Translate.vc / Espanhol → Turco / Kima
Kima tradutor Turco
107 parallel translation
¿ Y los que le dispararon a Kima?
Ya Kima'yı vuranlar?
Kima quebró a una de las chicas del club de Avon.
Kima, Avon'ın kulübündeki striptizcilerden birini saffımıza çekti.
- Kima.
- Kima.
Kima.
Kima.
Srta. Kima, no me digas que no recuerdas a No-Heart Anthony.
Bayan Kima, Kalpsiz Anthony'yi hatırlamadığını söyleme bana sakın.
Maldita sea, Kima, el rotulador no sale.
Kima, keçeli kalem lekesi çıkmıyor.
- ¿ Está Kima?
- Kima evde mi?
Kima, para ti, un muchacho blanco decididamente confundido.
Misafirin var Kima. Aklı tamamen karışık beyaz bir oğlan.
Hoy estuve con tu chica por lo de las identificaciones.
Kimlik tespiti için Kima'ya gittik bugün.
Lo siento, Kima.
Özür dilerim, Kima.
Aquí están muy organizados, Kima.
Kima, gerçekten çok sıkıdırlar.
- Vamos, Kima.
- Haydi, Kima.
Kima, ¿ cómo supiste que querías ser policía?
Kima, polis olmak istediğini nasıl anladın?
Vamos, Kima.
Haydi, Kima.
Vaya, Kima está aquí.
Hayda, Kima'da buradaymış.
Kima habla así porque la tuve cuando era buena.
Kima'yla bir dönem çıkmıştım o yüzden böyle konuşuyor.
Kima irá en el auto para la compra, como la chica del informante.
Yani Kima satın alma işi için arabada olacak.
Y Kima nos dará la ubicación cuando pueda.
Kima söyleyebileceği her şeyi söyleyecek.
Oye, Kima, ¿ adónde nos llevas?
Hey Kima, nereye gidiyoruz?
Kima, si me permites preguntarte... ¿ cuándo te diste cuenta que te gustaban más las mujeres que los hombres?
Kima, eğer sormamın sakıncası yoksa ilk ne zaman kadın olmanın erkek olmaktan iyi olduğunu hissettin?
¿ Notaste que casi todo el tiempo... es como que Kima se cree superior a nosotros?
Dikkat ettin mi hiç Kima her zaman bizden fazla şey biliyor?
Me paseo con unos sombreros que vendo... y si hay alguien que necesiten conocer... le pongo el sombrero rojo y Kima les toma fotos.
Sattığım bazı şapkaları götürdüm. Eğer bilmeniz gereken biriyse bende başına kırmızı şapka taktım Kima'da fotoğraflarını çekti.
Ya sabes, para tirar, Kima.
Yani, Kima, beni biraz idare et.
¿ Alguien contactó a los allegados de Kima?
Hiç kimse Kima'nın ailesine haber verdi mi?
Trabajo con Kima.
Kima'yla beraber çalışıyoruz.
Kima está trabajando.
Kima işte şu an da.
Estoy allí sentado con la chica de Kima y...
Kima'nın arkadaşıyla şurada oturuyorum -
Le dispararon a Kima anoche.
Dün gece, vuruldu.
Por Kima.
Kima için.
Una foto para hacernos sentir mejor por el par de balas que recibió Kima Greggs.
Kima Greggs'in iki kurşun yemesine karşıIık herkesi rahatlatacak fotoğraflar çektirmek istiyor.
Ahora Kima y Carv vigilarán.
Yani, Kima ve Carv, çatıda duracak.
Deberías haber visto cómo me miraba esa zorra, Kima.
Bu or.spunun bana bakışını görmeliydin Kima.
- Todo está bien, Kima, cálmate.
- Herşey tamam Kima, sakin ol.
Nos instalan las computadoras y Herc estará viendo porno... y Kima aún escribirá los informes en esa vieja máquina.
Onlar bilgisayar gönderecekler. Herc'de birazcık porno seyredecek. ve Kima'da 24 keredir hala aynı haltla uraşmaya çalışacak.
- Maldita sea, Kima.
- S.ktir et, Kima.
Kima y mi gente arrestarán traficantes en Terrace.
Kima ve benim adamlarım Terrace'da elden alışveriş yapacaklar.
Kima, Prez, empezad a investigar el trato de blancas.
Kima, Prez, sizler o kızları araştırın.
Kima está en la calle haciendo de detective.
Kima dışarı dedektiflik yapmaya çıktı mı demeliyim?
Eso le deja la terminal a Kima.
Terminale de Kima bakacak.
Kima, mantenlo vigilado hasta que salga del patio.
Kima, tır limandan çıkana kadar gözle.
- Kima está ahí esta noche.
- Kima nöbet tutuyor.
Y el registro muestra una llamada a la bodega en el momento en que Kima lo observó en el muelle, usando el celular.
Kima rıhtımda cep telefonunu kullandığını gördüğü sırada aldığımız kayıtlardan depoyu aradığını öğrendik.
Parece que no tendrías que pagar por él.
İstemese de gidecekmiş gibi duruyor. - Kima
12-14, Kima.
12-14, Kima.
- ¿ De qué se disfrazó Kima?
- Kima nasıl gitti oraya?
- ¿ Y Kima?
- Kima?
Lo juro por Dios, Kima, no codifican nada no eligen lugares secretos, nada.
Yemin ederim Kima, ne bir şifre, ne bir tanışma hiç bir şey yok.
Vamos, Kima, ven con nosotros. Sé que lo extrañas.
Haydi Kima, bizimle gel, biliyorum özledin.
Debo decírtelo, Kima. Si fueras hombre y de hecho, eres mejor que muchos hombres que conozco.
Şunu söylemem lazım Kima, eğer erkek olsaydın ki zaten belli yönlerden tanıdığım bir çok erkekten daha iyisin.
¿ Kima?
Kima mı?
Kima...
Kima, o...