English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espanhol → Turco / Matty

Matty tradutor Turco

1,806 parallel translation
Matty y yo eramos un "nosotros."
Ben ve Matty "biz." olmuştuk.
Matty te ha invitado aquí.
Seni buraya Matty davet etti.
Matty, necesito tu ayuda con el barril.
Bira fıçısı için yardımın lazım Matty.
¿ Acaba de pasar de ti Matty?
Yoksa az önce Matty sana öfkelenip bağırdı mı?
Hace 24 horas, Matty estaba tomando mi temperatura con toda su carne-termómetro, y ahora no puede casi ni preguntarme cuanto foam quiero.
24 saat önce, Matty o kocaman termometresiyle ateşimi alıyordu, ama şimdi ne kadar köpük istediğimi bile sormuyor.
Me estaba poniendo al día con un grupo de culo-zurullo solo con salir con Matty, que apenas me reconoce.
Bir avuç dolusu götlek ve beni zar zor tanıyan bi Maty ile kadeh kaldırıyorum.
Dos putillas están encima de Matty, pero el está con el botón ignorar encendido.
Matty'ye iki tane kaltak iş attı, ama o "Reddet" butonuna bastı.
Matty no estaba receptivo.
Matty duyarlı değildi.
Matty y yo no éramos un "nosotros" en absoluto.
Artık ben ve Matty, "Biz" değildik.
Parece que Matty invitó a un montón de gente.
Görünen o ki, Matty bi sürü kişiyi davet etmiş.
Pero quizá Matty y yo no deberíamos haber hecho nada hasta que nos conociéramos mejor.
Ama belki de Matty ve ben birbirimizi daha iyi tanıyana kadar hiçbir şey yapmamalıydık.
Matty D., vamos, hombre! Tienes que relajarte.
Biraz neşelen!
¿ Por qué me escribes, Matty?
Neden mesaj attın, Matty?
Matty me ha invitado a una fiesta.
Matty beni partiye davet etti.
¿ Estáis Matty y tú saliendo?
Matty ve sen birlikte misiniz?
Parece ser que Matty invitó a un montón de gente.
Matty çok fazla kişiyi davet etmişe benziyor.
Yo, estaba desesperada por una señal de que a Matty seguía gustándole.
Bana gelince, umutsuzca Matty'nin hala benden hoşlandığını gösteren bir işaret bekliyordum.
¿ Te acostaste con Matty?
Matty'le seks mi yaptın?
Matty sigue besando a otras chicas.
Matty hala diğer kızları öpmekte.
Ya decidí que no iba a acostarme con Matty otra vez hasta que definiéramos la relación.
"T.B.İ" miz oluncaya kadar Matty ile takılmamaya karar verdim zaten.
¿ Crees que debería hablar con Matty sobre nuestro estado?
Sence Matty ile durumumuz hakkında konuşmalı mıyım?
J, tienes que parar lo de la conversación con Matty y esperar que él lo haga.
Matty ile konuşma meselesini ertelemeli ve bunu onun yapmasını beklemelisin J.
¿ Matty besó a alguien aparte de Michelle?
Matty, Michelle dışında biriyle öpüştü mü?
Le había pedido una señal al universo de que debía hablar con Matty, y hasta el momento, había tenido seis.
Matty ile konuşup konuşmama konusunda evrenden bir işaret istemiştim, ama şimdiye kadar 6 oldu.
No puedo ver el ojo derecho de Matty.
Matty'nin sağ gözünü görememiştim.
Matty estaba pidiendo disculpas por besar a una puta.
Matty orospunun biriyle öpüştüğü için özür diliyordu.
Si Matty no tiene conjuntivitis aclararía bastante la cosa.
İşte anlaşma : eğer Matty'nin gözü pembe değilse bu onu temize çıkaracaktı.
¿ Hablaste con Matty?
Matty ile konuştunuz mu?
Tengo que llegar a Matty antes que Mchelle.
Matty'ye Michelle'den önce ulaşmalıydım.
Matty se ha presentado voluntario.
Matty oradaydı ve açıklama yapmalıydı.
Porque le contaste a Tamara lo tuyo con Matty, no a mi.
Çünkü Matty muhabbetini Tamara'ya söyledin ama bana söylemedin.
Aparentemente mi conversación con Matty no era la única conversación que tenía que tener.
Görünen o ki Matty görüşmesi, yapmam gereken tek görüşme değildi.
Matty no tiene conjuntivitis.
Matty'de pembelik yoktu.
Si va a decir algo sobre Matty, me voy a volver loca.
Matty hakkında bir şey söyleyecek olursa, kulak asmayacaktım.
Como no podía odiar a Matty.
Aynı Matty'den nefret edemediğim gibi. *
No te conté lo de Matty porque, no quería que me juzgases.
Sana Matty'den bahsetmedim çünkü beni yargılamanı istemedim.
Matty me dijo que no quería tener una relación conmigo.
Matty benimle bir ilişki istemediğini söyledi.
Ahora que estamos siendo honestas, creo que Matty escribió la carta.
Şimdi dürüst olalım bakalım. Sanırım mektubu Matty yazdı.
Mientras Tamara hacía un buen caso con su lógica de Ley y Orden, yo no podía dejar de envolver mi mente con la carta de Matty.
Tamara suç ve ceza mantığıyla iyi durumda olsa da Matty'nin mektubu yazmış olduğu düşüncesi aklıma yatmıyordu.
Matty va a llegar en cualquier momento.
Matty her an burada olabilir.
Y esa señal de la frontera mexicama de gente escapando en la oscuridad de la noche... ¿ Estaba Matty tratando de esconderme?
Şu üzerinde gece karanlığında Meksika sınırını geçmeye çalışan insanların olduğu tabela acaba Matty beni gizlemeye mi çalışıyordu?
- Matty, ¿ estoy loca, o esta Jake muy apretadito con Samantha Olson?
- Matty, ben aptal mıyım? Yoksa Jake Samantha Olson pek mi yakın?
Matty dice que hablan todo el tiempo.
Matty Sürekli konuştuklarını söyledi.
Matty, ¡ mi chico!
Oğlum Matty!
Matty nunca ha traido una chica aqui antes.
Matty buraya daha önce hiç bir kızı getirmemişti.
Matty?
Matty?
¿ Olvidó Matty que él besó a otra chica delante de mí?
Acaba Matty benim gözlerimin önünde başka bir kızı öptüğünü tamamıyla unuttu mu?
Mis amigas han caído bajo el hechizo de Matty.
Arkadaşlarım açıkça Matty'nin büyüsü altındaydılar.
La investigación Matty fue inconclusa.
Matty soruşturması sonuçsuz kalmıştı.
Parecía estar funcionando, y no iba a darle a Matty "Sexcapadas" privadas hasta que consiguiese algo de atención pública.
İşe yarıyor gibiydi ve etrafın ilgisini çekene kadar Matty'nin özel seks haylazlıklarına teslim olmayacaktım.
Era donde se suponía que iba a cementar mi relación con Matty. - ¿ Cómo se llama?
Neydi adı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]