English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espanhol → Turco / Manners

Manners tradutor Turco

56 parallel translation
Y le pediré a Sally Manners que haga una venia.
Şanslı yapımcısıyla beraber. Kabul ederse, Sally Manners'ı takdim ediyorum.
La foto no quedaría bien sin la sonrisa Manners.
Sözleşmeyi imzalarken kameraya bakın. Manners'ın gülücüğü olmadan fotoğraf eksik kalır.
Sé que tendrá cosas interesantes que decir.
- Teşekkür ederim. - Sage, Bayan Manners'ı ve bayları ofisine al da söyleyeceklerini dinle.
- Por aquí, Srta. Manners.
- Tebrikler. - Teşekkür ederim.
- Srta. Manners...
- Bu yönden Bayan Manners.
Algo que se adapte a esta jovencita Sally Manners. Podemos llamarla Sally.
Şu minik Sally Manners'a uyacak bir şey.
Boda en St. Margaret, oficiada por el obispo, y recepción.
St. Margaret'te düğün, Piskopos Manners, resepsiyon.
Ésta es la Srta. Manners.
Bu Bayan Manners, sana bahsettiğim hanımefendi.
Está conmigo.
Benimle birlikte. İsmi Lola Manners.
- Modales.
- Manners.
El correo, Srta. Manners.
Bayan Manners, posta.
Srta. Manners, quiero que me compre unos pantalones viejos.
Bayan Manners, bana eski bir pantolon alın.
Estos diablos son inteligentes ; te los regalo... Es un tiburón, señor. Manners.
Gördüğün şey, zeki şeytan olan köpek balığı, bay Manners.
El jefe de campaña del presidente ha declarado a los periodistas. :
Başkanın kampanya sorumlusu, Jack Manners bugün bir basın toplantısı düzenledi.
¿ Es esta otra falsa alarma como el alerta de invasión en la calle Manners?
Bu da Manners Caddesi İşgali gibi yanlış alarm olabilir mi?
Conozco la fraseología colorida del detective Manners.
Dedektif Manner'ın jargonuna... yabancı değilim.
Era el detective Manners.
Dedektif Manners.
- El Sr. Manners dijo que necesitaría ayuda.
Bay Manners bana yardıma ihtiyacınız olabileceğini söyledi.
¿ Por qué no vamos todos a la oficina del Sr. Manner?
- Bay Manners'ın ofisine gidelim.
Yo tendría cuidado con a quién le ofrezco la mano.
Yerinizde olsam elimi kime uzattığıma dikkat ederdim Bay Manners.
Holland Manners no está, pero nos está mirando esta noche.
Holland Manners öldü, ama bu gece yukarıdan bize bakıyor.
Holland Manners era un abogado brillante.
Holland Manners dahi bir avukattı.
Yo tendría cuidado con a quién le ofrezco la mano. Podrías perderla.
Ben olsam elimi uzattığım kişiye dikkat ederdim, Bay Manners.
No podremos sustituir a Holland Manners.
Holland Manners'ın yerini asla dolduramayız.
- Holland Manners.
- Holland Manners.
Soy el coronel Chet Manners, suplente cinco veces para el transbordador espacial.
Ben Albay Chet Manners, altı kez astronot yedeği oldum.
A las 23.3 aproximadamente, Usted Se registró en la suite de un hotel.
Saat onbir buçukta, "Beverly Manners Oteli" ne kayıt yaptırmışsınız.
¡ Oh, Dios! La señorita modales no lo habría aprobado, pero con seis hermanos y hermanas hambrientos, es así como llenaba la panza.
Bayan Manners tasvip etmiyor olsa da, 6 aç kardeşle birlikte büyüyünce karnını ancak bu şekilde doyurabiliyorsun.
Cuando Holland Manners dirigia esto, nunca hubiéramos ido a juicio.
Mesele şu ki Holland Manners işin başındayken, bu olay asla mahkemeye gitmezdi.
Oh, tengo tiempo con la firma, cuando todavía Holland Manners estaba a cargo.
Bu şirkete gelince eski günlere dönüyorum. Holland Manners'ın başta olduğu zamanlara.
Mire, no me importa que clase de servicios solía recibir de esta firma... pero Holland Manners no vive mas aquí.
Eskiden bu şirketin hangi hizmetlerinden yararlandığınız umurumda değil, ama Holland Manners artık burada yaşamıyor.
Holland Manners intentó venderme esa línea hace 3 años
Holland Manners üç yıl önce bu cümleyi bana satmaya çalıştı.
Luke, la Srita. Manners dijo que ustedes no están realmente comprometidos hasta ustedes tengan un anillo y una fecha.
Luke, Bayan Terbiye, yüzüğün ve tarihin olana kadar nişanlı sayılmazsın diyor.
... y nos aproximábamos a la pista y de repente, el avión acelera y estamos de nuevo en el aire.
MANNERS-COLONIAL HASTANESİ 17 : 01 Yere değmek üzereyken birdenbire uçak hızlandı ve biz yine havalandık.
Le dedicamos la temporada completa a Kim Manners.
Tüm sezonu Kim Manners'a ithaf ediyoruz.
Comunícame con Cole y Manners en la ONU.
Bana BM'den Cole ve Manners'ı bağla.
Entonces lo han pasado por alto. Sr. Manners, tenemos que poner en marcha inmediatamente los protocolos de evacuación.
Bay Manners, derhal tahliye protokollerini uygulamaya başlamanız gerekiyor.
Inmobiliaria Smallville, podemos ser pequeños, pero vendemos a lo grande.
Marge Manners. Smallville Gayrimenkul. Küçük olabiliriz ama büyük şeyler satıyoruz.
¿ Quiém soy yo para hablar, del Sr. Modales?
Kiminle konuşuyorum, Bay Manners'la mı? Ne demek!
¡ Esos modales!
'Manners! '
Soy Owen Madders. El estilista personal de Kate.
Ben Owen Manners, Kate'in şahsi stilistiyim.
- ¿ Owen Madders?
- Owen Manners mı?
Creo que actúas como diseñador maricón
Ben de kendini nonoş yaşam stilisti Owen Manners olarak tanıttığını düşünüyorum.
- Manners, querida. - Oh, lo siento.
- Tavırlarına dikkat et tatlım.
- Buenas, Manners.
- İyi akşamlar, Manners.
Lady Diana Manners.
Leydi Diana Görgüsü.
Sally Manners.
Sally Manners.
- Por aquí.
- Bayan Manners...
Pero si la Srta. Manners puede quedarse...
Ancak Bayan Manners burada durabilirse...
Señor, tengo a Cole y a Manners en la línea.
- Efendim, Cole ve Manners hatta.
Oh, Manners, Marge Manners.
Manners.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]