Translate.vc / Espanhol → Turco / Jabbar
Jabbar tradutor Turco
439 parallel translation
Tú eres Kareem Abdul Jabbar.
Sen Kerim Abdül Cabbar'sın.
Sostengo sobre tu cuello el gom jabbar.
Boynuna gom jabbar zehiri uzattım.
Recuerdo su gom jabbar.
Gom jabbar'ını hatırlıyorum.
de Los Ángeles Lakers... el campeón y goleador de todos los tiempos de la N.B.A., Kareem Abdul-Jabbar.
NBA'de tüm zamanların en skoreri Kareem Abdul-Jabbar.
- ¿ Y a Jabbar?
Yapma. - Ve Jabbar?
- ¿ A Jabbar?
- Jabbar!
Era la última temporada de Kareem Abdul Jabbar.
Kareem Abdul-Jabbar'ın son sezonu.
¡ No soy Kareen Abdul-Jabbar!
Ben Kareem Abdul-Jabbar değilim!
Sostengo el Gom Jabbar sobre tu cuello, joven Atreides.
Zehirli iğneyi boynunda tutuyorum genç Atreides.
Sostengo un Gom Jabbar cerca de tu garganta, joven Atreides.
Zehirli iğneyi boynunda tutuyorum genç Atreides.
Finalmente conociste el Gom Jabbar de los Atreides.
Nihayet Atreides'lerin zehirli iğnesiyle tanıştın.
Como te sientes, Satan Abdul-Jabbar?
Kendini nasıl hissediyorsun, Satan Abdul-Jabbar?
En poco tiempo se corre la voz sobre el arte de Lee... y comienza a llamar la atención... de los mejores artistas marciales norteamericanos... así como muchos actores prestigiosos del sur de California y atletas : Steve McQueen, James Coburn... y Kareem Abdul-Jabbar entre otros.
Çok geçmeden, Lee'nin sanatı dillere düşer ve Amerika'nın en iyi dövüş sanatçılarının yanı sıra, aralarında Steve McQueen, James Coburn ve Kareem Abdul-Jabbar'ın da bulunduğu Güney Kaliforniya'daki pek çok aktör ve sporcunun ilgisini çekmeye başlar.
Lee decidió tener otro más de sus estudiantes Kareem Abdul-Jabbar... en el papel de vigilante del quinto piso de la pagoda.
Kareem Abdul-Jabbar, pagodanın en üst katının gardiyanı oynayacaktı.
Kareem tiene el gancho celestial, pero Philip J. Fry el espacial.
Kareem Abdul Jabbar'ın çengel atışı varsa Philip J. Fry'ın da uzay atışı var.
Y bien, nieta... finalmente te encuentras con un gom jabbar espiritual.
Evet, torunum... sonunda ruhsal gom jabbar ile karşılaştın.
Ybien, nieta... finalmente te encuentras con un gom jabbar espiritual.
Evet, torunum... sonunda ruhsal gom jabbar ile karşılaştın.
ABDUL JABBAR AL KUBEISI Ahora lidera ataques guerrilleros contra tropas de la Coalición EEUU-GB
Koalisyon güçlerine karşı gerilla saldırılarını yönetiyor.
Elvis Jagger Abdul-Jabbar.
Elvis Jagger Abdülcabbar.
Hola. Quisiera hablar con Elvis Jagger Abdul-Jabbar.
Elvis Jagger Abdülcabbar ile görüşebilir miyim?
Kareem Abdul-Jabbar.
- Evet. Kareem Abdul-Jabbar.
En el centro, Nº 32, Jabbar Kelley.
32 numarayla ortada, Jabar Kelley.
Estábamos en realidad más hacia el medio pero entonces dos personas Estoy seguro de que eran Brigitte Nielsen y Kareem Abdul-Jabbar...
Daha ortalardaydık. Sonra iki kişi ki onların Brigitte Nielsen ve Kerim Abdül Cabbar olduğundan emin olduğum iki kişi önüme oturdu.
Sra. Wilk, sé lo mucho que le gusta el básquetbol así que tengo un DVD de los grandes pívots de todos los tiempos de la NBA firmado por Kareem Abdul Jabbar.
Bayan Wilk, basketbolu ne kadar sevdiğinizi hatırlıyorum. Size Kareem Abdul-Jabbar imzalı, NBA'de tüm zamanların en iyi pivotlarının DVD'sini aldım.
El Sr. Abdul Jabbar está en el equipo de fútbol de mi padre.
Bay Abdul-Jabbar babamın futbol takımında oynuyor.
Hay que remontarse a Lew Alcindor, ahora Kareem Abdul-Jabbar, para hallar a alguien con tanta atención mediática antes de su último año de secundaria.
Geçmişe baktığımızda Kareem Abdul Jabbar olarak bilinen Lew Alcindor'da * üst düzey sezonu öncesi, lisedeyken tüm dikkatleri üzerinde toplamıştı.
Tengo el libro que escribió Kareem Abdul-Jabbar, y Citas célebres, que suelo usar siempre con los muchachos.
Kareem Abdul-Jabbar bir kitap yazdı. Bu kitabı okudum ve oradan aldığım harika alıntıları bu çocuklar üzerinde kullandım.
Ese es Jabbar.
Selam, dostum.
Un hijo, un niño.
Adı Jabbar.
Crosby, Jabbar está llegando a esa edad en la que pregunta por su padre.
Crosby, Jabbar babası hakkında sorular soracağı yaşa doğru ilerliyor.
Se supone que tengo que ir con Katie a este increíble spa en Napa, y luego Jasmine me pide que establezca lazos afectivos con Jabbar.
Katie'le Napa'daki şu süper spaya gitmem lazımdı. Sonra da Jasmine, Jabbar'la biraz vakit geçirmemi rica etti.
Bien, ¿ Al menos le dijiste a Katie sobre Jabbar? No.
Bari Katie'ye Jabbar'dan bahsettiğini söyle.
Adam, ¿ Tu sabías de Jabbar y no le has dicho que se haga una prueba de paternidad?
Adam, Jabbar olayını bilmene rağmen neden babalık testi yaptırmasını söylemedin?
Jabbar está absolutamente dormido ahora.
Jabbar bu gece yatıya başkasında kalacaktı.
Quiero hacer una prueba de paternidad de Jabbar.
Jabbar için babalık testi istiyorum.
- Jabbar y yo ibamos... ¿ Podemos ir al Zoo mañana?
Jabbar'la yarın hayvanat bahçesine gidiyor muyuz hâlâ?
Bien, ¿ quieres que concierte una cita para ti y Jabbar con un amigo mío?
İyi. Şu tanıdıktan randevu almamı ister misin?
Porque gracias a que me dices como tengo que vivir mi vida, Jasmine ahora cree que soy un imbécil total y no quiere que esté cerca de Jabbar.
Zira eksik olma, hayatımı nasıl şekillendireceğimi söylediğin için Jasmine hıyarın teki olduğumu ve Jabbar'ın yanına bir daha yaklaşmamı söyledi.
Cros, encuentra algo que tenga el ADN de Jabbar.
Cros, Jabbar'ın DNA'sının olduğu bir şey bul.
Tiene un hijo de cinco años que se llama Jabbar.
Baş yaşında bir çocuk, adı da Jabbar.
Tengo un hijo... tuve una aventura hace 5 años y medio con su madre y hace mes y medio ella regresó a Berkeley y me lo presento se llama Jabbar
Annesiyle beş buçuk yıl önce falan ilişkimiz olmuştu. Bir buçuk ay önce Berkeley'e geri taşındı. Sonra da oğlanla beni tanıştırdı.
Jabbar se dejo esto en mi casa, la última vez, y se lo iba a llevar a mi hermana para el etudio de DNA y luego pense la salud dental de Jabbar es mucho mas importante que eso, asi que...
Kardeşimin testi yapacak olan tanıdığına götürecektim ama sonra Jabbar'ın ağız sağlığının daha önemli olduğuna kanaat getirdim.
Se llama Jabbar, tiene 5 años.
Bu Jabbar ; beş yaşında.
vale, Jabbar.... Esto es cosa del destino, ¿ ehh?
Jabbar yogilerin kader dedikleri şey bu olsa gerek.
Soy Kareem Abdul Jabbar.
Ben ve Kareem Abdul-Jabbar için çok kolay.
ABDUL JABBAR AL-KUBEISI Disidente iraquí contra Saddam Hussein
ABDUL JABBAR AL-KUBEISI Iraklı Muhalif
Oh, ¿ Quién es él?
Jabbar.
Su nombre es Jabbar.
Jabbar mı?
¿ Jabbar?
Ne bileyim, basketbol fanı falan herhâlde.
- Es Jabbar.
Jabbar.
- Hola.
Jabbar son geldiğinde bunu bende bırakmış.