Translate.vc / Espanhol → Turco / Hustle
Hustle tradutor Turco
86 parallel translation
¿ Bailas el hustle de Nueva York o el latino?
New York figürünü mü yapıyorsun, yoksa Latin mi?
- ¿ Sabes bailar el tango-hustle?
- Tango figürünü biliyor musun? - Evet.
- ¡ Has el "hustle"!
- Acele et!
Hustle de nuevo... Vamos Vamos!
Defans için geri koşun!
El "Hustle" era demasiado agotador.
Hustle çok efor sarf ettiriyordu.
Amplio Oeste Tumulto.
Spread West Hustle...
Oeste Tumulto 60... ¿ 60 Comanche?
West Hustle, 60... 60 Komançe.
Bueno, esta es por Charlie Hustle, de acuerdo?
Evet, bu Charlie Hustle için tamam mı?
Le enseñé a Nick el'Hustle'en menos de una hora.
Nick'e "the hustle" ı nasıl yapacağını bir saatten az bir sürede öğrettim.
Cuando descubrimos su revista "Hustle" edición especial de Navidad.
Noel'de Hustle dergisini özel sayısını bulduğumuzda.
Tenemos que ir a bailar esta noche.
Bu gece Hustle yapmalıyız.
Esta noche iremos a bailar.
Bu akşam Hustle yaparız.
Un poco de Hustle.
- Biraz Hustle numarası yapıyorum. - Hustle mı?
Jane, baila conmigo.
Benimle Hustle yap.
¡ No! Bailábamos Hustle.
Sadece Hustle yapıyorduk.
Bailaban Hustle.
- Hustle yapıyorlardı.
¿ Y no es cierto que te gusta el Hustle?
- Hustle da mı sevmiyorsun?
¿ Si anulo el contrato, bailarás Hustle conmigo otra vez?
Eğer kontratını iptal edersem, benimle yine Hustle yapar mısın?
Podemos ir a un lugar de gente más vieja, a bailar Hustle.
Hustle yapabileceğimiz daha olgun bir yere gidelim.
Podemos bailar Hustle aquí.
Burada da yapabiliriz.
¿ Les enseñamos a hacer el hustle?
- Onlara Hustle yapmayı gösterelim mi?
¿ Sabes bailar el hustle?
- Hustle yapmayı biliyor musun?
Sí. Charlie Carreras quiere saber si trajimos algo de comer.
Evet, Charlie Hustle yiyecek bir şey getirip getirmediğimizi soruyor.
¿ Que quiere bailar el hustle?
Çabuk ol mu diyordur?
El hustle, la hora
- Halay, hora.
Ni hustle, ni hora.
- Halay, hora falan değildi.
Soy Charlie Trabajo.
Charlie Hustle.
¿ Por que no el disco?
Neden hustle yapmıyoruz?
Hagamos eso...
Hustle'ın nesi var?
Porque es estupido... y quiero bailar tango.
Çünkü hustle salak bir dans ve ben tango yapmak istiyorum.
Tenemos a Dora bajo custodia.
Hustle! hustle!
Primero, iba a ser zapateo.
En başta, Hustle olacaktı.
Mire, no voy a decirle que soy Charlie Hustle.
- Neden? Bakın, Charlie Hustle olduğumu söyleyecek değilim.
Mejor haciendo The hustle.
Şuna bak. Hustle dansı.
¿ Fiebre de sábado por la noche?
- Hustle. Cumartesi Gecesi Ateşi?
Les vamos a enseñar un baile sencillo, hermosos concursantes, puede ser... el'hustle',
Bütün yarışmacılara basit danslar gösterilecek. Bu The hustle olabilir.
Bueno, eso es porque nunca me has visto con el modo'hustle'Andi. Es de lo-cos.
Çünkü bunun sebebi beni hiç koşuşturma modanda görmedin, Andi.
Bueno, el programa Real Hustle es a las 8.30.
Real Hustle 8.30 da.
Oye, "The Real Hustle" es más tarde.
The Real Hustle var bugün.
Se había ganado el sobrenombre'Charlie Hustle'... "
"Saldırgan Charlie lakabını hak etti..."
¡ Hustle!
Acele et!
- Hustle!
- Koş!
Vamos, Hustle.
Binin. Acele edin.
Hustle up, 44.
Acele et, 44.
- Uck - Él era el que hacía el bullicio.
- Hustle dansı yapıyordu.
- Que hasta Hustle, Pallas.
- Acele edin.
Él tenía "The Hustle".
Onda "The Hustle".
Hustle S04E05 "Conning the Artists" Traducción :
Çeviri XgandalfX İyi Seyirler...
- El Hustle? - El Hustle.
- Hustle mı?
Una cosa sobre el modo'hustle', necesito estar a solas. ¿ Vale?
Çok deli bir şey.
Hustle arriba.
Hadi. Acele et.