Translate.vc / Espanhol → Turco / Ken
Ken tradutor Turco
4,070 parallel translation
- ¿ Mejor que Ken?
- Ken'den de iyi bir teklif mi?
Nuestro perro es mejor que Ken.
- Köpeğimiz bile Ken'den iyi bir tekliftir.
Mira, no queremos aguarle la fiesta a nadie, pero mis amigos y yo... bueno, nos preguntábamos cómo puedes decir que no estás alineada cuando eres claramente de la Luz.
Bak, kimseye bulaşmak istemiyorum. Ama arkadaşlarım ve ben... merak ediyoruz, açıkça Aydınlık'ken,... kendine nasıl "tarafsız" diyebiliyorsun...
- Ken Weinraub.
- Ken Weinraub.
Su verdadero nombre es Ken Dowling.
Gerçek adı Ken Dowling.
Venga, Ken.
Durma, Ken.
¿ Ken?
Ken?
Sí, Ken. ¿ Cómo?
Evet, Ken, nasıl yapabildin?
- ¿ Ken?
- Ken?
Te diré lo que voy a hacer, Ken.
Ne yapacağımı sana söyleyeyim, Ken.
No hay nada de malo con un chico de shorts blancos y con el cabello del muñeco Ken.
Beyaz şortlu, Ken bebeği saçlarına sahip hoş bir çocukla çıkmanın hiçbir yanı yanlış değil.
- KEN CASWELL
- Ken Caswell
Vamos, Ken.
Hadi Ken! Hadi!
Bueno, si no bajo pronto, Ken va a tomar una borrachera.
Eğer aşağıya yakında inmezsem, Ken sinir yapacak.
¿ Ken? ¿ Qué?
Hey Adam, ne oldu?
Ken Watanabe como Jubei Kamata
DiVXPlanet Aktivite
¿ Supongo que sois gente que trabaja para Ken Leeds?
Sanırım Ken Leeds'le berabersiniz.
Y todo porque Ken Leeds quería un trofeo para enseñarle a sus jefes.
Bunların tek nedeni Ken Leeds'in patronuna gösterecek bir ganimet istemesi.
Pensaba que ibamos a ir todos a prisión, pero Ken, lo solucionó.
Hepimizin hapse gireceğini düşündüm ama Ken halletti.
- En nombre de todos, gracias.
- Sağ ol, Ken. - Hepimiz adına, teşekkür ederim.
¡ Hado-ken!
Hado-ken!
Digo, Spidey tiene algo de atención, ¿ pero Peter Parker?
Yani, Örümcek'ken biraz ilgi çekiyorum ama Peter Parker'ken?
Y ahora, eres una Barbie putona pidiéndole al Ken misógino mudarse contigo y hacer pornos.
Şimdi kadın düşmanı Ken'e buraya taşınmasını söyleyen şırfıntı Barbie'ye döndün... -... porno çekiyorsun.
- ¡ No te olvides de Ken Takakura!
Ken Takakura'yı da unutmayın sakın!
- Llama a Leeds, quizás pueda ayudar.
Ken Leeds'i ara. Yardım edebilir mi sor.
Hola, ¿ puedo hablar con Ken Leeds?
Merhaba, Ken Leeds'le görüşebilir miyim?
De acuerdo, Ken.
Sorun değil, Ken.
Deja la cacería de brujas, Ken.
Cadı avını bırak, Ken.
Yo soy Ken, el padre de Sabitha.
Ben de Ken. Sabitha'nın babası.
Ken, por favor, acaba de llegar.
Ken, Lütfen. Daha yeni geldi.
Ken, me estoy esforzando. Lo intento.
Biliyor musun, Ken, Ben gerçekten de deniyorum.
Querido señor Ken Gaudette, quería aprovechar para agradecerle por las cosas tan amables que me dice en su nota... en las que incluyó en la carta que envió a su hija.
'Sevgili Bay Ken gaudette, Ben sadece " size yazıp teşekkür etmem gerektiğini düşündüm." kızınız vasıtası ile bana yollamış olduğunuz nota ve söylemiş olduğunuz güzel sözlere teşekkür ederim.
Se los dio a mi hija cuando se casó con Ken.
Karım da kızıma bıraktı bunları O zamanlar
Amiga de Ken.
Ken'in bir arkadaşıyım.
- ¿ Amiga de Ken de...?
Ken'in nereden arkadaşısın?
Ken, ya sé cómo se sostiene un bebé.
Ken, biliyorsun bir bebeği kucağımda tutmayalı yıllar oldu.
- Buenos días, Ken.
- Günaydın, Ken.
Incluso consiguió trabajos a tiempo parcial como contable para ayudar a ahorrar para tener un apartamento.
Hatta part-time çalışıken bir daire almak için para biriktirmişti.
Pero Ken, esto es lo que hacemos.
Ama Ken, bu bizim işimiz.
- ¡ Ken!
- Ken!
¡ Ken, ayúdame, por favor!
Ken, yardım et lütfen!
¡ Ken, por favor!
Ken, lütfen!
- ¿ Qué tal, Ken?
- Ne var ne yok Ken?
Me parece recordar, Ken, que la última vez que vi a tu mujer estaba en un ataúd.
Hatırlar gibiyim Ken karını en son gördüğümde tabutun içindeydi.
¡ Ken, Ken!
Ken! Ken!
Ken claro que lo es.
Ken kesinlikle öyle.
Ken Tanaka.
Ken Tanaka.
¿ Diga?
Alo? Ken gaudette'nin telefonu değil mi?
- ¿ Es el número de Ken Gaudette?
evet. selam, Rachel.
Siempre le puedes poner Ken por mi padre si es niño, pero...
eğer erkek olursa babamın adını mı koysak
¡ Ken!
Ken!