English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espanhol → Turco / Jaco

Jaco tradutor Turco

39 parallel translation
Debería haber disparado a ese jaco.
Bu beygiri benimken vurmaliydim.
Me llevo a este jaco.
ªimdi ati aliyorum.
Vamos a jugar a un juego al que nunca nos cansamos de jugar. Yo Ie llamo el Jaco del Muerto.
Pekala, zaten aklımda arkadaşlarımla oynamaktan usanmadığımız Ölü Adamın Eşeği adını verdiğimiz bir oyun oynamayı düşünüyordum.
Llevo farlopa, llevo jaco y llevo jumbos.
Dört gramlık kokain var, balyoz ve sekizlik de var.
¿ Tienes jaco?
- Üstünde kahverengi mal var mı?
En las últimas 24 horas destrocé un auto, fui expulsado de un hotel fui forzado a revelar mis secretos íntimos a un grupo de ninfómanas y masturbadores vi a mi mujer seducir a un hombre fui amenazado con el divorcio, arrestado por orinar en público y drogado por Jaco, mi compañero de prisión.
Son 24 saat içerisinde, bir araba parçaladım, sokağa atıldım, bir gurup şehvet manyağının önünde sırlarımı açıklamak zorunda kaldım, karımın bir adamı baştan çıkartmasını seyrettim, ulu orta işemekten tutuklandım ve uyuşturucu kullanmak için kandırıldım!
Acércate, Jaco.
Yaklaş, Jaco.
Habla, Jaco.
Seni duyuyorum, Jaco.
Me revuelves el estómago, Jaco.
Midemi kaldırıyorsun, Jaco.
Quiero una nota dictada sobre cada operación antes de la revisión de la oficina de control.
JACO teftişi öncesinde tüm dosyalarda ameliyat notlarını istiyorum.
La mitad en metálico y la otra mitad en jaco.
Yarısı para, yarısı mal.
Porque Charlie Sollers solo vendía jaco.
Çünkü Charlie Sollers sadece mal satmış.
- Jaco y coca.
Uyuşturucu ve içki.
Mira que engordó cuando dejó el jaco...
Eroini bırakınca nasıl birden kilo aldı.
¡ Bolsas de jaco!
Spider bags var.
El mejor jaco, la mejor coca.
En iyi mal, en iyi kokain.
Oye, Jaco, levántate.
Hey, Jaco, kalk!
Se suponía que ibas a recoger un kilo de jaco.
Bir kilo eroin alman gerekiyordu.
- Jaco Pastorius.
- Kimdi o?
Pero haces todo lo posible por esconderlo, ¿ verdad?
- Jaco Pastorius. Ama bunu saklamak için her şeyi yaparsın, değil mi?
- Vamos, Jaco.
- Haydi, Jaco.
Pero una bruja miserable y horrible lo transformó en un jaco.
Ama kötü, korkunç bir cadı onu bir beygire dönüştürdü.
Albert, viejo jaco.
Albert, seni yaşlı beygir.
- Mira ese nombre...
- Şu isme bak. - Jaco.
- "Jaco" el pastor alemán.
Alman Kurdu.
Tanto Merton como Jaco tenían chapas de perro y usaban el parque.
Merton da Jaco da künyeye sahip ve parkı kullanıyor.
El jaco mata.
Oyun bitti başkomiserim.
Estoy segura de que el jaco con lordosis de un granjero costará apenas nada.
Eminim fazla kazanamayan bir çiftçinin satacak atı vardır.
No Taco, Jaco!
Taco değil, Jaco!
Oh, wow, es realmente Jaco!
Oh, vov, bu gerçekten Jaco!
Sí, eso no está sucediendo hoy en día, de Jaco.
Evet, o dediğin bu gün olmayacak, Jaco.
Vuelve, Jaco!
Geri gel, Jaco!
Jaco, salir de esa nave espacial y ayudar a mis amigos luchan estos idiotas!
Jaco, şu uzay gemisinden çık ve arkadaşlarıma yardım et, şu şerefsizlerle dövüş!
Es en la nave de Jaco.
Jaco'nun gemisinde.
Tú eres más que bienvenido a preguntarle a ti mismo, de Jaco.
Kendin sorabilirsin, Jaco.
¿ Soy Jaco-bu-quién?
Ben Jaco-böğ-kimim?
Estoy harto, Jaco.
Bittim artık, Jaco.
¡ Bolsas de jaco!
Spider torba!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]