Translate.vc / Espanhol → Turco / Kung
Kung tradutor Turco
2,023 parallel translation
Por qué estudias Kung Fu en vez de Taekkyon?
Neden Taekkyon değil de Kung fu öğrenmek istiyorsun?
Por qué el Kung Fu es más fuerte.
Çünkü Kung fu daha güçlü.
Pero por qué Kung Fu y no Taekkyon?
Peki neden Taekkyon değil de Kung fu?
Así que fui a uno de Kung Fu cerca a mi casa.
Ben de evime yakın olan bir Kung fu salonuna gittim.
El Kung Fu era muy popular.
Kung fu o zamanlar çok popülerdi.
Tienes una semana para dejar la ciudad, tú y tu amiguito de Kung Fu.
O Kung fucuyla birlikte bu kasabadan taşınmak için bir haftanız var.
Kung Fu!
Kung fu!
- Kung Fu?
- Kung fu?
- Nosotros somos los maestros Kims de Kung Fu, Kendo, and Taekkyon.
Bizler Kung fu, Kendo ve Taekkyon ustası Kim'leriz.
No es kung fu. Ponte firme.
Bu dövüş sanatı değil.
Hombre, ésa fue la peor película de kungfu de la historia.
Gördüğüm en kötü kung-fu filmiydi.
Tú estudias Kung Fu.
Sen kung fu öğreniyorsun.
No aprendes Kung Fu para pelear... aprendes Kung Fu para disciplinarte.
Kungfu Öğreniyorsun sıradan bir dövüş değil. Kendini disipline etmek için kungfu öğreniyorsun.
Antes de aprender Kung Fu uno debe ser un ser humano.
Kungfu öğrenmeden önce İnsan olmayı önrenmelisiniz.
¡ Ésta es la batalla entre Dragon Kung Fu y los luchadores NV!
Bu Dragon Kung Fu ve NV Fighters arasındaki bir savaş.
El Kung Fu está en el corazón y en el espíritu.
Kung Fu kalpte ve ruhtadır.
Es la batalla final entre Dragon Kung Fu y los luchadores NV.
Final karşılaşması Dragon Kung Fu ve NV Fighters arasında!
Quizá fue el Kung Pao.
Belki, Kung Pao tavuğu yediğindendir.
¡ Kung-Fu Anna!
Kung Fu Charlie!
Debe ser experto en Kung Fu.
Katilin bir Kung fu ustası olduğunu sanıyorum.
Usa técnicas de kung fu para sacar una instantánea.
Bir enstantane yakalamak için... Kung-Fu tekniği kullan.
Maldición, mujer, tienes el agarre del kung fu.
Kahretsin kadın, kung fu tutuşun var.
¡ Y eso sí que es algo potente!
Ve biraz etkileyici kung fu.
El Kung pao me hizo mearme por el culo.
Kung pao, beni kıçımdan işetmişti.
- Sí, pero no sientas pena por él porque le di una lección en el bar y no volverá a molestarnos por el resto de la noche.
- Evet, ama merak etme çünkü barda onu biraz kung fu'ladım. Bundan böyle bizi rahatsız etmeyecek.
Ty Bennett : maestro de kárate experto en kung fu, maestro de estrategias.
Ty Bennett : karate ustası Kungfu uzmanı. baş stratejist.
De acuerdo, Kung Fu.
Pekâla, gösterin enerjinizi.
La versión kung fu, pateador de culos.
Kung fu yapan, kıç tekmeleyen versiyon.
Sabes Kung fu?
Kung fu biliyor musun?
- Pelea de kung fu.
- Kung Fu dövüşü. - Doğru.
Oye, Howe, tómate un descanso.
Kung How, ara ver.
Demonios, no, Kung Fu Panda.
Olamaz, Kung Fu Panda!
Sabes que te gusta Y yo me tiro a Kung Fu Panda
Sevdiğini biliyorum. Ben Kung Fu Panda'yı sikiyorum.
Creía que el Kung Fu del Maestro Liao era bueno, pero ni siquiera pudo defenderse.
Önce Liao usta'nun Kung Fu'sunun iyi olduğunu düşündüm ama bir kez bile vuramadı.
Comer, beber y kung fu.
Yemek, içmek ve Kung Fu.
¿ Enseñas kung fu?
Kung Fu mu öğretiyorsun?
¿ Vinieron a aprender kung fu?
Kung Fu öğrenmeye mi geldiniz?
Su kung fu es muy bueno.
Kung Fu'ları çok iyi.
El buen kung fu no tiene sexo ni edad.
İyi Kung Fu cinsiyete ve yaş farkına bakmaz.
¿ Creen que mi kung fu sea bueno?
Kung Fu'm sizce iyi mi?
Por eso le gusta contratar a gente que sabe kung fu.
O yüzden Kung Fu bilenleri işe almayı seviyor.
El coronel admira el kung fu chino. Y sabe que Fuoshan es el pueblo de las artes marciales.
Albay, Çin Kung Fu'sunu çok takdir ediyor ve Fuoshan'ın savaş sanatları kasabası olduğunu duymuş.
Desea encontrar practicantes del kung fu que quieran practicar con los japoneses.
Kung Fu bilen ve Japonlar'la antreman yapmak isteyenler arıyor.
Siempre creí que practicar kung fu no era algo útil.
Her zaman Kung Fu çalışmanın yararsız olduğunu düşünmüştüm.
Tío Man, ¿ por qué no se queda y nos enseña kung fu?
Man Amca, niçin bizimle kalıp bize Kung Fu öğretmiyorsun?
Su kung fu es muy bueno.
Sizin Kung Fu'nuz muhteşem.
Mis clases son caras.
Kung Fu öğretmek için çok para alırım.
Enséñele kung fu a nuestro ejército imperial... y tal vez tenga 50 % de probabilidades de seguir con vida.
İmparatorluk Ordumuza Çin Kung Fu'sunu öğret. O zaman yaşamak için bir şansın olabilir.
Dice que te admira y quiere que le enseñes kung fu a los japoneses. Nunca lo haría.
Seni takdir ettiğini ve Japonlara Çin kung Fu'su öğretmeni istediğini söylüyor.
Tengo que dejar la práctica de Kung Fu. No debes hacer eso nunca más. "Selección para el Torneo"
Kungfu yu bırakmak zorundayım. "Şampiyona Seçmeleri" Artık bi seçeneğin kalmadı
¿ Sigues practicando?
Hala Kung Fu çalışıyor musun?