Translate.vc / Espanhol → Turco / Islands
Islands tradutor Turco
48 parallel translation
Finalmente, tras invernar un año en Belcher Islands, el capitán, una procesadora de alces y yo mismo, retornamos a la civilización junto con mis notas, mis mapas y las películas.
Sonuçta, Belcher adalarındaki bir yıllık kışın ardından, Moose kabilesinden bir melez olan kaptan ve kendim, fimler, haritalar ve notlarımla beraber uygarlıktan çıktık.
Las lslas Canarias han dado luz verde.
Canary Islands roket fırlatmayı onaylıyor.
Islas del Canal.
"... Channel Islands. "
¿ Sabéis que deberíamos tener? ¡ Una salsa de ensaladas dietética llamada "quinientas islas!"
Neyimiz olmalı biliyor musunuz diyet salatası sosumuz 500 Islands ( adacıklar ) adında.
Por ti fui a las Galápagos a vivir entre tortugas.
Onun yerine Galápagos Islands'da kaplumbağalar ile beraber yüzüyorum.
$ 300 millones al Banco Popular, de Islas Vírgenes.
Tezgah bankalardan biri.. ve 300 milyon da Virgin Islands'ta Banco Popular'e.
Voy hacia Greek Islands.
Ben Yunan Adaları'na gidiyorum.
- Clásica. - "Islands in the Stream".
- "Islands in the Stream."
"Islas en la corriente" es una gran canción.
- "Islands in the Stream" harika bir şarkı.
Yo conocí a Tim en el bar "Islands" y me mostró esta alocada bebida El "Volcán Lascivo".
Tim'le İslands Bar'da tanıştım, ve bana çılgın bir içki içirdi - - Ha Ha - - Kirli Volkan.
Capturando incluso judíos de lugares tan lejanos como las Channel Islands británicas.
Hattâ Manş Adaları'na kadar uzandılar.
Y quizás Oskar Groning manejó libras inglesas a causa de lo que ocurrió aquí, en las Channel Islands. Geográficamente a 900 millas, de Auschwitz, aunque a años luz en cuanto a todo lo demás.
Oskar Groning'in İngiliz Sterlini ile uğraşmasının nedeni belki de, coğrafi olarak Auschwitz'e 1400 km ama başka açıdan yüzlerce ışık yılı uzakta olan Manş Adaları'nda olanlardı.
Las Channel Islands eran famosas antes de la guerra como un amable y amistoso lugar de vacaciones.
Manş Adaları, savaştan önce hoş ve sıcak bir tatil yeri olarak tanınıyordu.
La familia Potts, de Kent, viajó a las Channel Islands en 1939.
Kent'te yaşayan Potts ailesi, 1939 yılında Manş Adaları'na seyahat etti.
Quiero decir que ella estaba todo el tiempo con nosotros, especialmente en las Channel Islands.
o hep bizimle birlikteydi ve... " "... özellikle Manş Adaları'nda olduğumuz dönemde sanki iki annemiz var gibiydi. "
Era realmente como tener dos madres. En la primavera de 1940, cuando los Potts decidieron regresar a Inglaterra, las autoridades de las Channel Islands, siguieron instrucciones del gobierno y no permitieron que Therese fuera con ellos.
1940 baharında, Potts ailesi İngiltere'ye dönmeye karar verdiğinde Manş Adaları yetkilileri, İçişleri Bakanlığı yönergeleri doğrultusunda Therese'nin onlarla gitmesine izin vermedi.
Esto significa que Theresa fue atrapada en las Channel Islands. cuando los alemanes invadieron en el verano de 1940.
Böylece, 1940 yazında Almanlar Manş Adaları'nı işgal edince Therese kapana kısılmış oldu.
Sir Islands, le ruego que no...
Sör Islands, sizden rica ediyorum...
¡ Sir Islands!
Sör Islands!
¡ Señor Irons!
Sör Islands.
- Islands Brygge.
- Islands Brygge.
Opher, "Lost Islands" esta empezando!
- Opher, " "Kayıp Adalar" " başlıyor.
Cada vacaciones de verano vimos la serie "The Lost Islands."
Her yaz tatilinde "Kayıp Adalar" dizisini izlerdik.
Pero nunca me he sentido tan libre como me sentía allí, en la sala de mi madre con cinco hijos que estaban atrapados en el tiempo y vio "The Lost Islands" cada verano.
Ama kendimi hiç orada, annemin salonunda hissettiğim kadar özgür hissetmedim. Zamanda sıkışıp kalmış beş çocuk her yaz... ... "Kayıp Adalar" ı izliyor.
Tenia enemigos en Channel Islands.
Channel Adalar'ında düşmanları vardı. Tutukladığı insanlar.
En las Channel islands.
Channel Adaları'nda?
- Banco de las Islas Polinesias.
- Bank of the Polynesian Islands *.
Nuestra primera noticia hoy, Quahog, Rhode Island, conocida por amigables vecinos, playas de arena blanca y asesinos sedientos de sangre?
Bu gün ki hikayemiz acayip komşularıyla, kum plajlarıyla ve gaddarca işlenmiş cinayetlere ev sahipliği yapmasıyla tanınan Quahog, Road Islands'dan.
"Islands in the Stream".
"Islands in the Stream."
No puedo bailar "Islands in the Stream".
"Islands in the Stream" ile dans edemem ben.
"Islands in the Stream".
"Islands in the stream."
# Mi corazón me llama a las islas # # cielos azules y brisa tropical. #
# My heart is calling me to the islands # # Blue skies and tropical breeze #
Eso, mi amigo, son 15 covers de "Islands in the Stream".
- Dostum bu "Island In The Stream" şarkısının 15 farklı versiyonu.
Quiero hablar con mi abogado. Ésa una buena idea porque podría explicar por qué una sociedad con una cartera de acciones limitada en las islas Caimán vendió 300.000 acciones de Exotrol el día anterior al motín y el secuestro de la señora Sherman.
Çok iyi bir fikir belki de neden isyandan ve Sherman'ın kaçırılmasından bir gün önce Cayman Islands'daki şirketin 300,000 Exotrol hissesini sattığını açıklayabilir.
Elegante, con luz, con un sabor de tuba de Orkney Islands.
Zarif ve hafif. Orkney Adaları'nın yosun tadı var.
Un momento, esos zombis están cantando mi canción favorita.
"Islands in the Stream". Bekle bir dakika, o zombiler benim en sevdiğim şarkıyı söylüyorlar.
La parte de en medio de esa canción "Islas en la Corriente".
Islands in the Stream şarkısının orta kısmı.
Fui a Los Angeles a ver a los Clippers una vez y creo que tomamos una copas, - fuimos a cenar a Islands, creo que... - ¿ Qué pasó entre ustedes dos?
LA Clippers maçı için gelmiştim, bir şeyler içtik sonra Islands'a gittik, galiba onunla...
Y también vamos a necesitarlos si quiero cantar Islands in the Stream con el holograma de Sacagawea.
Sacagawea hologramıyla Islands In the Stream söyleyeceksem o paraya ihtiyacımız olacak.
"Islands in the stream".
"Akıntıdaki Adalar".
Es "Islands in the stream".
"Akıntıdaki Adalar".
"Islands in the stream" ya está lista para ser escuchada.
- Parça hazır.
La compañía de basura contratada por el crucero se llama Friendly Islands Sanitation.
Tur şirketinin anlaştığı çöp toplama şirketinin adı Friendly Island Sanitation.
He encontrado al conductor del camión de la basura de Friendly Islands.
Friendly Island'ın çöp kamyonunu buldum.
Hemos descubierto quiénes son los jugadores principales en Friendly Islands Sanitation, y la próxima vez que Sam reciba un envío, estaremos... allí.
Friendly Islands Sanitation'daki büyük adamlarını bulduk, ve gelecek sefer Sam teslimattan haber verdiğinde orada olacağız.
Irons...
Islands...
Llego al club... puedo tener Three Miller Lites, dos Long Islands... observo al público.
Kalabalığa göz attım.
Todas las cámaras forman parte del Centro de Gestión de Tráfico del Departamento de Transportes de Long Island.
Trafik Şube Long Islands'ta.