Translate.vc / Espanhol → Turco / Ll
Ll tradutor Turco
39,196 parallel translation
¿ realmente cree que fue inteligente de ustedes desobedecerme por ahí?
Söylesene bana emrime itaatsizlik etmek akıllıca bir hareket miydi?
Es lista.
O akıllıdır.
¿ Te sientes más sabio?
Daha akıllı hissediyor musun?
Sí, listillo, sé lo que es eso.
Evet, akıllı popo, bunun ne olduğunu biliyorum.
Supongo que debería usar el dinero con cabeza después de divertirme un poco.
Biraz eğlence için harcadıktan sonra para konusunda akıllı davranayım diyorum.
No es fácil arrebatar a nadie la que ha sido su casa durante 50 años.
Birilerini 50 yıllık evinden söküp atmak kolay değil.
Asegurándome de que sea una inversión inteligente.
Akıllıca bir yatırım olduğundan emin olmaya çalışıyorum.
No es inteligente, yo...
Söylemem çok akıllıca değil.
Inteligente.
Akıllı.
Y creo que la gente americana puede ser más inteligente que eso.
Ve Amerikalıların bundan daha akıllı olduğunu düşünüyorum.
Eres más lista de lo que pensaba.
Sen tahmin ettiğimden daha akıllısın.
Cierto. No sería prudente a estas alturas.
Haklısın, şu sıralar pek akıllıca olmaz.
Sé que dijiste que deberíamos esperar para hablar hasta más tarde, lo que está bien, porque hoy ya hemos lidiado con suficientes cosas.
Bugün çok yorucu olduğu için bu meseleyi sonra konuşuruz dediğini biliyorum ve akıllıcaydı.
No, queremos sonar como chicos cuerdos.
- Hayır, akıllı görünmek isteriz.
Muy cuerdos, aburridos.
- O kadar akıllı ki, sıkıcı.
Sí, dos aburridos chicos cuerdos, pasando un rato normal.
Sıradan vakit geçiren iki akıllı sıkıcı insan.
De todos modos, fue una buena idea llamarme.
- Beni aramanız akıllıcaydı.
Un whisky añejado tres años.
Üç yıllık viski.
En mis 20 años como senador, nunca me he sentido tan sacudido por lo que escuché hoy.
20 yıllık senatörlük hayatımda bugünkü duyduklarım kadar şok edici hiç bir şey duymamıştım.
Era muy listo, ingenioso y cariñoso.
Çok akıllı, çok zeki... çok sevecen.
El Tolmin de tres años es un queso excepcional.
Üç yıllık Tolmin peyniri olağanüstü bir peynirdir.
Nathaniel Robinson ha sido sentenciado a veinte años de prisión, después de haber sido condenado por más de cien casos de fraude y crueldad hacia los animales.
Nathaniel Robinson, yirmi yıllık hapis cezasına çarptırıldı - Yüzü aşkın dolandırıcılık ve hayvan zulümünden dolayı.
Todos la querían, pero yo he sido más rápida que los demás, y ahora esos desgraciados, los chavales del Callejón, se mueren de la envidia.
Orayı hepsi istiyordu, fakat ben hepsinden akıllıca davrandım. Tabii artık şu Sokak Çocukları denen şerefsizler, bize diş bilemeye başladılar.
- Dale, sé buenita.
- Hadi, akıllı ol.
Parecía la decisión más sabia, considerando.
Düşünüp, akıllıca bir karar aldığımızı düşünüyorum.
Tienen abajo a uno de quince años.
Altına 15 yıllık olduğunu yazmışlar.
De 30.000 años de antigüedad.
Eski bir şeyi tahmin et. 30,000 yıllık.
No te ves tan inteligente.
O kadar akıllı görünmüyorsun.
O, si prefieres, puedo dejar que un virus convertido en arma de 30.000 años mate a todos en el planeta.
Ya da, istersen bırakalım, silah haline getirilmiş 30,000 yıllık bir virüs gezegendeki herkesi öldürsün.
- Eso es muy inteligente
- Bu çok akıllıca.
Bueno, para ser nuestra primera vez como anfitriones, pensé que sería sensato una puesta a prueba.
İlk ev sahipliğimizde bir deneme çalışması akıllıca olur diye düşündüm.
Solo una década.
Sadece 10 yıllık zaman.
Somos demasiado inteligentes como para permitir a la mezquindad dictar nuestras acciones.
İkimiz de eylemlerimizi kabul ettirmek için, küçük saçmalıklara izin verecek kadar akıllıyız.
Vamos a mostrarle que somos más inteligentes.
Ona daha akıllı olduğumuzu göstermemiz lazım.
¿ Para qué quieres un arma de hace 30 años?
- 30 yıllık silahı da ne yapacaksın?
Sería listo si hiciera caso de ese aviso sobre Heydrich.
Heydrich'den tüyo almak akıllıca olurdu.
Es buena... mucho más inteligente que el calvo.
İyi gidiyor, kel adamdan çok daha akıllı.
Me preocupaba lo que ibas a decir. Pero fuiste listo.
Söyleyeceğinden endişeliydim ama akıllıca davrandın.
Es una ventana de nueve años.
Bu, 9 yıllık bir süreç.
Es inteligente.
Akıllı bir kız.
Con la destreza suficiente para crear una identidad nueva.
Yeni bir kimliğe bürünecek derecede akıllı biri.
¿ La cerebrito o la rubiecita?
Akıllı olan mı sarışın olan mı?
Sabes, la rubiecita es muy cerebrito, y, a veces, la cerebrito se vuelve rubita.
Sarışın olan da oldukça akıllı ve ara sıra, akıllı olan da aptallaşabiliyor.
Qué inteligente.
Akıllıca.
El pueblo norteamericano nos envió aquí para tomar decisiones informadas e inteligentes en su favor.
Amerika halkı bizi buraya kendileri için en akıllıca, bilgece davranalım diye gönderdi.
- Vale. No voy a sacar el tema nunca más, puta.
Artık dillendirmem o zaman şıllık!
Se llama "Como no ser una Zorra sin Motivo en Domingo Cachondo"
Adı da "Pazar Eğlencesi'nde Durduk Yere Şıllıklaşmamanın Yolları."
- ¿ Después de solo 70 años de terapia?
- Sadece 70 yıllık terapi geçmişinden sonra mı?
Inteligente.
-... ve kârımız % 50 artıyor. - Akıllıca.
♪ Flippin'all night, boy, I'll be flippin'all night ♪
Eğlencene bak.
Sé inteligente.
Akıllı ol.