta, kafan zehir gibi çalışıyor.
Peralta, es usted un genio.
Peralta, kafan zehir gibi çalışıyor.
Puede que seas un genio.
- Bir dahi olabilirsin.
Era puro genio.
O bir dahiydi.
Es el chico genio que proteges.
Gözünü ondan ayırma.
Parte de su genio, una panorámica de su magnificencia, es el hecho de que es tan vulnerable.
Onun deha tarafı, ihtişamlı tarafı, savunmasız olduğu gerçeğidir.
" Sólo te dejará, eres un genio.
"Git buradan, sen bir dahisin."
Así que si Nate aparenta ser algo engreído al principio, recuerda que, en realidad, es un genio, ¿ sí?
Nate başlarda biraz çok bilmiş gibi görünebilir. Yalnızca şunu hatırlamaya çalış. O bir dahi.
No hay genio, pero hay una botella porque nuestro protagonista era bebedor.
Peri yok ama bir şişe var... çünkü adamımız tam bir içiciymiş.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]