English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espanhol → Turco / Kristin

Kristin tradutor Turco

456 parallel translation
Christine Rocourt.
Kristin Rokur.
Christine...
Kristin?
¿ Christine?
Kristin? Alo?
- Christine me ha telefoneado desde el puerto, voy allí.
- Kristin aradı limandan. Hemen dönerim.
- ¿ Dónde está Christine?
Kristin nerde?
Alec durmió conmigo en el Cuarto Russet cuando tú y Anne estaban fuera.
Kristin _ Kreuk eunalp Sen ve Anne dışarıdayken, Russet Room'da Alec ile birlikte olduk.
Conocemos a Kristin desde que fue concebida.
Kristin'i, neredeyse... döllendiğinden beri tanıyoruz.
Obviamente, quiero ir a la boda de Kristin, pero...
Tabi ki Kristin'in düğününe gitmek isterim ama...
Lo único que puedo ofrecerle a Kristin es frijoles en un boliche.
Kristin benim ödeyebileceğim yerde evlenseydi, düğünü çok boktan olurdu.
Ella es Kristin, mi hija.
Bu Kristin, kızım.
- Mirad. ¿ Cuántos años tienes?
- Bak. Kristin, kaç yasindasin?
Ésta es mi amiga Kristin y su hijo Tony.
Bu arkadasim Kristin ve oglu Tony.
"NO HARÉ EL JURAMENTO A BART" The Simpsons
{ C : $ 0000FF } Çeviren : kristin kreuk resident @ kristinkreuk.net!
Un agradecimiento de Kristin.
Hoş değil mi? Kristin'den bir teşekkür kartı.
- ¿ Quién es Kristin?
- Kristin kim?
Kristin se emocionará.
Kristin çok heyecanlanacak.
Recibí otra tarjeta de Kristin no tan alegre...
Kristin'den başka bir kart aldım. İlki gibi pek ucuz değil.
Kristin está con mi familia.
Kristen ailemle birlikte.
- Hola, Kristin.
- Merhaba. Merhaba Kristen.
¡ Yo puedo doblar! Kristin Davis, 17 años, dice
Hayır, katlayacağım... 17 yaşındaki Kristin Davis diyor ki...
¡ Kirsten, Kristin, Gibby!
Kirsten, Kristin, Gibby.
Y las princesas son : Señorita Kristin Davis Srta. Kirsten Liosis y la Srta. Gibby Zerefski.
1999 yılı mezuniyet balosu güzellerimiz ve prenseslerimiz Bayan Kristin Davis Bayan Kirsten Leosis ve Bayan Gibby Zarefsky.
Déjenme decirles algo, Gibby, Kirsten, Kristin.
Size de bir şey söyleyeyim Gibby, Kirsten, Kristin.
- Ella es mi esposa, Kristin. - Un gusto.
- Hanımefendi de eşim olur, Kristen.
Kristin ¿ crees que soy un viejo raro?
Kristen? Sence ben yaşlı ve garip bi adam mıyım?
¿ Qué nos pasó a nosotros, Kristin?
Ne oldu bize Kristen?
Por favor, Kristin, no me dejes solo.
- Seni seviyorum ama. - Hayır, sevmiyorsun. Lütfen Kristen.
Kristin.
Kristin.
[ "Hasta la proxima vez" ]
Kristin de iyi değil mi?
- De la nueva novia de papa, Kristin.
- Bu babamın arkadaşı Kristin'in.
- Kristin!
- Kristin.
Qué hacés?
Yapma Kristin, ne yapıyorsun?
No, Cristine, no
Hayır Kristin, Kristin, Kristin...
Cristine.
Kristin, ama'c'ile yazılıyor.
Vi como su mirada cambiaba de dirección hacia Kristin Notneff y ella de devolvía la mirada con confianza porque sabía que debajo de su ropa llevaba un sostén negro que hacía juego con sus braguitas de encaje negro, los cuales yo no llevaba.
Bakışlarının Kristin Notneff'e takıldığını görebiliyordum. Ve kız da ona rahatça karşılık veriyordu, çünkü giysisinin altına, benim giymediğim siyah sütyen ve siyah dantel külot giyiyordu.
La escena en El hombre que susurraba a los caballos entre Sam Neill y Kristin Scott Thomas...
Horse Whisperer filminde bir sahnede Sam Neill ve Kristin Scott Thomas...
Que trató de llevarse a Kristin pero que Kristin tenía miedo.
Kristen'ı da kendisiyle getirmeyi denemiş, ama Kristen ayrılmaktan çok korkmuş.
Solo repetía que ya no se llamaba Kristin, que se llamaba Deborah.
Bana isminin artık Kristen olmadığını, Deborah olduğunu söyleyip duruyordu.
Ahora, nos gustaría hablar con Kristin Walters.
Şimdi, sakıncası yoksa, Kristin Walters'la konuşmak istiyoruz.
Ayúdanos, Kristin.
Kristin, gerçekten yardımına ihtiyacımız var.
Kristin Walters, la detengo por agredir a un agente federal.
Kristen Walters, federal bir görevliye saldırıdan tutuklusunuz. Gidelim.
Kristin se ha reunido con su hermano.
Kristen ve ağabeyi birbirine kavuştu.
Si sirve de algo, la llamada de la mujer... al hermano de Kristin en Febrero... se hizo desde una cabina en Danbury, Connecticut.
İşe yarar mı bilmiyorum ama Kristin'in ağabeyinin geçen şubat o kadından aldığı arama Danbury Connecticut'daki bir paralı telefondan yapılmış.
Es hora de conectarnos con nuestra reportera vagabunda Kristin Holt.
Bekleme odasına bir göz atalım. Karşınızda acar muhabirimiz Kristin Holt.
Venga, venga.
Kristin! Yavaş.
¿ Verdad, Kristin?
Değil mi Kristin?
john H. MILLER CAPITÁN 2ª UNIDAD BN PENSILVANIA, 1 3 DE junio DE 1 944
NeOttoman, Zephyros, razor _ tr, Aybike, sacit gollum _ 27, Albus, alpercingir, KatenginWinslet, pross alatrka, Halbarad, Kuban, kırıkkanatlar, bond shirak, * engel *, Charliezy, GunsLinGer, oberst doctor _ jivago, Shamo, Navyblue, HE-MAN, Clint Eastwood No _ oNe, kristin kreuk, captainfuture, SilverShadow, oezel.
Kristin, ¿ qué haces?
- Balo güzeli seçildiğimde, yüzümün alacağı şaşırma ifadesini çalışıyorum. Kirsten ne yapıyorsun?
No crees que Kristin es hermosa?
İyi.
Julia Lersten, Kristin Keiffer, Jill Allen.
- Julie Myrsten, Kristen Keifer, Jill Ailen.
A. Hakman : 10 años : 200 días : 10 horas Kristin.
Christie.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]