Translate.vc / Espanhol → Turco / Ibiza
Ibiza tradutor Turco
257 parallel translation
- Me voy a Ibiza.
- Ibiza'ya gidiyorum.
- ¿ En Ibiza?
- İbiza'da mı?
Una vez vi a un hombre de Ibiza que escribía un libro sobre falsificaciones y vino a verme a París
Bir zamanlar sahtekarlıklar hakkında kitap yazan... bir adam, Ibiza'dan Paris'e beni görmeye geldi.
Bueno, ahora ya saben que yo me reuní con François y en la isla de Ibiza de golpe nos encontramos con la mayor serie de escándalos de toda la historia del engaño.
Şimdiye kadar anladığınız üzere François'le anlaştık... ve Ibiza adasında kendimizi... tüm sahtekarlık tarihinin en büyük skandallarının... içinde bulduk.
Una isla... dos Ibizas.
Tek bi ada, iki Ibiza.
Vine a Ibiza en 1959, después que descubrí que en América ciertos aspectos de mi vida se volvían muy difíciles.
Ben 1959 da, Amerikadaki hayatımın vaziyetin kesin... bir şekilde zorlaştığını farkettiğimde... Ibiza'ya geldim.
Ibiza no es un lugar para la sociedad snob.
Ibiza kesinlikle züppe sosyeteye göre bir yer değil.
Es Ibiza, ese es su encanto.
Burası Ibiza ve buranın çekiciliği bu zaten.
y la razón por la que nos gusta vivir aquí.
Ibiza'yı Ibiza yapan bu. Burada yaşamayı bu yüzden seviyoruz.
Ibiza es Ibiza y aquí la gente es ella misma, ya sabes, haciendo cosas extrañas todo el tiempo, ya sabes.
Ibiza Ibiza'dır, ve burada insanlar kendileridir, anlarsınız ya... insanlar daima oldukça ilginç şeyler yaparlar, bilirsiniz.
Hace varios meses leí un artículo acerca de Elmyr de Hory... y quedé tan impresionado... que decidí venir de Minnesota a Ibiza con la esperanza de reunirme con Elmyr.
Birkaç ay önce, bir makale okumuştum... Elmyr de Hory hakkında... ve çok etkilenmiştim... Elmyr ile tanışmak ümidiyle...
Y ahora me he convertido... en su guardaespaldas.
Minnesota'dan Ibiza'ya gelmeye... karar verdim. ve şimdi onun... koruması oldum.
Otro pintor de Ibiza.
Ibiza'daki bir başka ressam.
Este es nuestro coproductor.
Ibiza'dan birisi daha. Yapımcılarımızdan biri.
Un amigo mío tiene un bar en Ibiza.
Arkadaşımın İbiza'da barı var.
¿ Por qué no le escribes a Colin y le dices que Janet va para Ibiza?
Neden Colin'e yazıp, Janet'in Ibiza'ya gideceğini bildirmiyorsun?
Si buscas calor, vete al sur, a Ibiza.
Eğer heyecan arıyorsan, güneye, Ay-biza'ya git.
Estaba desnudo en una playa de Ibiza, cuando de repente me acordé : 12 de octubre, el cumpleaños de Nickie.
Sadece Bisa yakınlarındaki sahilde çıplak yatıyordum ki birden şimşek çaktı. 12 Ekim Nickie'nin yaşgünü.
¿ Entonces quieres ir a "Ibiza"?
İbiza'ya gitmeyi gerçekten çok istiyorum.
"Ibiza". "Ibiza".
- İbitza?
"Ibiza".
- İbitza.
- Es lo que hacía en Ibiza.
- lbiza'da da böyle olmuştu.
Tus camisetas de Ibiza no las busques, me las traje.
İstediğin İbiza tişörtlerini aldım.
Real World Ibiza, aquí voy.
Ibiza, bekle ben geliyorum.
Entonces organicé unas pequeñas vacaciones para él, en Ibiza.
Sonra da ona Ibiza'da küçük bir tatil ayarladım.
No, nunca he estado en Ibiza.
Hayır, hiç Ibiza'ya gitmedim.
En Ibiza.
İbiza'da.
- Por que en Ibiza?
- Neden Ibiza?
New Order se fue a Ibiza y tardo dos anos en grabar el maldito disco.
New Order Ibiza'ya gitti ve albüm kayıtları iki sene sürdü.
Me gusta pensar que soy Ibiza.
İbiza olduğumu düşünmek güzel.
¡ Yo soy la maldita Ibiza!
Ben İbiza'yım!
Sí, conozco Ibiza, un poco.
Ibiza'yı biliyorum.
Nunca he estado en Ibiza.
İbiza'ya hiç gitmedim.
Asi que fuiste a Ibiza.
Ibiza'ya gitmişsin.
Acerca de Ibiza, era joven e inocente.
Ibiza konusunda, gençtim ve saftım.
Mucha gente revela sus fotos sin la parte de arriba en sus vacaciones en Ibiza, no?
Tanrı aşkına.Bir sürü insan İbiza tatilleri sırasında üstsüz fotoğraf çektiriyorlar, öyle değil mi?
Se lo puse a Vaughn, está en una carretera en las afueras de Ibiza.
Vaughn'un üstüne koydum. Ibiza dışında bir yolda.
¡ Hola, Ibiza!
Merhaba, İbiza!
Once años. Once años en Ibiza tocando en algunos de los mejores clubs del mundo.
Onbir yıl Frankie, İbiza'da onbir yıl dünyanın en iyi kulüplerinde çalıyorsun.
Es tu año numero 11, Frankie, tocando en Ibiza. Debes estar emocionado.
Bu senin İbiza'daki onbirinci yılın Frankie, çok heyecanlı olmalısın.
"Ibiza es"
İbiza,
Charlize Bondo, Ibiza Beat.
Charlize Bondo, Ibiza Beat.
Bueno, en Ibiza.
Yani İbiza'da.
¿ Comprobaste su coartada? ¿ Llegó de Ibiza el día siguiente al asesinato?
Tanıklarını ve İbiza'dan cinayetin ertesi gün döndüğünü kontrol ettiniz mi?
No puedes ser pálido e interesante en Ibiza.
Solgun renkli biri İbiza'da ilginç sayılmaz.
Se pronuncia "Ibiza".
Ona İbiza denir.
Ibiza.
- Ibiza.
"Sentado en el soleado estudio de su villa de 60 mil liras en la isla mediterránea de Ibiza, a Elmyr Dory-Boutin, el más grande falsificador de arte del mundo le tomó sólo una hora dibujar un Modigliani original."
- "60,000 pound değerindeki villasındaki stüdyosunda... - Bu fevkalade. " bir akdeniz adası olan Ibiza'da... "
Alguien más de Ibiza.
Connecticut'a, evet.
Se ponen en topless allí.
İbiza'da kadınlar üstsüz dolaşıyor.
- Parecen botas ibicencas.
- İbiza ayakkabılarına benziyor.